11/08/2025 Pazartesi Köşe yazarı O.Ü
Allahü teâlâ için darılmak
Sual: Günah işleyenlere karşı mesafeli durmak, darılmak, dinimiz açısından uygun olur mu?
Cevap: Hicr, menetmek, dostluğu bırakmak, dargın olmak
demektir. Günah işleyene, ona nasihat olması niyeti ile hicr eylemek, caizdir,
hatta müstehaptır. Bu hâl, Allahü teâlâ için darılmak olur. Hadis-i şerifte;
(Amellerin, ibadetlerin en
kıymetlisi, hubb-i fillah ve buğd-ı fillahtır) buyuruldu. Hubb-i fillah, Allahü teâlâ için
sevmek demektir. Buğd-ı fillah ise, Allahü teâlâ için sevmemek, dargın olmak
demektir. Allahü teâlâ, Musa aleyhisselama;
-Benim için ne yaptın? buyurunca;
-Ya Rabbi, senin için namaz kıldım, oruç tuttum, zekât
verdim, ismini çok zikreyledim, diye arz edince, Allahü teâlâ;
-Namaz, sana burhandır, kötü iş
yapmaktan korur. Oruç, kalkandır, Cehennem ateşinden korur. Zekât da, mahşer
yerinde gölge verir, sana rahatlık verir. Zikir, mahşerde karanlıktan kurtarır,
ışık verir. Benim için ne yaptın? buyurdu.
-Ya Rabbi! Senin için olan işin ne olduğunu bana
bildir, diye yalvarınca;
-Ya Musa! Dostlarımı sevdin mi,
düşmanlarımdan kesildin mi? buyurdu.
Musa aleyhisselam, Allahü teâlânın en çok sevdiği ibadetin, hubb-i fillah ve
buğd-ı fillah olduğunu anladı.
Günah işleyeni, kabahat yapanı
uzun zaman hicr eylemek caizdir. Ahmed bin Hanbel hazretlerinin haramdan
geldiği bilinen hediyeyi kabul ettikleri için amcasını ve oğullarını hicr
eylediği meşhurdur. Resulullah efendimiz, Tebük gazasına gelemeyen üç kişiyi
hicr eylemiştir.
Sual: Bütün Peygamberlerin iman
ve ibadet olarak bildirdikleri hep aynı mıdır?
Cevap: Bütün Peygamberler, hep aynı imanı söylemiş,
hepsi ümmetlerinden aynı şeylere iman etmeyi istemişlerdir. Fakat, dinleri,
yani kalb ile, beden ile yapılması ve sakınılması lazım olan şeyleri başka
başka olduğundan, Müslümanlıkları da ayrıdır.
Sual: İnsanlara maddeten yardım
eden, hayır yapan kimse, zekât vermiş gibi ibadet sevabı alabilir mi?
Cevap: İhlas ile, yani Allahü
teâlânın rızasına, sevgisine kavuşmak ve sevap kazanmak niyeti ile, farzları,
sünnetleri yapmaya ve haramlardan, mekruhlardan kaçınmaya, yani ahkam-ı
islamiyyeyi, İslamiyetin hükümlerini yerine getirmeye İbadet etmek denir.
Niyetsiz, ibadet olamaz. Önce iman etmek, sonra İslamiyeti öğrenmek ve yapmak
lazımdır.