Sağ ve Sol kavramı

İslam sağ ve sol kavramı hakkında bilgi verir misiniz? Örn. sağ ile yemenin, içmenin vs. hikmeti nedir? İnsanın sağ ve sol uzuvlarını Allah yarattığına göre, dinimizde sağ-sol ayrımı var mıdır?

CEVAP 
Evet insanın sağ-sol uzuvlarını da Allahü teâlâ yaratmıştır. İnsanın soldaki uzuvları Cehenneme giderse, sağdakiler de gider. Bu bakımdan sağ-sol diye bir ayrım yapılmaz. Her makinenin bir kullanma talimatı olduğu gibi, insanın da nasıl hareket edeceğini dinimiz bildirmiştir.

İmam-ı Nevevi hazretleri buyuruyor ki:
(Mübarek, şerefli ve temiz işleri yaparken sağdan başlamak müstehaptır. Bunlara Sünen-i zevaid denir. Tekili Sünnet-i zaidedir. Ayakkabı, gömlek giyerken, saç tararken, misvak kullanırken, tırnak keserken, el, ayak yıkarken, mescide girerken, heladan çıkarken, sadaka verirken, yemek yerken, su içerken sağdan başlanır. 

Bunların zıddı olanları yaparken, mesela ayakkabı çıkarırken, taharetlenirken, sümkürürken soldan başlamak müstehaptır. Bunların tersini yapmak tenzihi mekruhtur.) [Hadika] 

Bu husustaki hadis-i şeriflerden birkaçı şöyle:
(Sağ elle yiyip için, sağ elle alıp verin; çünkü şeytan, sol eliyle yiyip içer, sol eliyle alıp verir.) [İbni Mace] 

(Ayakkabınızı giyerken sağdan, çıkarırken soldan başlayın!)
[Buhari] 

Sağın, sola göre üstünlüğü vardır. Bir yere giderken, yol ikiye ayrılırsa, soracak kimse de yoksa ne yapmak gerekir? Hadis-i şerifte, (Karşınıza iki yol çıkarsa, sağdan yürüyün) buyuruldu. Mubah işlerde sağdan başlamalıdır! Peygamber efendimiz, elindeki suyu, sağında bulunan bedeviye uzattı. Bedevi, (Ya Resulallah, solunuzda bulunan Ebu Bekre niçin vermiyorsunuz, o benden daha faziletlidir) dedi. Resulullah (Suyu sağdan dağıtın!) buyurdu. (B. Arifin) 

Sağın şerefi, Kur'an-ı kerimde de bildirilmektedir. (Vakıa) suresinin 8. âyet-i kerimesinde (Eshab-ül-meymene), 9. âyet-i kerimesinde (Eshab-ül-meşeme) ve 91. âyet-i kerimede ise (Eshab-ı yemin) için selam, [Cennet] ehli olduğu müjdesi verilmektedir.

Meymene, sağ, sağ kol, sağ taraf, bereket gibi manalara gelir. Eshab-ı meymene, sağcı demektir. [Cennete gidecek mesudlara verilen ad]

Meşeme, sol, sol kol, sol taraf, uğursuzluk gibi manalara gelir. Eshab-ı meşeme, solcu demektir. [Cehenneme gidecek bedbahtlara verilen isim]

Eshab-ı meymeneye, "Eshab-ı yemin" de denir. Eshab-ı meşemeye (Eshab-ı şimal) de denir. Şerefli, temiz işleri yaparken sağdan başlamak müstehaptır.

İyiler ve kötüler
Her insanın omzunda iki melek bulunur. Sağdaki sevabı, soldaki günahları yazar. Sağdaki, soldakinin amiridir. İyilerin hesap defteri sağdan verilir, kötülerinki ise soldan verilir.

İnsanların kahir ekseriyeti, sağ elini daha iyi kullanır. Toplumda, tek tük sol elini kullanan, sol eli ile yazan kimselere solak denir, sağak denmez.

