Allah çalışana verir

Medeni insan nasıl olur? Avrupalılar müslümanlardan daha medeni midir?

CEVAP
Medeni bir insan, her şeyden önce, güzel ahlaklı, dürüst ve çalışkandır. Önce din terbiyesi almış, fen bilgilerini de öğrenmiştir. Sözü özü doğrudur. Âmirlerine itaat eder. Dininin emir ve yasaklarına titizlikle uyar. İbadetlerini asla terk etmez. Çocuklarının imanlı, ahlaklı yetişmelerine çok önem verir. Onları kötü arkadaşlardan, zararlı yayınlardan korur. Zamanın kıymetini bildiği için, her işini dakikası dakikasına yapar. Vaadine sadık olur. Din ve dünya vazifelerini bitirmeden içi rahat etmez. Bir işi yarına bırakmak şöyle dursun, yarın yapılacak bir işi bugün yapar. Ecdadımızın bu meziyetlerine sahip olursak, maddi ve manevi yükselir, her işimizde muvaffak olur, Rabbimizin rızasını kazanırız. 

Batı ve Medeniyet
Batılılar böyle midir? İmanları, ahlakları şüphesiz böyle değildir. Hele İkinci Cihan Harbinden sonra, sayıları artan sapık fikirli, adi ruhlu insanlar başkalarını da bozmaktadırlar. Fakat yukarıda yazdığımız gibi olmaya ve sapık fikirlileri terbiye etmeye çalışmaktadırlar. Zahiri temizliklerine gelince, İslam dininin emrettiği temizliği tatbik ediyorlar. Bazı sokaklarda tek çöp parçası yoktur. Parklar bir çiçek deryası halindedir. Her taraf, her dükkan, herkes ve görünüşleri tertemizdir.

Şimdi İslam dininin bize emrettiği şeylere bakalım. Bunlar bize ahlakımızı, bedenimizi ve kullandığımız şeyleri temizlemeyi emrediyor. O halde demek oluyor ki, hakiki medeniyet esasları bizim dinimizde bulunmaktadır ve Orta Çağdaki İslam medeniyeti ancak bu sayede meydana gelmiştir. 

Şimdi milletimiz ne yapıyor? İslamiyet iyi bilinmediği için, unutturulduğu için, her şeyden önce tembeldir. Allahü teâlânın emir ve yasaklarına pek önem vermez. Zevke düşkündür. Çabuk yorulur. Adam sendecidir. Bir bina yapar, tamirine üşenir. Az çalışıp çok kazanmak ister. Bir işe başladıktan biraz sonra gevşer. Bulgarlar "İşe Türk gibi başla, Bulgar gibi bitir!" derler. Ülkemizdeki, dedelerimizden kalma, muazzam sanat eserleri bakımsızlık ve tamirsizlikten dolayı harap olmaktadır. 

Önce, Ehl-i sünnet âlimlerinin bildirdikleri doğru imanın ne olduğunu öğrenelim. Sonra, bu öğrendiğimize uygun olarak inanalım. İmanı bozuk olan, Allahü teâlânın rızasına, sevgisine kavuşamaz. Onun rahmetinden, yardımından mahrum kalır. Rahatı, huzuru bulamaz.

İmanımızı düzelttikten sonra, ahlakımızı da düzeltmek, İslamiyet’e sımsıkı sarılmak yani Allahü teâlânın ve Peygamber efendimizin emirlerine ve yasaklarına uymak, kalblerimizi temizleyerek, nefslerimizi ve sıhhatimizi ıslah etmek gerekir. Böyle yapanların kalbi, hep iyilik yapmak ister. Kötülük yapmak hatırına bile gelmez. 

Ruh ve kalb temiz ve beden kuvvetli olunca, el ele vererek kardeşçe ve son derece dürüst olarak çalışmak kolay olur. Din düşmanlarının, münafıkların ve mezhepsizlerin sözlerine, propagandalarına aldanmamalıdır. Eğer böyle hakiki müslüman olur ve faydalı işler yaparsak, Kur'an-ı kerimin Tin suresinde beyan buyurulduğu gibi, Allahü teâlâ bizden razı olur, bize yardım eder. Eğer imanımızı düzeltmez ve Muhammed aleyhisselamın dinine uymaz ve hayırlı iş görmez, sapık, bozuk inanışlar uğruna dövüşür veya kendi şahsi menfaatlerimiz için gayrı meşru yollara saparsak, Allahü teâlâ bizi aşağıların aşağısı yapar. 

