11/09/2025 Perşembe Köşe yazarı A.U
Kendisine rehber arayan genç...
Büyük velî Muhammed Bâkî Billâh hazretleri,
çok mütevâzıydı.
Hâlini gizler, talebe olmak için
gelenleri kabul etmez, “tecrübe için” geri gönderirdi.
Eğer çok sâdık biri gelirse,
kabul eder, ilgi gösterirdi.
Bir “genç” de kendisine bir
“rehber” arıyordu.
Ama bulamıyordu.
Bu genç, bir gece açtı
ellerini ve “Yâ İlâhî! Beni kâmil bir mürşide kavuştur!” diye
yalvardı.
Sonra da yattı.
O gece rüyâsında;
“Yarın git, Bâkî Billâh
hazretlerine teslim ol” denildi
kendisine.
Sabahleyin kalktı.
Sevinçle gitti bu zâta.
Rüyâsını anlatıp
talebesi olmak istediğini arz etti.
Ancak kabul edilmedi.
Bâkî Billâh hazretleri;
“Aradığın başkası olsa gerek. Sen
kendine bir rehber arıyorsun. Ama o kişi ben değilim” buyurdu.
O genç, “peki” dedi.
Üzülerek geri döndü.
Yine duâ edip yattı.
Ve aynı rüyâyı gördü yine.
Gâipten bu defâ kendisine:
“Aradığın o idi. Sen yine git...
Kabul etmese de ayrılma o zâtın eşiğinden” denildi.
Genç sevinip tekrar gitti o zâta.
Bu sefer kabul edip;
“Peki
kal” buyurdu.