"Senden altın kokusu geliyor!"

20/05/2020 Çarşamba Köşe yazarı A.U

Cezâyir'de yetişen velîlerden Ebül Abbâs Müstegânimî hazretleri “rahmetullahi aleyh”, Müsteganim şehrinde yaşadı. Burada vefât etti.

O devirde bir genç vardı.

İlim öğrenmeyi çok istiyordu.

Üstelik de yetîm idi.

Annesi, hırkasına dört altın dikti.

Ve gönderdi ilim tahsîline.

Genç, birkaç yer dolaştı.

Nihâyet geldi bu zâtın dergâhına.

Ve hürmetle arz etti ki:

“Ben ilim öğrenmek istiyorum efendim.”

Mübârek gülümsedi;

“Olur, ama senden altın kokusu geliyor. Kalbinde bu düşünce varken kendini ilme veremezsin evlâdım” buyurdu.

Genç, inkâra yeltendi:

“Bende altın yok ki.”

“Annenin verdiği altınlar ne oldu?”

“Hangi altınlar efendim?”

“Hani hırkana dikmişti ya, o altınları soruyorum.”

Delikanlı mahcup oldu!

Büyük zât sordu gence:

“Sen ilim öğrenmek istiyor musun?”

“Çok istiyorum hocam.”

“Öyleyse git, o altınları fakîrlere dağıt da gel. O zaman ilim öğrenebilirsin” buyurdu.

Genç adam;

“Peki efendim” dedi.

Ve fırladı dışarı.

O altınları fakirlere dağıttı.

Ve acele geri geldi.

Orada başladı ilim öğrenmeye.

Büyük bir âlim olarak döndü köyüne...