Allah çalışana verir 
İslam ilimleri iki kısımdır: Birincisi Din bilgileri, ikincisi Fen bilgileridir. İslam âlimi olmak için her ikisini de öğrenmek gerekir. Din bilgilerini öğrenmek ve yapmak, her müslümana gerekir. Yani Farz-ı ayndır. Fen bilgilerinden gerekenleri yalnız bu işte meşgul olanların öğrenmeleri ve yapmaları gerekir. Yani Farz-ı kifayedir. Bu iki farzı yerine getiren millet, muhakkak ilerler. Medeni olur. 

Kur'an-ı kerimde mealen buyuruldu ki: 
(Ahiret nimetlerini isteyene o nimetleri, dünya nimetlerini isteyene de dünya nimetlerini veririz.) [Şura 20]

İstemek laf ile olmaz. Sebebe yapışmak, yani çalışmak gerekir. Allahü teâlâ, dünya nimetlerine ve ahiret nimetlerine kavuşmak için, çalışanlara dilediklerini vereceğini vâdediyor. Müslüman olsun, olmasın, beğendiği gibi çalışan herkese, vereceğini bildiriyor. Avrupalılar, Amerikalılar, Japonlar böyle çalıştıkları için dünya nimetlerine kavuşuyorlar. Ortaçağdaki Müslümanlar, böyle çalıştıkları için, medeniyet rehberi olmuşlardır. Abbasilerin ve Osmanlıların son zamanlarında, iç ve dış düşmanların tesirleriyle, fen bilgilerini öğrenmekten ve öğretmekten, fen ve sanat üzerinde çalışmaktan mahrum edildiler. Bu sebeple muazzam devletleri çöktü.

Din bilgisi, iman, ibadet ve ahlaktan ibarettir. Bu üçünden biri noksan olursa, din bilgisi, tamam olmaz. Noksan olan şeyin faydası olmaz.

Eski Romalılarda, Yunanlılarda ve Avrupa’daki, Asya’daki devletlerde fen bilgisi vardı. Fakat din bilgisi noksandı. Bunun için, fen ve teknikte nail oldukları nimetleri kötü yerlerde kullandılar. Bir kısım sanat eserlerini zevklerde, fuhuşlarda kullandılar. Bir kısmı da teknik vasıtalarını, insanlara zulüm, işkence yapmakta kullandı. Medeni olmaları şöyle dursun, parçalandılar, yıkıldılar, yok oldular.

Yine her sahada ileri olamaz mıyız? 
Sual:
 Müslümanlar ortaçağda medeniyette çok ileri gitmişler. Bunun sebebi İslamiyet’i yaşamaları olmuş. Şimdi de müslümanlar dinimizin emirlerine uysalar, yine her sahada ileri olamaz mıyız?
CEVAP
Elbette oluruz. İslamiyet’in hükümleri şifası kesin ilaç gibidir. Kim içerse, yani tatbik ederse faydasını görür. İnanarak içenler ahirette de faydasını görürler. İnanmadan içerse sadece dünyada görür.

Hakiki müslüman olmak demek, yalnız âdete tâbi olarak ibadet etmek değil, İslam’ın emrettiği güzel ahlakı edinerek, insanlık vazifelerini yaparak, ruhen de tertemiz olmak demektir. İbadet eden, fakat hileyi zeka eseri sayan, insanları aldatan, hatta bazen muzır propagandalara aldanarak insan öldüren, ortalığı yakıp yıkan, yalan söyleyen bir kimse, müslüman olduğunu söylese de, hakiki müslüman değildir. 

Allahü teâlâ, Kur'an-ı kerimde (Furkan) suresinde, bir müslümanın nasıl olması icap ettiğini beyan buyurmuştur. Bunu tefsir etmek için Ehl-i sünnet âlimleri ziyadesi ile kitap yazmışlardır. 

Fakat biz, kendimizi hâlâ fena huylardan kurtaramıyor, Kur'an-ı kerimde bildirildiği gibi çalışmıyor, sözüne sadık olamıyor, sokaklarımızı pislik içinde bir harabeye çeviriyor, ruhen ve bedenen temizlenemiyoruz. Halbuki, elimizde bize bütün bu güzel şeyleri emreden, ne yapmamız gerektiğini açık açık bildiren, Allahü teâlânın kelamı (Kur'an-ı kerim) ve Peygamber efendimizin emirleri ve Ehl-i sünnet âlimlerinin kitapları vardır.