Yaşayan, ölmemiş olana sağ denir, sol denmez. Bir yere kazasız belasız gidene sağ salim gitti, denir. Sol salim gitti, denmez. İleri görüşlü, aydın, basiretli, firasetli kimseye, sağduyulu denir, sol duyulu denmez. Gerçekleri yanılmadan görebilme kabiliyetine, basirete sağ görüş denir. İşi rast gidene, sağ tarafından kalkmış denir. Ters gidene ise, solundan kalkmış denir. Bir kimsenin sadık yardımcısına, sağ kolu denir. Sol kolu denmez. Kuvvetli şeylere sağlam denir, sollam denmez.

Minnettarlığını bildirmek, sıhhat, afiyet dilemek ve teşekkür için sağ ol denir, sol ol denmez. Süt veren hayvanlara, mallara sağmal denir, solmal denmez. Süt almak için yapılan işe de sağmak denir, solmak denmez. Solmak; rengi, parlaklığı, tazeliği kaybolmak demektir. Üzülmemeyi tavsiye için sağlık olsun denir. Elde etmek, temin etmek gibi kelimeler yerine, sağlamak tabiri kullanılır. Geçimini sağlamak, işini sağlamak gibi. Bir işlemin kontrolüne de, sağlamasını yapmak denir.

İngiltere hariç diğer ülkelerde, vasıtalar yolun sağından gider. İstisnalar hariç, bütün vidalar, sıkıştırılıp sağlamlaştırılmak için sağa döndürülür; gevşetmek, yerinden çıkarmak için sola döndürülür. Bir cemiyeti sağa döndürmek, sağlamlaştırmak; sola döndürmek yuvasından, vidasından çıkarmak demektir.

Müsafeha [tokalaşmak] sağ el ile yapılır. Görünüşü güven vermeyene, sağ [sağlam] ayakkabıya benzemiyor denir. Aldatma işine, sağ gösterip sol vurmak denir. İyi ve güzel ol anlamına, sağdan gel denir. Değeri olmayana solda sıfır denir.

Bu misalleri çoğaltmak mümkündür. Kısacası sağ ruhtur, sol maddedir. Hak olan sağdır, batıl olan soldur. Komünizm gibi, faşizm, kapitalizm ve diktatörlük de soldur. Birkaç da atasözü:
Allah sağ gözü sol göze muhtaç etmesin.
Kelle sağ olsun da külâh bulunur.
Sağ elin verdiğini sol elin görmesin.
Sağ olana her gün düğün bayram.
Sağ olsun da dağ ardında olsun.


Sağın önemi
Sual:
 Sağ, sola göre neden önemlidir?
CEVAP
Sağ kelimesinin kullanıldığı yerlerden bazıları şunlardır:

1- 
Yaşayan, ölmemiş olana (Sağ) denir, sol denmez.
2- Minnettarlığı ifade etmek üzere, sıhhat, afiyet ve selâmet dilemek için (Sağ ol) denir, sol ol denmez.
3- Bir yere kazasız belâsız gidene (Sağ salim gitti) denir, sol salim gitti, denmez.
4- İleri görüşlü, basiretli, firasetli olanlara, (Sağduyu sahibi) denir, sol duyu sahibi denmez.
5- Bir kimsenin işi rast gittiği zaman, (Sağ tarafından kalkmış) denir. İşi tersine giderse, (Sol tarafından kalkmış) denir.
6- Bir kimsenin sâdık yardımcısına (Sağ kolu) denir, sol kolu denmez.
7- Kuvvetli şeylere (Sağlam) denir, sollam denmez.
8- Bir kimseye sıhhat ve afiyette kalması için dua olarak, (Sağlıcakla kalın) denir, sollucakla denmez.
9- Sıhhatle alakalı teşkilata (Sağlık teşkilatı) denir, solluk teşkilatı denmez.
10- Hasta olmayana, sağlam ve sıhhatli olana (Sağlıklı) dendiği gibi, doğru güvenilir olana da sağlıklı denir, bunların tersi olana, hasta olana, güvenilmeyene de sağlıksız denir.
11- 
Kısır olmayan, süt veren hayvanlara, mallara (Sağmal) denir, solmal denmez.
12- Müsafeha (Sağ) elle yapılır, sol elle yapılmaz.
13- Çocukların büyük çoğunluğu sağ eli kuvvetli olarak doğar. Toplumda tek tük sol elle iş yapan, yazı yazan kimselere, olumsuz anlamda (Solak) denir, sağak denmez.
14- Rahmetin, yağmurun bol şekilde yağışına (Sağanak) denir, solanak denmez.
15- İstisnalar hariç, bütün vidalar, sıkıştırıp sağlamlaştırılmaları için sağa döndürülür. Gevşetmek, bozmak için sola bükülür.
16- İngiltere hariç, trafik kaidesi, gidiş istikameti sağdandır.
17- Kuvvet vermek, temin etmek gibi kelimeler yerine (Sağlamak)tabiri kullanılır. Geçimini sağlamak, işini sağlamak gibi…
18- Yapılan bir işlemin doğruluğunu kontrol etmek anlamında, (Sağlamasını yapmak) ifadesi kullanılır, sollamasını yapmak denmez.
19- Helâda taharet, sol elle yapılır.
20- Gelin veya güveyin sağında gidip kılavuzluk eden kimseye (Sağdıç) denir, soldıç denmez.
21- İslam harfleri ve dolayısıyla Kur'an-ı kerim de, sağdan sola doğru yazılır.
22- Dünya ve kainattaki her şey, bütün gezegenler, yıldızlar, hatta galaksiler, hep sağdan sola doğru döner.

İslâmiyet’te de sağın önemi vardır. Birkaç örnek verelim:
1- İmam-ı Nevevi hazretleri buyuruyor ki:
Mübarek, şerefli ve temiz işleri yaparken sağdan başlanır. Bu müstehabdır. Ayakkabı, elbise giyerken, [Yatıp kalkarken], baş tıraş ederken ve tararken, bıyık keserken, misvak kullanırken, tırnak keserken, el, ayak yıkarken, mescide, Müslümanın evine ve odasına girerken, helâdan çıkarken, sadaka verirken, yemek yerken, su içerken sağdan başlanır. Bunların zıttı olanları yaparken, mesela ayakkabı, çorap, elbise çıkarırken, camiden ve Müslümanın evinden çıkarken, helâya girerken, sümkürürken, taharetlenirken soldan başlanır.
2- Her insanın sağ omzunda sevabı, sol omzunda günahı yazan melekler bulunur.
3- Namazda önce sağ omza, sonra sol omza selam verilir.
4- Kâbe tavaf edilirken, sağdan sola doğru dönülür.
5- İyilerin amel defterleri sağından, kötülerin sol ve arka tarafından verilir.
6- Kur’an-ı kerimde, amel defteri sağdan verilenler övülmekte. Soldan verilenler kötülenmekte, şöyle buyurulmaktadır:
(Amel defterleri sağdan verilenler; ne mutlu o sağcılara! Kötülük işlediklerini belirtmek üzere, amel defterleri soldan verilenler; ne yazık o solculara!) [Vakıa 8,9]

Sağ ruhtur, sol maddedir. İsimleri ayrı olsa da komünizm, faşizm ve kapitalizm gibi bütün izmli sistemlerin hepsi birer sol sistemdir. Sol, yokluk ve hiçliktir. Onlar için ölüm sondur. Sağ ise ebedîdir. Ölüm son değil, gerçek hayatın başlangıcıdır. Politika pazarında, herkes sağı solu kendine göre tarif etmekteyse de, ilmî sağ farklıdır.

