03/05/2025 Cumartesi Köşe yazarı O.Ü
Âlemler, yaratanı göstermektedir
Sual: Bütün bu âlem, kendi kendine mi olmuş yoksa bir yaratıcısı var mıdır?
Cevap: Bütün
yaratılanların tek yaratıcısı, vâcib-ül-vücûd olan Allahü teâlâdır. O
kadimdir, ezelîdir yani hep var idi. Vâcib-ül-vücûd demek, vücudu başkasından
olmayıp ancak kendindendir. Başkası tarafından yaratılmamıştır. Allahü teâlâya
böyle inanmak gerekir. Eğer böyle olmazsa, o zaman başkası tarafından
yaratılması lazım olur. Bu ise, düşünülenin tersine olan bir neticedir.
Yaratılan bütün âlemlerin hepsinde, şaşılacak bir nizam,
düzen içinde olduklarını görüyoruz. Fen, her sene bunların yenilerini
bulmaktadır. Bu nizamı, bu düzeni, sistemi yaratanın, Hay yani diri, Âlim
bilici, Kâdir gücü yetici, Mürîd dileyici, Semî işitici, Basîr görücü,
Mütekellim söyleyici ve Hâlık yaratıcı olması lazımdır. Çünkü, ölmek,
cahil olmak, gücü yetmemek ve zorla yapmak, sağırlık ve körlük ve söyleyememek,
birer kusurdur, utanılacak şeylerdir. Bu kâinatı, bu âlemi, bu nizâm üzere
yaratanda ve yok olmaktan koruyanda, böyle kusurlu sıfatların bulunması olacak
şey değildir.
Atomdan yıldızlara kadar her varlık birer hesapla,
kanunla yaratılmıştır. Fizikte, kimyada, astronomide ve biyolojide
keşfedilebilen kanunlardaki, bağlantılardaki nizam, akıllara hayret
vermektedir. Darwin bile;
“Gözün yapısındaki nizamı, incelikleri düşündükçe,
hayretten tepem atacak gibi oluyor” demek zorunda kalmıştır.
Hava, yüzde 78 azot, yüzde 21 oksijen ve yüzde 1 soy
gazlar karışımıdır. Bileşik değil, karışımdır. Oksijen yüzde 21'den çok
olsaydı, ciğerlerimizi yakardı. Yüzde 21'den az olsaydı, kandaki gıda
maddelerini yakamazdı. İnsanlar ve hayvanlar, yaşayamazdı. Bu yüzde 21 miktarı,
her yerde ve yağmurda da değişmiyor. Bu ise büyük nimettir. Bütün bunlar
Allahü teâlânın varlığını, kudretini ve merhametini göstermiyor mu? Bu harika
yanında, gözün yapısı hiç kalmaktadır.
Fen bilgilerinde okutulan bütün kanunları, ince
hesapları, formülleri yaratan, hiç noksan sıfatlı olur mu?
Bundan başka, adı geçen kemal
sıfatlarını, yarattıklarında da görüyoruz. Bunları, mahluklarında yaratmıştır.
Bu sıfatlar, kendisinde bulunmasaydı, mahluklarda, yaratılanlarda nasıl
yaratabilirdi? Kendisinde bulunmasaydı, mahlukları ondan daha üstün olurlardı.