En üstün din
Allahü teâlâ, Kur'an-ı kerimde mealen şöyle buyurmaktadır:
(Allah, Resulünü, hidayet ve hak din, İslamiyet’le gönderdi. İslam dinini, diğer dinler üzerine üstün kıldı. [Muhammed aleyhisselamın hak] Peygamber olduğuna şahid olarak Allah yeter.) [Feth 28]

(Müşrikler istemese de, İslam dinini diğer bütün dinlerden üstün kılmak için resulü Muhammed aleyhisselamı, 
[sebeb-i hidayet olan] Kur'an ve İslam dini ile birlikte gönderen Allahü teâlâdır.) [Saf 9]

Ve Allahü teâlâ vâd ediyor:
(Allah şükredenlerin mükafatını verecektir.) [Âl-i imran 144]

Burada şükretmek demek, dinimizin istediği gibi, tam müslüman olmak demektir. Allahü teâlânın verdiği nimetleri, Onun emrine uygun olarak kullanmak demektir. Bugün dünyada bir milyardan ziyade müslüman olduğu bildirilmiştir Yani, dünyada her 4 kişiden biri müslümandır. Eğer bu müslümanlar, Allahü teâlânın emrettiği gibi, ruhen ve bedenen tertemiz insanlar olur, birbirlerine kardeşçe bağlanır, çalışır, her sahada ilerlemeye başlarsa, Allahü teâlâ da, onlara mükafatını verecek, o zaman müslümanlar, tıpkı ortaçağda olduğu gibi, medeniyetin en önüne geçeceklerdir. Allahü teâlâ, bize bunu vaat ediyor. Allahü teâlâ, hiçbir zaman vâdinden dönmez.

İslam Ahlakı
Bugün, bütün hristiyan ülkelerinde, bir çocuk dünyaya gelir gelmez, buna bozuk dinlerinin icablarını yapıyorlar. Her yaştaki insanlara, yahudiliği ve hristiyanlığı titizlikle aşılıyorlar. Müslümanların imanlarını, dinlerini çalmak ve yok etmek ve onları da, hristiyan yapmak için, İslam ülkelerine paket paket kitap, broşür ve sinema filmleri gönderiyorlar.

O halde müslümanlar, din cahillerinin hilelerine, yalanlarına aldanmamalı, bize emanet edilen çocuklarımıza sahip olmalıyız. Onlara sahip olmak da, dinimizin emirlerine uygun olarak yetiştirmekle olur. Hadis-i şerifte buyuruldu ki: 
(Ahlakınızı güzelleştirin!) [İbni Lal]

En vahşi hayvan bile terbiye ile ehlileştiriliyor. Hiçbir zaman elma çekirdeğinden portakal olmaz. Fakat elma fidanını büyüterek, lüzumlu aşı ve kültürel tedbirlerle kaliteli elma veren bir ağaç olarak yetiştirmek mümkündür. Bunun gibi insan tabiatında bulunan bazı arzular yok edilemez, fakat terbiye edilebilir.

Her şeyi, zıddı kırar. Kötü huyları, iyi huylar yok eder. Bu bakımdan kendini zorla da olsa iyi işler yapmaya alıştırmalı, onları âdet haline getirmelidir. Çocuk, işleri ve ahlakı iyi olan insanlarla arkadaşlık ettirilirse, güzel huylar kendiliğinden onun tabiatı olur. Bu esaslar dahilinde çocuklar yetiştirilirse dünya ve ahıret saadeti elde edilir. Kıyamet günü, ana-baba, çocuğuna öğretmesi gereken ilimlerden mesul olacak, vazifesini yapmamış ise, yahut kusur etmiş ise cezaya çarptırılacaktır. Çocuklarını İslam terbiyesi üzerine yetiştirmiyenler, dünya ve ahıret felaketine maruz kalacaklardır. Ne mutlu çocuğunu İslam ahlakı ile yetiştirenlere.

Aklın tefsiri

O yazı, Ondördüncü asrın müceddidi Seyyid Abdülhakim Arvasi hazretlerinin (Aklın tefsiri) başlıklı yazısında geçiyor...

Devamını Okuyun...

Kadın, erkek ve akıl

Önce, aklın ne olduğunu bilmek gerekir. Cenab-ı Hak, aklı, hakkı bâtıldan, iyiyi kötüden, faydalıyı zararlıdan ayırt etmek için yaratmıştır...