Sol elle yemek
Sual:
 Sol elle yiyip içmek ve iş yapmak haram mıdır?
CEVAP
Hayır, haram değildir. Sağ elimiz meşgulse, sol elle yemenin hiç mahzuru olmaz. Kasten, özürsüz sol elle yemek sünnete aykırı olur, tenzihen mekruh olur, çünkü kasten sol elle yemek, (Sağ elle yiyip için, çünkü şeytan, sol eliyle yiyip içer) hadis-i şerifine aykırı olur.

Unutarak veya bir mazeretle yenirse, hiç mahzuru olmaz. Piknikte, sofradan uzak bir yerde, sağ el meşgulse, sol elle de yiyip içilebilir, çünkü Peygamber efendimizin de, ekmeği sağ eline alıp, sonra karpuzu sol eliyle yediği görülmüştür. (Şir’a)

Eğer sağ el meşgulse, mesela sağ elde ekmek varsa, kavunu, üzümü veya başka bir yiyeceği sol ele alıp yemek caiz olur. Solak olanların, sağ elle yapılacak işleri sol elle yapmalarında mahzur olmaz. Mesela, sol elle yiyip içebilir, kurban kesebilir, yazı yazabilir ve diğer işleri de yapabilirler.

Sol elle tesbih çekmek
Sual: Sağ elle bir iş yaparken, mesela bilgisayarın faresini tutarken sol elle tesbih çekilebilir mi?
CEVAP
Çekilebilir. Peygamber efendimizin iyi işlere sağdan başlaması, giyim kuşam, yiyip içmek gibi âdetlerine sünnet-i zevaid denir. Bunları unutarak veya bir ihtiyaçla terk etmekte hiç mahzur yoktur. İhtiyaçsız terk etmek de günah olmaz, ancak sünnete uyulmamış, sevabından mahrum kalınmış olur.

Eğer sol elle iş yapmak, yiyip içmek mekruh olsaydı, Peygamber efendimiz sol elle karpuz yemezdi. Demek ki, bir ihtiyaç olunca, sol elle de tesbih çekilebilir.

Sağdan başlamak
Sual:
 Yemekleri dağıtırken, önce yaşlı bir amcaya verdim. O ortada oturuyordu. Bir arkadaş, (Yanlış yaptın, önce sağdan başlanır) dedi. Yaşlılara öncelik tanınmıyor mu?
CEVAP
S. Ebediyye’de, (Birkaç kişiye su verirken, önce âlimlere, sonra yaşlılara, en son çocuklara verilir. Yemek yerken, yürürken, otururken de, bu sıra gözetilir) deniyor. Bu ifadeye göre, sizin yaptığınız doğrudur. Eğer orada, âlim ve yaşlı yoksa, sağdan başlanır. Çünkü yine S. Ebediyye’de, (Yanında oturanlara bir şey verirken, kendi sağında olandan başlanır) deniyor.

Fâsık

Haram işleyene, günah işlediği bilinene, açıktan günah işleyene fâsık denir...

Devamını oku...

Felek

Küfür değildir. Felek, kelimesinin birkaç manası varsa da meşhur manası dünya demektir. Kahpe dünya da denir...

Devamını oku...

Fetva

Fetva, bir hususun dine uygun olup olmadığını, hangi fıkıh kitabının neresinden alındığını bildiren hüküm demektir...

Devamını oku...

Feyz

Feyz, kalbden kalbe gelen, insana Allahü teâlânın razı olduğu şeyleri yaptıran nurdur, bir kuvvettir...

Devamını oku...

Hadis-i kudsi

Allahü teâlânın, Peygamberlerine haber vermesine, bildirmesine Vahy denir. Vahy, iki türlüdür...

Devamını oku...

Hasbiyallah

Allahü teâlânın, Peygamberlerine haber vermesine, bildirmesine Vahy denir. Vahy, iki türlüdür...

Devamını oku...

Hayhuy etmek

Hayhuy, farsça bir kelimedir, gürültü, patırdı, karışıklık, kargaşa demektir. Kelimenin yarısını alıp, (hay, Allah demek) yanlıştır...

Devamını oku...

