Anam babam gayrimüslim idi. Şimdi öldüler. (Ya Rabbi, anama babama rahmet eyle, onları affet) diye dua etmem caiz midir?

Gayri müslimlere dua

CEVAP
Kâfire mağfiret duasında bulunmak küfürdür. Çünkü kâfirlerin hiç affolmayacağı, ebedi Cehennemde kalacağı Kur’an-ı kerimde açıkça bildirilmektedir. Onların affı için dua etmek Allahü teâlânın emrine inanmamak olur. Kâfirler için dua etmek yasaklanmıştır. Bir âyet-i kerime meali:
(Cehennemlik oldukları [Kâfir olarak öldükleri] açıkça belli olduktan sonra, akraba da olsa, nebinin de, müminlerin de, müşrikler için af dilemeleri doğru değildir.) [Tevbe 113]

Yaşayan gayrimüslimlerin hidayete ermeleri için dua edilir. Peygamber efendimiz, kâfirlerin hidayete kavuşmaları için dua etmiştir. Kâfirlerin yok olması için dua et denildiğinde Resulullah efendimiz, (Ben lanet etmek için gönderilmedim. Ya Rabbi, bunlara hidayet et. Tanımıyorlar, bilmiyorlar) dedi. Başka bir zaman da, (Ya Rabbi, bu dini, Ömer bin Hattab ile yahut Amr bin Hişam [Ebu Cehil] ile kuvvetlendir) buyurmuştur. Hazret-i Ömer bu dua sebebiyle Müslüman olmuştur.

Hazret-i Ebu Hüreyre anlatır: 
(Annem müşrik bir kadın idi. Ne kadar İslam'a davet ettiysem de kabul etmedi. Resulullaha gittim, (Ya Resulallah, dua edin de anneme iman nasip olsun, hidayete kavuşsun) dedim. Dua buyurdu. Ben de anneme müjde vermek için eve gittim. Evin kapısı kilitli idi. Su seslerinden guslettiğini anladım. Annem az sonra elbisesini giyip kapıyı açtı, şehadet getirerek Müslüman olduğunu bildirdi. Hemen koşarak Resulullahın huzuruna gittim. (Müjde ya Resulallah, annem Müslüman oldu) dedim. Sonra, (Ya Resulallah, bir dua daha edin de, beni ve annemi bütün Müslümanlar sevsin, biz de bütün Müslümanları sevelim) dedim. Resulullah bunun için de dua buyurdu. Hiçbir mümin yoktur ki, benim adımı işitsin de beni sevmemiş olsun.) (Şevahid-ün-nübüvve)

Bu olay gösteriyor ki, Hazret-i Ebu Hüreyre’yi sevmeyenlerin Müslümanlıklarından şüphe edilir.

Hiç bir müminin Cehenneme girmemesi için dua etmek caiz değildir. Çünkü, sapık günahkâr, bid’at ehlinden bir kısmı günahları sebebiyle mutlaka Cehennemde azap görecekler, şefaat yahut başka bir sebeple çıkacaklardır. Bu bakımdan öyle dua etmemelidir. 

Ama (Bütün Müslümanlara, bütün müminlere rahmet eyle, onları affet) diye dua etmekte mahzur yoktur. Böyle dua edilmesi âyet ve hadislerle bildirilmiştir. Bir âyet-i kerime meali:
(Ey Rabbimiz, herkesin hesaba çekileceği gün, beni, ana babamı ve bütün müminleri affet.) [İbrahim 41]

İki hadis-i şerif meali de şöyledir:
(Erkek ve kadın müminlere dua eden, bütün mümin sayısınca sevab alır.) [Taberani]

(Sizin amelleriniz ölü akrabanıza duyurulur. Durumunuz iyi ise sevinirler, günahkâr iseniz şöyle dua ederler: Ya Rabbi bize nasıl hidayet ettinse, onlara da hidayet etmeden canlarını alma.)
[Hakim]

Sual: Müslüman olmayan bir insana, yaptığı iyilik karşısında "Allah hidayet versin" diye dua edilir mi?
CEVAP
İyilik yapmadan da, o şekilde dua etmekte mahzur yoktur.

Ölmüş kâfire dua etmek
Sual: Tevbe sûresinin, (Peygamber ve iman edenler, akrabaları da olsa, müşrikler için mağfiret dileyemezler) mealindeki 113. âyeti, ölü diri bütün kâfirler için midir? Ölmüş bir kâfire, (Allah rahmet etsin) demek küfür oluyor, değil mi?
CEVAP
Evet, ölü kâfirlere rahmet dilemek, dua etmek küfür olduğu gibi, yaşayan kâfirlere de hürmet etmek küfürdür.

Kâfire hürmet etmek, hürmet kastıyla üstadım diye saygı göstermek küfür olur. Kâfire saygıyla selam veren de kâfir olur. (İslam Ahlakı)

Bunları fitneye sebep olmamak için söylerse veya âdet olan şeyi söylerse küfür olmaz. Mesela âdet olduğu için (Buyurun efendim) demekte mahzur olmaz.

Kâfirlerden dua istemek
Sual:
 Kâfirlerden dua istemek, dualarına âmin demek caiz midir? Duaları kabul olur mu?
CEVAP
Kâfirlerin duası hiçbir zaman kabul edilmez. Dualarına âmin demek ve onlardan dua istemek de caiz değildir. İmam-ı Rabbânî hazretleri buyuruyor ki:
Allahü teâlâ, Tevbe sûresi 28. ve 95. âyetinde kâfirlerin itikatlarının pis olduğunu bildirdi. Bunun için, özellikle Müslümanlarla alay eden, onları kötüleyen kâfirleri pis ve zararlı bilmek lazımdır. Böyle bilince, onlarla arkadaşlık yapılmaz, onlara sevgi duyulmaz, onlardan sakınmak gerekir. Onlarla birlikte bulunmaktan kaçınmalı. Böyle kâfirlerle meşveret etmek, işleri onlara danışıp onların sözleriyle hareket etmek, bu din düşmanlarına kıymet vermek ve onları yükseltmek olur. Onlardan yardım, şifa beklemek ve hele onlar vasıtasıyla dua ve ibadet etmek boşuna uğraşmaktır. Mümin sûresinin 50. âyetinde ve Rad sûresinin 14. âyetinde mealen, (Ve mâ düâ-ül-kâfirine illâ fî-dalâl= Kâfirlerin duaları ancak dalalettir) buyuruldu. Yani İslam düşmanlarının duaları kabul olmaz, hiç fayda vermez. Kâfirler, papazlar vasıtasıyla yapılan duaları Allahü teâlâ hiçbir zaman kabul etmez. Böyle duaların Müslümanlara faydası olmaz. Sadece o dinsizlere bir kıymet verilmiş olur. Onlar, dua ederken, putlarını, Allah’ın düşmanlarını araya korlar. Onlardan dua beklemenin kötülüğünün çirkinliğinin nereye kadar uzandığını, Müslümanlığın temelinden yıkılıp, kokusunun bile kalmayacağını buradan anlamalıdır. (1/163)