09/06/2025 Pazartesi Köşe yazarı O.Ü
Ölenin yakınlarına taziyede bulunmak
Sual: Ölen kişinin yakınlarına baş sağlığı dilemenin, taziyede bulunmanın dinimizce hükmü nedir ve belli bir zamanı var mıdır?
Cevap: Meyyit
sahiplerinden büyük, küçük erkeklere ve yaşlı kadınlara rast gelince, taziye
etmek, yani, başın sağ olsun demek gibi, sabır tavsiye etmek müstehabdır.
Taziye için; “A'zamallahü ecrek ve ahsene azâek ve gafere limeyyitik” denir
ki; “Allahü teâlâ, sevabını, dereceni arttırsın ve güzel sabretmeni nasib
eylesin ve meyyitinin günahlarını affeylesin” demektir. Meyyit sahibinin,
taziye için, üç günden az, bir yerde bulunması caiz ise de, camide beklemesi ve
kadınların hiçbir yerde beklemeleri caiz değildir.
Üç günden sonra taziye yapmak mekruhtur. Ancak uzakta
olanlar ve yakın olup da, geç haber alanlar için mekruh olmaz. İki kere taziye
etmek, kabir başında ve meyyit sahiplerinin kapılarında taziye mekruhtur.
Taziye, mektup, telefon ile de olur.
Sual: Cenaze çıkan evde, taziyeye gelenlere yemek
ikram etmenin, yedirmenin mahzuru olur mu?
Cevap: Cenaze çıkan eve
komşuların ve yakında oturan akrabanın, bir gün ve gecelik yemek göndermeleri
müstehabdır. Ca'fer-i Tayyâr hazretleri yetmişten ziyade kılıç ve ok yarası
alarak şehid olunca, Resûlullah Efendimiz bunun evine yemek gönderilmesini emir
buyurdu...
Ölü evinden yemek, helva dağıtılması mekruh ve çirkin
bir bidattir. Birinci, üçüncü, yedinci, kırkıncı ve elliüçüncü gibi günlerde
helva, çörek gibi şeyler yapmak ve kabir başında yemek dağıtmak ve hafızları,
hocaları, mevlidcileri toplayıp, okutup yemek vermek mekruhtur. Bunların çoğu,
gösteriş için, şöhret için yapılmaktadır. Bu bidatler yapılırken, araya nice
haramlar da karışmaktadır. Bunların yapılmasını vasiyet etmek de batıldır.
Dinlenmez ve günahtır.
Kırkıncı günü beklememeli, dua, hatim, sadaka ve kadın
ile erkek karışık olmayarak mevlid okutmak gibi ibadetler, hemen yapılıp,
sevapları meyyitin ruhuna hediye edilmelidir. Camilerde, ölüler için,
İslamiyete uymayan toplantılar yapmak günahtır. Dışarıda, kadın erkek birlikte
oturmak günah olduğu gibi, mevlid için bir araya toplanmaları daha fenadır.
İbadet şeklinde günah işlemek, başka yerde işlemekten daha günahtır.
Kadınların, örtülü olarak dahi, yabancı erkeklerle karışık oturmaları yasak
edilmiştir. Bu yasak, ibadethane olan camilerde ibadet şeklinde olursa, daha
büyük günah olur.
Sual: Başa gelen musibetlere, belalara, hastalıklara
da sevap verilir mi?
Cevap: Musibetlere, elemlere sevap olmaz. Bunlara
sabretmeye sevap verilir. Fakat, elemlere sabredilmese de, günahların affına
sebep olurlar. Hastalık da musibettir.