İhya etmek

İhya etmek, diriltmek, yeniden can vermek demektir. Mecaz olarak, sevindirmek, saadete kavuşturmak demektir...

Devamını oku...

İlmel yakîn, Aynel yakîn ve Hakkel yakîn

İlm-ül-yakîn, ilimle bilmek, 
Ayn-ül-yakîn, gözle görerek bilmek, 
Hakk-ul-yakîn, her şeyi ile bilmek, vakıf olmak demektir...

Devamını oku...

İmsak

İmsak, gecenin bitimi, günün başlaması demektir. Dinimizde gün, imsak vaktinde başlar, bir dahaki imsak vaktinde biter...

Devamını oku...

İtikâf

İtikâf, camiye girip ibadetle meşgul olmak demektir. Ramazan-ı şerifte itikâf, sünnet-i müekkededir...

Devamını oku...

Kalb gözü

Kalb gözü, baştaki gözden daha keskin görür. Nitekim Kur'an-ı kerimde mealen, (Gözünün gördüğünü kalbi yalanlamadı)buyuruluyor. (Necm 11)...

Devamını oku...

Kalb Yürek

Kalb, göğsümüzün sol tarafındaki et parçası değildir. Buna, yürek denir. Yürek, hayvanlarda da bulunur...

Devamını oku...

Kalu bela ne demektir

Cenab-ı Hak, ruhları yarattığı zaman, (elestü birabbiküm) buyurdu. Ruhlar da (bela) diye cevap verdiler...

Devamını oku...

Kanaat

Kanaat, çalışmayıp tesadüfen önüne çıkanı kullanmak, başka bir şey aramamak demek değildir...

Devamını oku...

Keşke demek

Keşke demek haram ve küfür değildir. Keşke demenin mahzuru olmaz. Ahiret nimetini kaçıran bir kimse...

Devamını oku...

Kıyamet ile ahiret

Ölümden önceki hayata Dünya hayatı, ölümden sonraki hayata Ahiret hayatı denir...

Devamını oku...

Kul, Mevla ne demektir

Bazı kelimeler birkaç manaya gelir. Cümledeki yerlerine göre manaları değişir. Kul, mahluk, insan, köle, bende, emir altında bulunan, tâbi, mensup gibi manalara gelir...

Devamını oku...

Mealen ne demektir

Mealen demek, tefsir âlimlerinin bildirdiklerine göre demektir. Yani tefsir âlimlerinin anladığı mana demektir...

Devamını oku...

Medeni

Güzel ahlak sahibi olan ve zamanının fen bilgilerinde yükselmiş olan müslümana medeni denir...

Devamını oku...

Mizmar

İbni Arabi hazretleri (Müsamere) adındaki kitabında diyor ki:
Hadis-i şerifte, (Bir zaman gelir ki, müslümanlar birbirlerinden ayrılır, parçalanırlar...

Devamını oku...

Mübarek

Mübarek kelimesi birkaç manada kullanılır:
1- Mukaddes, uğurlu, kutlu, mutlu, hayırlı manasına gelir. Mesela iyd-i mübarek, mukaddes bayram demektir...

Devamını oku...

Muhlis ve Murad

Muhlis, ihlas sahibi demektir. İhlas, her işi, her ibadeti yalnız Allah rızası için yapmak demektir...

Devamını oku...

Müsafeha

Müsafeha, iki kişinin, sağ elin avuç içlerini birbirlerine yapıştırıp, iki başparmağın yanlarını birbirlerine değdirmesidir...

Devamını oku...

Nasuh tevbesi

Kur’an-ı kerimde mealen, (Allah’a tevbe-i nasuh edin!) buyuruldu. (Tahrim 8)
Nasuh kelimesine 23 mana verilmiştir...

Devamını oku...

Oku ne demektir

İşittiğini söyle demektir.

Devamını oku...

Rahip ne demektir?

