İlim öğrenmek için yollara düşenler...

04/10/2019 Cuma Köşe yazarı V.T

“İlim öğrenmek için sefere çıkan kimse, evine dönünceye kadar Allahü teâlânın yolundadır.” 

 

Ebü’l-Hattâb İbn-i Dıhye hazretleri Endülüs’te yetişen hadîs âlimlerindendir. Eshâb-ı kirâmdan Dıhye-i Kelbî’nin (radıyallahü anh) soyundan olup, 544 (m. 1149)’da Endülüs’te doğdu, önce burada ilim tahsil etti. Sonra Mısır’a gelip oraya yerleşti. “Sahîh-i Müslim"i ezberleyen hafızlardandır. 633 (m. 1235)’de Kâhire’de vefât etti. Naklettiği hadîs-i şerîflerden bazıları:

Ebû Hüreyre (radıyallahü anh) rivâyet etti: Peygamber efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) buyurdu ki: “Bir insan öldüğünde, amelinin sevâbı kesilir. Amel defteri kapanır. Yalnız; sadaka-i câriyesi (çeşme, câmi yapmak, ağaç dikmek gibi), ilmî bir eseri, kendisine duâ eden hayırlı bir evlâdı olan kimsenin amel defteri kapanmaz.”

Enes bin Mâlik (radıyallahü anh) rivâyet etti: Peygamberimiz buyurdu ki: “İlim öğrenmek için sefere çıkan kimse, evine dönünceye kadar Allahü teâlânın yolundadır.”

Ebû Mûsâ el-Eş’arî (radıyallahü anh) rivâyet etti: Resûlullah efendimiz buyurdu ki: “Bir kulun çocuğu öldüğü zaman, cenâb-ı Hak meleklerine şöyle buyurur: 'Siz kulumun çocuğunu (ruhunu) kabzettiniz değil mi?' Melekler de; 'Evet' derler. Cenâb-ı Hak; 'Siz onun kalbinin meyvesini kabzettiniz?' buyurunca, melekler; 'Evet' derler. Allahü teâlâ; 'Kulum ne dedi, biliyor musunuz?' buyurur. Melekler de; 'Sana hamdetti. Ve (İnnâ lillâh ve innâ ileyhi râciûn) dedi' cevâbını verirler. Cenâb-ı Hak; 'Öyle ise kulum için Cennette bir ev inşâ edin. Ona Beyt-ül-hamd adını veriniz' buyurur.”

Ebû Hüreyre (radıyallahü anh) rivâyet etti: Resûlullah efendimiz buyurdu ki: “Her kim günde yüz defa (Allahtan başka ilâh yoktur. Yalnız Allah vardır. O’nun eşi ve ortağı yoktur. Mülk O’nundur. Hamd O’na mahsûstur. O, her şeye kadirdir)  meâlindeki (La ilahe illallahü vahdehû lâ şerike leh. Lehül mülkü ve lehül hamdü ve hüve alâ külli-şey’in kadîr) duâsını tekrar ederse, bu duâ o kimse için on köle azâd etmenin sevâbına muâdil olur. Ve ona yüz sevâb yazılır. Ondan yüz günah silinir ve o kimse için o gün akşama kadar şeytanın şerrine karşı bir sığınak olur. Ve hiçbir kimse onun bu duâyı okumasından daha faziletli bir duâ getiremez. Meğer ki, o kimse, bu duâ ve tehlili daha çok okumuş olsun.” Ve yine buyurdu ki: “Her kim günde yüz defa (Sübhânallahi ve bihamdihi) derse, günahları denizin köpükleri kadar çok olsa bile affolunur.”