Cennetten gelen kandilin nuru!..

02/02/2020 Pazar Köşe yazarı V.T

“İyi bir kul mezara konunca, iyi amelleri etrâfını sarar onu muhafaza ederler..."

 

 

İsmail bin Ebî Üveys hazretleri hadîs hafızıdır. 139'da (m. 756) Medine'de doğdu. Dayısı Mâlik bin Enes gibi âlimlerden hadis ri­vayet etti. 226'da (m. 841) vefat etti. Şöyle nakleder:

Kâ’b’ın (radıyallahü anh) rivâyet ettiği hadîs-i şerîfte, Peygamber efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: 

“İyi bir kul mezara konunca, iyi amelleri etrâfını sarar onu muhafaza ederler. Azap melekleri ayak tarafından gelince, namaz karşılarına çıkar ve Allah için çok kıyâmda durmuştur, derler. Baş ucundan gelince, oruç karşılarına çıkar. Dünyada çok susuzluk çekti, derler. Bedeni tarafından gelince, hac ve Allah yolunda yaptığı cihâd karşılarına çıkar ve hayır, bu beden çok eziyet çekmiştir, derler. Eli tarafından gelince, verdiği zekât ve sadakalar der ki, bana dokunmayın. Bu el ile çok zekât ve sadakalar vermiştir. Melekler, çok güzel, mübârek olsun derler ve geri dönerler ve rahmet melekleri gelirler. Ona Cennetten bir yatak getirir ve yayarlar. Mezar ona gözünün görebildiği kadar geniş ve ferah olur. Cennetten bir kandil getirip, kıyâmete kadar onun nûru altında durur.”

Enes bin Mâlik’in (radıyallahü anh), bildirdiği hadîs-i şerîfte Peygamber efendimiz şöyle buyurdu: “Allahü teâlâ her cuma günü altıyüz bin kişiyi cehennemden azat eder. Bunların hepsi cehennem ateşine lâyık olup, cuma gününün bereket ve faziletiyle cehennemden çıkarılırlar.” 

Ebû Hüreyre “radıyallahü anh” şöyle anlatmıştır: Teyemmüm âyeti nâzil olmuştu. Nasıl teyemmüm edileceğini bilmiyordum. Öğrenmek için Resûlullahın evine doğru gittim. Evlerine yaklaşınca, Resûlullah beni gördü. Ne için geldiğimi anladı. Biraz ileri gidip tebevvül etti. Sonra gelip iki mübârek elini toprağa vurup yüzünü ve iki kolunu meshetti. Başka bir şey yapmadı. Ben de artık bir şey sormadan geri döndüm.

Habîb bin Mesleme-i Fihrî “radıyallahü anh” Medîne’ye gelip, Resûlullahın huzûruna gitmişti. Peşinden babası gelip, “Yâ Resûlallah, benim bu oğlum elim ayağım gibidir, diyerek, onu götürmek istedi. Resûlullah, Habîb’e “Kalk babanla geri dön. Çünki, onun ömrü az kalmıştır. Yakında vefât eder” buyurdu.

Enes bin Mâlik (radıyallahü anh) rivâyet etti. Resûlullah; “Ölüyü üç şey takip eder. Sonra ikisi geri döner. Birisi onunla beraber kalır. Ehli, malı ve ameli (kabre kadar) onunla beraber giderler, sonra ehli ve malı geri dönerler. Ameli ise onunla beraber kalır” buyurdu.