Bazı kelimelerin birkaç manası olabilir. Rahip, âbid yani çok ibadet eden demektir. Amir bin Abdullah hazretleri, “bu ümmetin âbidi”diye bildiriliyor...

Devamını oku...

Rıfk

Rıfk yumuşaklık demektir. Katılığın, kabalığın tersidir. Rıfk, mülayimlik, naziklik, yavaşlılık, tatlılık, güzellik, acımak, iyilik etmek, kısaca İslamiyet’e uymaktır...

Devamını oku...

Sağ ve Sol kavramı

Evet insanın sağ-sol uzuvlarını da Allahü teâlâ yaratmıştır. İnsanın soldaki uzuvları Cehenneme giderse, sağdakiler de gider...

Devamını oku...

Sıhhat ve afiyet

Birbirine benziyorsa da, farklıdır. Sıhhat, sağlık demektir. Afiyet ise farklıdır...

Devamını oku...

Sohbet

Şimdi söyleşi diyorlar. Söyleşi, konuşarak vakit geçirme demektir. Ama dinimizde sohbetin tarifi başkadır...

Devamını oku...

Şans kelimesi

Şans; kader, kısmet, talih anlamındadır. Ama fırsat, imkan, ihtimal, ümit yerine de kullanıyorlar...

Devamını oku...

Şirk

Şirk, Allahü teâlâya ortak yapmak, benzetmek demektir. Benzeten kimseye müşrik, denir. Küfrün çeşitleri vardır...

Devamını oku...

Tesadüf-Tevafuk

Gerekmez. İnsan, tesadüfen iyi-kötü iş yapabilir. Tevafuk, birbirine uyma, uygun gelme demektir...

Devamını oku...

Ümmi

Ümmicahil demek değildir. Okur-yazar olmayana ümmi denir. Ümmi olan âlimler de vardır. Kâinatın efendisi Muhammed aleyhisselam ümmi idi...

Devamını oku...

Vahy

Vahy haber demektir. Deyim olarak da, Allahü teâlânın Cebrail aleyhisselam vasıtası ile Peygamberlerine gönderdiği haber demektir...

Devamını oku...

Vakit nakittir

Nakit, peşin demektir. Vaktin kıymetini peşin, yani o anda bilmelidir. O halde gaflet içinde bulunmak, devamlı masiva ile meşguliyet, insanın kendisine en büyük zulmüdür...

Devamını oku...

Veli

Veli, evliya, Allahü teâlânın sevgisine kavuşmuş salih insan demektir. 
Muhammed Salim hazretlerine, (Bir kimsenin veli olduğu nasıl anlaşılır?)...

Devamını oku...

Vera ve zühd

Haramlarla birlikte şüphelilerden de sakınmaya vera, helal malın fazlasından da sakınmaya ise Zühd denir...

Devamını oku...

Ya ne demektir

Arapça ya kelimesinin Türkçesi yoktur. Türkçede buna ihtiyaç da yoktur. Ya kelimesini biz de her zaman ey diye yazıyorsak da, karşılığı değildir...

Devamını oku...

Yaşayan merhum

Merhum, rahmete kavuşmuş demektir. Yaşayanlar için de kullanılabilir. Ancak, yerleşmiş şekli ölüler içindir...

Devamını oku...

Yedullah

Mücessime ve müşebbihe denilen [yani Allahü teâlâyı bir cisim olarak kabul eden ve Ona insanlardaki gibi uzuvlar isnat eden] fırkalar...

Devamını oku...

Zikir ne demektir?

Zikir, zihinde tutmak, hatırlamak, anmak gibi manalara gelir. Kur’an-ı kerimde ise, kitap, Kur’an, Allah’ı anmak, namaz, şeref gibi manalara gelir...

Devamını oku...

Zıllullah

Zikir, zihinde tutmak, hatırlamak, anmak gibi manalara gelir. Kur’an-ı kerimde ise, kitap, Kur’an, Allah’ı anmak, namaz, şeref gibi manalara gelir...

Devamını oku...

