"Biz dâvete gidiyoruz"

18/04/2020 Cumartesi Köşe yazarı A.U

Ebû Muhammed Cerîrî hazretleri anlatıyor:

Bir gün mescidimize, garip biri geldi.

Abdest alıp namaz kıldı.

Sohbetimizi dinledi.

Sonra tefekküre daldı.

Biz o gün, yemeğe dâvetliydik.

O kimseye sordum;

"Sen de gelir misin?"

"Hayır, bana bir tabak (bulamaç aşı) getirin yeter" dedi.

Kendi kendime;

"Bizimle olmak istemiyor" dedim.

Ve pek iltifat etmedim.

İstediği yemeği de getirmedim.

Ama rüyâda Efendimizi gördüm.

Yanında iki kişi vardı.

Çok nurlu kimselerdi.

Yanımdakilere sordum;

"Efendimizin yanındakiler kimdir?"

Dediler ki:

"Biri, İbrâhim Halîlullah.

Diğeri, Mûsâ Kelîmullah.

Efendimiz, bana iltifat etmediler.

Arz ettim ki:

"Yâ Resûlallah! Mübârek yüzünüzü niçin benden çeviriyorsunuz?"

Buyurdular ki:

"Bir dostum, senden (bulamaç aşı) istedi, ama sen vermedin."

Ağlarken uyandım.

Derhâl mescide vardım.

O garip kişi, orada idi.

Ona dedim ki:

"Bulamaç aşını getiriyorum."

O, tebessüm edip;

"Peygamberimiz söylemeseydi getirmeyecektin" dedi ve çıkıp gitti...