Devamını Okuyun...

Akılla nakil çakışırsa

Evet, sözler muteberdir; fakat açıklamasını İslam âlimlerinin kitaplarından almak lazımdır. Selim aklın gösterdiği bir hakikat, hiç değişmez...

Devamını Okuyun...

Aklın bittiği yer

Bir saniyede, Mekke’den Kudüs’e oradan da göklere, cennete, cehenneme gidip geri gelmek aklen mümkün mü...

Devamını Okuyun...

İman ve akıl

Aklı olmayan kimse, zaten mükellef yani sorumlu olmaz, fakat bu ayrı bir konudur. Allahü teâlânın varlığını...

Devamını Okuyun...

Din kitabı okumak

Asla zarar vermez, aksine zihnin açılmasına ve aklın kuvvetlenmesine sebep olur... 

 Devamını oku...

Felsefe nedir

Felsefe = Philosophie, Yunanca “philos” [sevgi] ve “sofia” [hikmet] kelimelerinden meydana gelmiş...

Devamını okuyun...

İnanmak ihtiyaç mı?

Bazı felsefeciler (İnsanda tapma ihtiyacı vardır. Bunun için de, ateşe, güneşe, puta tapanlar olmuştur) diyorlar. İşin aslı ise şöyle...

 Devamını okuyun...

İslam felsefesi ve filozofu yoktur

İmam-ı Gazali hazretleri, kendi zamanındaki fıkıh âlimlerinin en üstünü idi. Şafii fıkıh kitapları, hep onun kitaplarından vesikalar vermektedir...

 Devamını okuyun...

Tasavvuf ve felsefe

Tasavvuf ehli, felsefeye bulaşmadı. (Kur’an-ı kerimi tam anlayabilmek ve hakiki müslüman olmak için Peygamber efendimizin yalnız emir ve yasaklarına değil...

Devamını okuyun...

Yunan felsefecileri

İmam-ı Gazâlî hazretleri, (El-münkızü mineddalâl) kitabında dinsizleri üçe ayırmıştır:..

Devamını okuyun...

Vehbi ilim ve ilham senet değildir

Vehbi ilmi tercih ederiz) demek çok yanlış bir düşünce ve harekettir. Çünkü dinde senet yalnız edille-i şeriyyedir:..

Devamını okuyun...

Dinde şahsi görüş olmaz

Dinde şahsi görüşlerin yeri yoktur. Dinde nakil esastır. Akla göre din olmaz. İslamiyet, nakle dayanan, selim akıl dinidir:..

Devamını okuyun...

İlim hocadan öğrenilir

Din kitaplarında deniyor ki:
İslam dini dört vesika ile bizlere gelmiştir. Bu dört vesikaya (Edille-i şerıyye) denir:..

Devamını okuyun...

Müslüman fen adamları

İslam dini, bütün yenilikleri emreden bir dindir. İşte bundan dolayı ilim adamlarına çok önem verilmiş:..

Devamını okuyun...

Fennin ilerlemesi ve dinimiz

Kesinlikle yanlıştır. İslami ilimler, (Akli ilimler) ve (Nakli ilimler) olmak üzere ikiye ayrılır:..

Devamını okuyun...

İslamiyet ilerlemeyi emretmiyor mu?

İslam dini, bütün yeniliklerin devamlı takip edilmesini ve her gün yeni şeyler keşfetmeyi, ilerlemeyi emreden bir dindir...

Devamını okuyun...

İslami ilimler ikiye ayrılır

Böyle konuşup yazanlar, ya dinimizi iyi bilmiyorlar veya mezhebi kabul etmiyorlar...

Devamını okuyun...





Dinimizin tecrübeye verdiği önem

Elbette anlardı ve daha iyisini de bilirdi. Ancak tecrübeye önem verilmesi için öyle buyurmuştur. (Dünya işlerini siz daha iyi bilirsiniz) demek...

Devamını okuyun...

Fen ve gelişmeler

Fen bilgilerine, sanata ve en modern harp silahlarını yapmaya uğraşmak, farz-ı kifayedir. Düşmanlardan daha çok çalışmamızı dinimiz emretmektedir...

Devamını okuyun...

Hastalıktan korunmak

Hristiyanlığın en revaçta olduğu orta çağda, büyük tıp âlimleri, yalnız müslümanlardı ve Avrupalılar Endülüs’e tıp tahsil etmeye gelirlerdi...