Zalime ceza vermek

İmhal, mühlet vermek, tehir etmek, geciktirmek; ihmal ise, önem vermemek, eksik bırakmak; Yezdan, ilah demektir...

Devamını oku...

Zayıf ve müftabih kavil

İhtiyaç olunca o kaville amel edilir demektir. İhtiyaç olunca günümüzde zayıf kaville amel etmek, kuvvetli kaville amel etmek gibi sahih, hatta lazım olur. S. Ebediyye’den bir örnek verelim...

Devamını oku...

Sevgi ve aşk

Sevgili, sevilen kimse demektir. Asıl sevilmesi gereken, Allahü teâlâ ve onun sevdikleridir. Yani, sevgili onlardır...

Devamını oku...

İmameyn, tarafeyn, vs.

İmameyn = İki imam demektir. İmam-ı Ebu Yusuf ile İmam-ı Muhammed için kullanılır...

Devamını oku...

Tayyib ne demektir?

Tarikat ehline haram olup da, diğer Müslümanlara helal olan şeyler yoktur. Dinimizin emir ve yasakları, bütün Müslümanlar için geçerlidir...

Devamını oku...

Ebrar ve mukarrebler

Ebrar, Allahü teâlânın rızasına kavuşmak için çalışan Müslümanlar, yani salihlerdir. Mukarreb, Allahü teâlânın sevgisine kavuşan büyük veli demektir...

Devamını oku...

Sual ve soru

Bazı kimseler arasında bu yaygındır; ama hep o manada kullanılmaz. Sual, Türkçede soru demektir. Sorgulamak, sorguya çekmek, sorgu sual ifadeleri imtihan içindir...

Devamını oku...

Ahmak olana verilecek cevap

Bu söz, hadis imamlarından İbni Hibban hazretlerine aittir. Bu sözün manası şöyledir...

Devamını oku...

Âlemlerin çeşitleri

Şu kadarını bilmek yeterli olur: Mahlûklar [yaratıklar] üç kısma ayrılır:
1- Âlem-i emir, ruhlar âlemidir...

Devamını oku...

Aziz ve zelil

Aziz; izzetli, şerefli demektir. Zelil; hor, hakir, alçak, rezil demektir.(Kullara dayanarak izzet kazanmaya çalışanı Allah zelil eder.)[Hâkim]...

Devamını oku...

Farsça terkipler

Üçü de, yanlış değildir. İmam-ür-Rabbani, Arapça söyleniş şeklidir. İmam-ı Rabbani, Farsça söyleniş şeklidir...

Devamını oku...

Allah’ın dostları

(Akılla, kıyasla din olmaz; nakli esas almak gerekir) demelidir. Bir âyet-i kerime meali şöyledir:(Allah İbrahim’i halil [dost] edindi.) [Nisa 125]...

Devamını oku...

Takva ve fetva

Takva, haramlardan sakınmaksa da, (Takva ve fetva) birlikte kullanılınca, takva azimetle hareket etmek, fetva ise ruhsatla amel etmek anlamına gelir. Birkaç örnek verelim...

Devamını oku...

Anahtar neyin sembolü?

O söz, büyük zatlardan birine aittir. Anahtar, sadece iyilik sembolü değildir. Barın, pavyonun, kumarhanenin anahtarı olmaz mı? Caminin de anahtarı olur, randevuevinin de anahtarı olur...

Devamını oku...

Zarf ve mazruf

Her üç söz de doğrudur. Zarf söylenir, mazruf yani zarfın içindeki anlaşılır. Zamana uymak, o zamanda yaşayan insanlara uymak, onlar gibi hareket etmek demektir...

Devamını oku...

Hizbullah kime denir?

Hizbullah, Mücadele suresinde Eshab-ı kiram için kullanılmış çok önemli bir tabirdir. Maide suresindeyse, Allah’ı, Resulünü ve müminleri dost edinenler için kullanılmıştır. İkisi de aynı anlamdadır...

Devamını oku...