"Size bir ev aldık ama burada değil!"

25/10/2018 Perşembe Köşe yazarı S.A

Bir gün Habib-i Acemi hazretlerinin ziyaretine yaşlı bir adam ile hanımı gelir ve kendilerine münasip bir ev almasını rica ederler...

 
Dünya hayatı ahiret hayatına nisbeten çok kısadır. Hiç sayılı günler nihayetsiz bir zamanla mukayese edilebilir mi? İnsanları ebedî saadetle müjdeleyen, hatta onlara cennette köşk bile "satın alan" büyüklerimiz vardır! Bunlardan biri de Habib-i Acemi hazretleridir. Bu mübarek zat, Hasan-ı Basri rahmetullahı aleyhin güzide talebelerindendir. Basra'da oturuyordu. Orada insanları irşad vazifesini ifa ediyordu...
Bir gün Habib-i Acemi hazretlerinin ziyaretine Horasan'dan yaşlı bir adam ile hanımı gelir. Hacca gitmeye niyet etmişlerdi. Hac dönüşü Basra'ya yerleşmek ve geri kalan ömürlerini Habib-i Acemi hazretlerinin yanında geçirmek istiyorlardı. Bunun için de bir eve ihtiyaçları vardı. Biriktirdikleri onbin dirhemi hoca efendiye verdiler ve;
-Biz buraların yabancısıyız. Bize münasip bir ev almanız için seni vekil tayin ettik dediler ve vedâlaştılar.
O zamanda seyahatler develerle yapıldığından çok uzun sürerdi. Hacca gidenler şehirden çıktıktan kısa bir zaman sonra orada büyük bir kıtlık başladı. Gıda fiyatları alabildiğine çıktı. Zengin olanlar bulabiliyordu, fakirler çok perişan oldular.
Böyle olunca Habib-i Acemi, talebeleri ile istişare etti;
-Horasanlı hacı bize ev almamız için para bıraktı dünyada ev al demedi. Biz onun bu parası ile gıda maddeleri alıp fakirlere dağıtırsak onlar için cennette bir ev almış oluruz. Bu onlar için daha iyi olur. Kabul etmezse parasını veririz...
Talebeler de bunu münasip görürler ve öyle de yapılır...
Bir müddet sonra hacılar döndüler. Adam evini sorduğunda ona şöyle cevap verildi:
"-Biz size ev aldık ama burada değil, Cennette!.."
Sonra olanları anlattı. Adam memnun oldu ve meseleyi hanımına anlattı. Hanım da çok memnun oldu fakat dedi ki;
-Bize cennette ev aldığına dair bir senet versin, kalbimiz mut'main olsun böylece...
Durum arz edilince, Habib-i Acemi hazretleri kâğıt ister ve;
"Bismillâhirrahmanirrahim. Habib-i Acemi'nin falan Horasanlı için cennette satın aldığı köşkün senedidir..." diye yazdırır ve adama teslim eder.
Kiraladıkları bir eve yerleşirler... Birkaç ay sonra adam vefat eder, hanımı beyini rüyada görür, durumunu sorar. Hâlinin iyi olduğu neşesinden bellidir. Şöyle cevap verir:
"Bize satın alınan evimizdeyim, seni bekliyorum!"
Mevlâna Celaleddin-i Rumi rahmetullahi aleyh ne güzel buyurmuş:
"Rabbimiz evliya kullarına öyle bir güç verir ki, yaydan çıkmış bir oku bile dilerlerse geri çevirebilirler..."