30/11/2025 Pazar Köşe yazarı S.K
Haset eden mesut olamaz, gıpta eden ise kazanır!
Nimet sahibinin nimetlerinin devamını istemek,
aynı nimetlerin kendisinde de olmasını arzu ve temenni etmek, haset olmaz. Buna
gıpta etmek, imrenmek denir.
Haset; kıskanmak, çekememek demektir. Yani, Allahü teâlânın
birine vermiş olduğu nimetin ondan gitmesini istemek demektir. Haset etmek kötü
huylardandır ve haramdır. Nimet sahibinin nimetlerinin devamını istemek, aynı
nimetlerin kendisinde de olmasını arzu ve temenni etmek, haset olmaz. Buna
gıpta etmek, imrenmek denir.
Haset sebebiyle Allahü tealanın taksimatına ve adaletine rıza
gösterilmemiş olur. İlk haset eden şeytandır. Kibirlenip Hazret-i Âdem’e haset
etmesi, kendisini isyana sevk etmiştir.
Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
"Hasetten
sakınınız! Ateş odunu yakıp yok ettiği gibi, haset de hasenatı, iyilikleri yok
eder." (Ebu Davud)
“Birbirinize
buğzetmeyiniz, birbirinize haset etmeyiniz, birbirinize arka çevirmeyiniz. Ey
Allahın kulları, kardeş olunuz! Bir Müslümâna, üç günden fazla dîn kardeşi ile
dargın durması helâl olmaz.” (Buhârî)
İmam-ı Gazali hazretleri; "Bütün kötülüklerin başı, kaynağı
üçtür: Haset (kıskanmak), riya (gösteriş), ucub (kendini beğenmek)" buyurdu.
Muhammed Hâdimî hazretleri buyurdu ki:
"Haset etmek, Allahü teâlânın takdirini değiştirmez.
Hasetçi, boşuna yorulmuş, üzülmüş olur. Üstelik büyük günaha girmiş olur.
Haset, sinirleri bozar, ömrün azalmasına sebep olur. Haset eden, haset ettiği
kimsede nimetlerin azalmadığını, arttığını görerek sinir krizleri
geçirir."
Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
"Mümin
imrenir, münafık haset eder." (İ. Maverdi)
Herkesi memnun etmek mümkündür, yalnız haset edeni memnun etmek
zordur. Çünkü o, ancak haset ettiği şeyin yok olması ile memnun olur.
Haset, iyileşmeyen bir yara gibidir. Kibirlenmeye sebep olur.
Haset ettiği kimsenin haklı olan sözlerini ve nasihatlerini reddeder. Ondan bir
şey sorup öğrenmek istemez. Kendinden yüksek olduğunu bildiği hâlde, ona karşı
lüzumsuz kibirlenir.
Haset eden, haset ettiği, çekemediği kimseyi gıybet eder,
çekiştirir, zarar vermek ister, çeşitli fitnelere sebep olur. Haset edenin bu
zulümlerinin karşılığı olarak kıyamette hasenatı, iyilikleri alınarak haset
ettiği kimselere verilir...
Hasetten kurtulmak için, hakkında hayırlı olanı isteyip gayretli
ve çalışkan olmalı, Allahü tealanın taksimine rıza göstermeli ve şükretmelidir.
Haset edilen kimseye hediye vermeli, ona karşı iyi niyetli olup tevazu
göstermeli ve onun nimetinin artması için dua etmelidir. Haset eden kendini
düzeltip kanaatkâr ve halis niyetli olursa kendine verilen nimet de artar.
Meşhur âlim Abdülmelik Esmai diyor ki: "120 yaşındaki bir
köylüye çok yaşamasının sırrını sordum, hiç haset etmediğini söyledi."
Hasetten sakınan hem ruhen hem bedenen huzurlu olur. Dünyada
rahat eder, Ahirette başına gelecek sıkıntılardan korunmuş olur.