Devamını okuyun...

Matbaanın geç gelmesi

Hristiyanlığın en revaçta olduğu orta çağda, büyük tıp âlimleri, yalnız müslümanlardı ve Avrupalılar Endülüs’e tıp tahsil etmeye gelirlerdi...

Devamını okuyun...

Kâinatın genişlemesi

Ateist, âyete, hadise inanmaz. Ona ne söylesek faydasızdır. Ateist, bir galaksiyi veya gezegeni veya bir güneşi yaratamadığı halde...

Devamını okuyun...

Darwin ve Evrim Teorisi

Darwin, materyalistlerin iddia ettiği gibi, insanların maymundan türediğini veya bir hayvandan başka bir hayvan geleceğini söylememiştir...

Devamını okuyun...

Uçan daireler ve UFO yalanları

Asırlardır, dinsizler, dinleri inkâr etmek için çeşitli yalanlar uydurdular. Mesela, Âdem aleyhisselamı inkâr etmek için ilk insanların vahşi olduğunu...

Devamını okuyun...

Genetik kopyalama

Bir yumurtayı bir sperm ile döllemek, döllenmiş yumurtayı uygun bir ortamda geliştirmek, yoktan yaratmak değildir...

Devamını okuyun...

İlk insanlar vahşi miydi?

Elbette Allahü teâlâ bildirdi. Hazret-i Âdem ve çocukları, ilimsiz, fensiz, görgüsüz değildi....

Devamını okuyun...

Tarihte medeniyetler

Güzel ahlak sahibi olan ve zamanının fen bilgilerinde yükselmiş olan Müslümana medeni denir. Fende ilerlemiş...

Devamını okuyun...

Medeniyetin beşiği neresi

Avrupa’nın ilimde, teknikte ve sanayide ilerlemeye başlaması, son üçyüz seneden beri olmuştur...

Devamını okuyun...

Büyük devlet olmanın sırrı

Yirminci asrın tanınmış psikologlarından Amerikalı Terman diyor ki:
Osmanlı orduları Avrupa’da ilerliyor...

Devamını okuyun...

Allah çalışana verir

Medeni bir insan, her şeyden önce, güzel ahlaklı, dürüst ve çalışkandır. Önce din terbiyesi almış, fen bilgilerini de öğrenmiştir...

Devamını okuyun...

Alman Prof. Neumark’ın itirafları

Ord. Prof. Fritz Neumark (1900-1991), Hitler’den kaçarak 1933’te Türkiye’ye gelir. İstanbul Üniversitesi İktisat ve...

Devamını okuyun...

Allah bize niye yardım etmiyor

Doğru din elbette İslamiyet’tir, önce bunu anlatalım. Sonra da Allahü teâlâ niye bize yardım etmiyor...


Devamını okuyun...

Dört bin yıl önce beyin ameliyatı

Hayır, doğru değildir. Hazret-i Âdem’e indirilen kitapta, iman ve ibadet bilgilerinin yanı sıra, çeşitli dillerde lügatler, birçok sanatlar...

Devamını okuyun...

İmansız amel

Asla alamaz. İmansız amel olmaz. Yani ibadet ve sevap, imana bağlıdır. İman da İslamiyet’e bağlıdır...

Devamını okuyun...

Hak olan din hangisidir?

Müslüman olmayanın, getirdiği din kabul edilmiyor ki, işlediği salih amel kabul edilsin. Kur’an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:..

Devamını okuyun...

La ilahe illallah diyen Cennete girer mi?

Yazdığınız hadis-i şerifler doğrudur ama bunların açıklaması vardır. İmam-ı Rabbani hazretleri, (Şartsız bildirilen bir hüküm şartlı olarak anlaşılır)...

Devamını okuyun...

Hazret-i İbrahim’e iftira ediyorlar

Böyle bir tabir yoktur. Sadece semavi dinler tabiri geçer. Bunlar Hristiyanlığı ve Yahudiliği hak din gibi...

Devamını okuyun...

Cennete Müslüman olan girer

İmanı olmayanın hiçbir amelinin kıymeti yoktur. İbadetler ve bütün iyi işler kıymetli ise de, bunları yapmak...

Devamını okuyun...

Allah’a inanan gayrimüslim

Bu konudaki âyet-i kerimeleri diğer yazılarımızda bildirmiştik. Şimdi üç âyet meali daha bildirelim...

Devamını okuyun...

