Resûlullah’a sevgisi pek çoktu

03/09/2019 Salı Köşe yazarı A.U

Abdülkâdir-i Geylânî hazretlerini bir kimse ansızın görse, elinde olmadan dehşete kapılırdı!

Bir talebesi anlatıyor:

Hocama, kırk sene, devamlı hizmet ettim.

Bu müddet zarfında, yatsı abdestiyle sabah namazlarını kılardı hep.

Resûlullaha sevgisi çoktu.

Zâten Onun evlâdı oluyordu.

Bir gün, bu sevgi ve aşkla ziyâretine geldi.

Ravdasına yüz sürdü.

Gözyaşlarıyla ağladı!

Kırk gün böyle ziyâret etti.

Kırkıncı gün geldi.

Ve münâcâtında;

“Günahlarım, okyanus dalgaları gibi çoktur, hattâ yüce dağlardan bile ağırdır. Ama affedici kerîmlerin katında, sinek kanadı kadar bile değildir” dedi.

O anda bir el gördü.

Resûlullah’ın eliydi.

Büyük bir saygıyla, o mübârek eli tuttu.

Hürmetle müsâfaha etti.

Öpüp başına koydu.

Ve bayılıp düştü!

● ● ●

Bir gün bu büyük velîye çok sevdiği bir kişi geldi.

Mübârek elini öptü.

Ve Ona hürmetle;

“Kalbimi dünyâ düşüncesinden hiç kurtaramıyorum efendim... Bana ne tavsiye edersiniz?” diye sordu.

Büyük velî;

“Kalbinizde üzüntü ve kuruntu olunca, gidermek için, tövbe ve istiğfâr okuyun. Korkulu zamanlarda özellikle (Lâ havle velâ kuvvete illâ billâhil aliyyil azîm) duâsını çok okuyunuz!” buyurdu...