06/08/2024 Salı Köşe yazarı A.U
Şu aynada kendine bak
Evliyanın büyüklerinden Behâeddîn-i Buhârî hazretlerinin,
Emîr Hüseyin adında bir talebesi vardı.
 
O, şöyle anlatıyor:
 
Ben Kasr-ı ârifan’da çiftçilik yapıyordum.
 
Fakat Müslümanlıkla, pek ilgim alakam yoktu...
 
Tam bir cehalet içinde geçiriyordum ömrümü.
 
Hayatı, yiyip içip yatmaktan ibaret zannediyordum.
 
Behâeddîn-i Buhârî hazretleri; bizim mahallemizde
ikamet ederdi.
 
Sık sık karşılaşıyorduk.
 
Bana bakıp, tebessüm
 
ediyordu her seferinde.
 
Bir gece rüyamda gördüm kendisini.
 
Bana bir ayna verip;
 
“Al şu aynayı da kendine bir bak!’ buyurdu.
 
Alıp baktım...
 
Çok ‘çirkin’ gördüm suretimi.
 
Öyle ki, iğrendim kendimden.
 
O anda uykudan uyandım.
 
Ertesi gün yine karşılaştık.
 
Yanıma yaklaşıp;
 
“Rüyada, sana o aynayı kim verdi?” diye
sordu.
 
Cevaben;
 
“Siz verdiniz” dedim.
 
“Peki, kendini neden çirkin gördün?”
 
“Bilmiyorum efendim, neden olabilir” dedim.
 
Buyurdu ki:
 
“Namaz kılmadığın için öyle çirkin gördün kendini.
Eğer namazlarını güzel kılsaydın çok güzel görürdün kendini aynada.”
 
O gün namaza başladım.
 
Ve bırakmadım bir daha.