Tekebbür etmek haramdır

29/10/2018 Pazartesi Köşe yazarı O.Ü

Tekebbür, Allahü teâlânın bir sıfatıdır. Kibir ve Kibriya sıfatı, ona mahsustur.
 
Sual: Kibrin, kendini büyük bilmenin günah olduğunu çok kimse bilmektedir. Peki bir kimsenin, kendini, başkalarının üstünde görmemesi, kibirlenmemesi için ne yapmalı, nasıl düşünmelidir?
Cevap: Tekebbür etmek haramdır. Tekebbür, Allahü teâlânın bir sıfatıdır. Kibir ve Kibriya sıfatı, ona mahsustur. İnsan, nefsini ne kadar aşağılarsa, Allahü teâlâ indinde kıymeti o kadar yükselir. Kendine kıymet verenin, Allahü teâlâ katında kıymeti olmaz. Kibrin zararını bilmeyen kimse için âlim demek, yalan olur. İnsanın ilmi arttıkça, Allahü teâlâdan korkması artar. Günah işlemeye cesaret edemez. Bunun için, Peygamberler aleyhimüsselâm, tevadu sahibi idiler. Allahü teâlâdan çok korkarlardı. Kendilerinde kibir ve ucub gibi kötü huylar hiç yoktu. Küçüklere, fasıklara ve facirlere karşı da kibirli olmamalıdır. Yalnız, tekebbür sahibine karşı tekebbür etmek lazımdır. Bir âlim, cahili görünce, bu, bilmediği için günah işliyor. Ben ise, bilerek işliyorum, demelidir. Bir âlimi görünce, bu benden daha çok biliyor ve ilminin hakkını veriyor, amel ediyor. İhlas ile amel yapıyor. Ben böyle değilim, demelidir. Kendinden daha yaşlı bir kimseyi görünce, bu benden daha çok ibadet etti, demelidir. Gençleri görünce, bunların günahı az, benim günahlarım çok demelidir. Kendi yaşındakileri görünce, günahlarımı biliyorum, onun ne yaptığını bilmiyorum. Bilinen kötülükleri tahkir etmek lazımdır, demelidir. Bir bidat sahibini veya kâfiri görünce, insanın hâli son nefeste belli olur. Acaba benim hâlim ne olacak, demeli, bunlara da tekebbür etmemeli, tepeden bakmamalıdır. Fakat, bunları sevmemelidir. Hele, küfrü, bidati yaymaya uğraşan Dinde Reformcular, Resûlullah efendimizin sünnetine düşmandırlar. Sünnetin nurlarını söndürmeye ve bidati, dalâleti yaymaya ve Ehl-i sünnet âlimlerini kötülemeye ve âyet-i kerimelere ve hadîs-i şeriflere yanlış manalar vererek, İslâmiyeti içeriden yıkmaya çalışmaktadırlar.
           ***
Sual: Haramın, helalin tarifleri, din kitaplarında vardır ama kısaca bunları nasıl anlamalıyız, ifade etmeliyiz?
Cevap: Haram demek, her şeyin Sahibi ve Hâlıkı, Yaratıcısı olan Allahü teâlânın, bir şeyi kullanmaya izin vermemesi, yasak etmesi demektir. Helal ise, o yasak düğümünün çözülmesi, izin verilmesi demektir.