13/08/2025 Çarşamba Köşe yazarı V.T
Alışveriş ilmini bilmeyen harama düşer!..
Her Müslüman, her zaman karşılaştığı ve yapması îcâb eden şeylere dâir
bilgileri öğrenmesi lâzımdır.
Şemsüddîn Cevcerî hazretleri Şafiî mezhebi fıkıh
âlimidir. 821 (m. 1418) yılında Mısır’da Cevcer’de doğdu. Kâhire’de çeşitli
zâtlardan değişik ilimleri okudu. İcazet alarak medresede ders vermeye başladı.
Ondan, birçok seçilmiş kimse ilim öğrendi. Sonunda Kâhire’ye başkadı oldu. 889
(m. 1484) yılında Kâhire’de vefât etti... Bir dersinde şunları anlattı:
Erkek olsun, kadın olsun her Müslümana, mukim iken
olsun, yolcu iken olsun her zaman karşılaştığı ve yapması îcâb eden şeylere
dâir bilgileri öğrenmesi lâzımdır. Meselâ her Müslümanın günde beş vakit namaz
kılması farz-ı ayndır. Bu sebeple en az namaz sahih olacak kadar, namaza âit
bilgileri (meselâ gusül, abdest, bunlarda kullanılabilecek suların vasıfları,
namazın şartları, rükünleri, namazda okuyacak kadar Kur’ân-ı kerîm ezberlemek
gibi) öğrenmek elbette farzdır.
Bir ibâdeti yaparken o ibâdetin farzlarını öğrenmek
farz olduğu gibi, vâciblerini öğrenmek de vâcibdir. Demek oluyor ki, bir
ibâdetin yapılabilmesi için, farz olan bilgileri öğrenmek farz, vâcib olan
bilgileri öğrenmek de vâcibdir. Yani farzı yerine getirmeye vesile olan
bilgileri öğrenmek farz, vacibi yerine getirmeye vesile olan bilgileri öğrenmek
ise vâcibdir. Bunun gibi, bir sünneti ve müstehâbı yapabilmeye vesile olan
bilgileri öğrenmek ve bilmek de sünnet ve müstehâb olmaktadır. Oruç ve zekât
gibi diğer ibâdetlere âit bilgileri öğrenmek de böyledir.
Bu hâl ibâdetler husûsunda böyle
olduğu gibi, ticâret ve sanatta da böyledir. Yani bir Müslüman, nafakasını
helâlden kazanabilmek, kimseye muhtaç olmamak, kendinin ve çoluk-çocuğunun
saadet ve rahatlarını temin etmek için bir sanatta, ticârette, bir iş kolunda
çalışırken, bu çalışmasında harama düşmemek için lâzım olan husûsları öğrenmesi
farzdır... Mesela, bakkallık yapacak bir kimsenin bu işe başlamadan evvel, bey’
ve şirâ yanî alışveriş ilmini çok iyi öğrenmesi lâzımdır. Aksi hâlde harama
düşmekten kurtulamaz. Hâlbuki, daha evvelden, alışveriş ilminden, kendine lâzım
olan kadarını bilmesi farz idi. Şimdi ise, alışveriş onun mesleği, işi olmuş,
bu iş için lâzım olan alışveriş ilminin her kısmı ile muâmele etmek durumunda
kalmıştır. Bu ilmi iyi bilmeyenin ise haramdan kurtulamayacağı meydandadır.