Başka gömleği yok ki…

27/09/2019 Cuma Köşe yazarı A.U

Ömer bin Abdülaziz hazretleri son günlerini yaşıyordu ki, kayınbiraderi ziyaretine geldi.

Halifenin üstündeki gömleği biraz kirlenmiş gördü.

Buna çok üzüldü!

Kız kardeşini çağırıp;

“Beyinin gömleğini yıka!” dedi.

Az daha oturup gitti.

Ertesi gün geldiğinde, gömleğin yıkanmamış olduğunu gördü, üzüldü.

Ve kardeşine dedi ki:

“Gömleği yıkamamışsın”

O, boynunu büktü...

Ve büyük üzüntüyle;

“Şeyy... Yıkayacaktım, ama başka gömleği yok ki, onun için yıkayamadım” dedi.

Kardeşi bunu duydu.

Başladı ağlamaya!

Gözyaşları yanaklarına aktı!

Hâlbuki halkının hayat seviyeleri yüksekti.

Hatta öyle ki, zenginler, zekât vermek için fakir bulmakta zorluk çekiyorlardı o devirde.

● ● ●

Ömer bin Abdülaziz hazretlerine, öleceğine yakın;

“Ey Halife! Hazineden kendi ailene bir şeyler vasiyet et” dediler.

Buyurdu ki:

“Hayır bunu yapamam.”

“Neden efendim?” dediler.

“Çocuklarım büyüyünce ya ‘salih’ olurlar, ya da ‘günahkâr’. Eğer salih olurlarsa ne âlâ, Cenab-ı Hak onlara yardım eder. Eğer fasık olurlarsa, onların günah işlemesine yardımcı olamam” buyurdu.