Niçin üzülürsünüz?

21/12/2018 Cuma Köşe yazarı A.U

Abdullah bin Mübârek hazretlerinin derslerine, günahkâr ve kötü huylu bir kimse de geliyordu. Fakat bir aralık gelmez oldu.
Abdullah bin Mübârek hazretleri çok üzüldü onun derslere gelmeyişine!
Yakınları;
“Efendim, o kötü biriydi. Niçin üzülüyorsunuz?” dediler.
Büyük velî;
“O zavallı bizden ayrıldı, ama ‘kötü huyları’ ondan ayrılmadı. Hâlbuki yanımızda az daha kalsaydı, ‘kötü huyları’nı burada bırakıp da tertemiz giderdi. İşte ona üzülüyorum” buyurdu.
● ● ●
Bir gün de bu zâta;
“Bize, namazın üstünlüklerinden biraz bahseder misiniz efendim” dediler.
Cevabında;
“Doğru kılınan bir namaz, peygamberlerin sünneti, meleklerin sevdiği, yerin ve göklerin nûru, bedenin kuvveti, rızkın berekâtı ve duânın kabulü, ölüm meleğine şefâatçi ve kabirde ışık, Münker ve Nekir’e cevaptır” buyurdu.
● ● ●
Bir gün de sohbetinde;
“Yapılacak en mühim iş, imanını Ehl-i sünnet âlimlerinin bildirdiği gibi düzeltmektir” buyurdu.
Sordular ki:
“Sonra ne mühimdir efendim?”
Cevabında;
“İmandan sonra en mühim emir, beş vakit namazdır. Beş vakit namaz kılmak, her Müslümana farz-ı ayndır ve kılmamak büyük günahtır” buyurdu.