Ehl-i kitabın durumu

Kur’an-ı kerimde, Ehl-i kitabın kâfir olduğunu bildiren âyet-i kerimelerden bazıları şöyledir:..

Devamını okuyun...

Gayrimüslimleri sevmek

Ehl-i kitap zimmi ise tenzihen mekruh, harbi ise tahrimen mekruhtur. Bugün zimmi olan Ehl-i kitap yoktur. Hepsi harbidir:..

Devamını okuyun...

Dinlerin ortak noktası olur mu?

Böyle demek, Allah’a inanmamak, Onun hükmünü beğenmemek demektir. Zira Allahü teâlâ öyle buyurmuyor...

Devamını okuyun...

Allah’ın azabı çok şiddetlidir

İslamiyet, ifrat ve tefritten [aşırılıklardan] uzak bir dindir. Allahü teâlânın rahmeti bol olduğu gibi azabı da şiddetlidir...

Devamını okuyun...

İnanca saygı

Akaid kitaplarında deniyor ki:
Tazim edilmesi emredilen bir şeyi tahkir etmek...

Devamını okuyun...

Eski ve yeni Hristiyanlar

Zırva tevil götürmez diye demek ki böyle sözler için söylenmiş. 
Şimdiki Hristiyanların çoğu müşrik olup...

Devamını okuyun...

İzzet ve şeref isteyen

Şeref kelimesi sözlükte, yükseklik, büyüklük, yüksek mertebe, insanlar arasında geçerli ve makbul olma...

Devamını okuyun...

Küfürle iman birleşmez

Elbette, öyle bir şey olamaz. Bir insan, Müslümandır veya gayrimüslimdir...

Devamını okuyun...

Mason Abduh taraftarı

Sicilli mason Abduh’la çömezi mezhepsiz Reşit Rıza, İslam âlimi değil, birer İslam düşmanıdır...

Devamını okuyun...

Müşriklerle işbirliği

Bugün dünyada, şirksiz [müşrik olmayan] Hristiyan yok gibidir. Müşrik olmayıp Ehl-i kitab olsalar da, yine hepsi kâfirdir...

Devamını okuyun...

Hoşgörülü olmak

Bu tepkinin ittihad-ı İslam’la ve müminlerin kardeş olmasıyla ne alakası vardır ki? Hristiyanlar Müslüman mı da onlarla ittihad-ı İslam için çalışacağız...

Devamını okuyun...

Hak din İslam’dır

Elbette yanlıştır. Hâşâ, Allahü teâlâ lüzumsuz iş yapmaz. Yarattığı bütün varlıkların, arıdan deveye kadar...

Devamını okuyun...

Allah’a iman ne demektir?

CEVAP
Amentü’deki imanın şartlarından birini bile inkâr eden kâfir olur. İmanı eksik tarif etmek, Allahü teâlâyı ve Resulünü yalanlamak olur...

Devamını okuyun...

Mazlum Hristiyanlar

Yahudiler de kitab ehli olduğu halde, neden Hristiyanlara bu ayrıcalığın tanındığını bilmiyoruz. Hristiyanların da, Yahudilerin de...

Devamını okuyun...

İki dine uymak

Yine gayrimüslimdir. Müslüman olmak için kafirliğe ait bütün inançları bırakması şarttır. Bırakmadığı sürece, İslamiyet’in bütün emirlerini uygulasa yine kâfirdir...

Devamını okuyun...

Tebliğ nasıl olur?

Hepsi yanlıştır. Madde halinde cevap verelim...

Devamını okuyun...

Tarihsel âyet olmaz

Hâşâ Kur’an-ı kerimde çelişki de, tarihsel âyet de olmaz. Hak din yalnız İslamiyet’tir, Müslümandan başkası cennete giremez...

Devamını okuyun...

Hak dinler

anlış değildir. Allahü teâlâ, ilk insan ve ilk Peygamber olan Âdem aleyhisselamdan beri, her bin senede din sahibi yeni bir Peygamber vasıtasıyla...

Devamını okuyun...

Gayrimüslim şehit olmaz

Müslüman olmayanların hiçbir iyi ameline sevab verilmez. Doğruca Cehenneme giderler. Bir âyet-i kerime meali...

Devamını okuyun...

Hristiyan Müslüman mukayesesi

Onların Müslümanlara yaptıklarını, Müslümanların onlara yapması caiz olmayan, haram, hattâ küfür olan çok şey vardır...

Devamını okuyun...