03/04/2025 Perşembe Köşe yazarı S.A

Kibirliye acıyan olmaz!

Birinin başına bir musibet gelse, düşmanları sevinir, dostları ise üzülür, ona acıyan bulunur, fakat kibir hastasına kimse acımaz.


Kibir bir hastalıktır, hem de çok tehlikeli bir hastalık. Çünkü vücudumuzda meydana gelen hastalıklar geçicidir, dünya hayatı ile ilgilidir. Çok ağır olsa bile nihayet fani hayatımızın sona ermesine sebep olabilir.

 

Biz zaten bu dünyada misafir değil miyiz? Burada kalmak için gönderilmedik ki!.. Üç-beş günlük bir hayat... Nimetleri geçici olduğu gibi, sıkıntıları da geçicidir. Kibir hastalığını daha tehlikeli kılan şey; onun ebedi hayatta vereceği sıkıntılardır. Her ne olursa olsun geçici olanlarına değil, kalıcı olanlarına önem vermelidir.

 

Ne güzel demişler: "Kibir belâdır, hastalıktır, fakat acıyanı yok. Tevâzû ise nimettir, kıskananı (haset edeni) yok."

 

Birinin başına bir musibet gelse, düşmanları sevinir, dostları ise üzülür, ona acıyan bulunur, fakat kibir hastasına kimse acımaz. Nimetlere de hased olunur, fakat tevâzu nimetini kıskanan olmaz...

 

Bir hastalığın tedâvisinde başarılı olabilmek için ilk önce o hastalığa sebep olan mikroplar tespit ve bertaraf edilmelidir. Değilse tedavi mümkün olmaz. Kibir hastalığı yapan sebepler pek çoktur, bunların en önemlileri şunlardır: Bunlardan bir tanesi veya birkaçı birinde bulunursa; nefsi de terbiye görmemişse hastalık geldi demektir.

 

Birincisi: İlim sahibi olmak, ilim öğrenmeden önce edep öğrenmemişse tehlikelidir. Zira ilimdeki gurur ve kibir, makamdan, mevkiden ve paradan daha çoktur. Eskiden büyüklerimiz önce edep öğretirlerdi sonra ilim.

 

Âlim olanlar, gerçek manada Allahü teâlâdan korkanlardır. Önce kendini tanımalıdır. "Kendini tanıyan, Rabbini tanır" demişlerdir. İnsan, kendini tanırsa, her şeyden adi olduğunu anlar, aczini idrak eder, böylece tevâzu sahibi olur. Rabbini tanıyan da kibriyâ ve azâmetin yalnız onun şanı olduğunu anlar.

 

Takvâ sahibi olmadan ilim sahibi olmanın hiçbir kıymeti yoktur. Yalnız ilim fazilet kazandırsaydı, Şeytan'a kazandırırdı. Şeytan'ın ilmi çok fazlaydı...

 

İkincisi: Güzelliğiyle övünmektir. Bunun da tedavi çaresi, yalnız dış görünüşüne değil, iç hâline de bakmaktır. İçini araştırdığı vakit, güzelliği ile övünmesini gölgeleyecek birtakım çirkinlikler ile karşılaşır. Bütün azalarında pislikler vardır... Günde bir veya iki defa necasetini, kendi eli ile temizler. 

 

Üçüncüsü: Kuvvetine ve gücüne güvenerek kibirlenmektir. Gözleri ile göremeyeceği kadar küçücük mikroplara yenilen, hasta olan, küçük parmağı kadar bir akrebin sokması ile günlerce sancılar içinde kıvranan, hatta çok zehirli ise ölümüne de sebep olabilen insan, hangi gücüne güvenmektedir?!.

 

Dördüncüsü: Zenginlik, servet, aile efradı ve adamlarının çokluğu ile yapılan kibirdir. Bunlar, güzellik, kuvvet ve ilim gibi insanın kendisinde bulunmayan şeylerle kibirlenmektir ki, kibrin en çirkini de budur. 

 

Demek ki, kulun vazifesi; kim olursa olsun, kimseye karşı kibretmemektir. Tedavi biraz zor da olsa, mutlaka yapılmalı, değilse başımıza gelecek sıkıntılara razı olmak zorunda kalacağız.

14/02/2019 Perşembe Köşe yazarı V.T

"Nazardan korunmak için âyât-i hırz denilen âyetleri okumalı ve üzerinde taşımalıdır."Muhyiddîn Kâfiyecî hazretleri Hanefî mezhebi fıkıh âlimidir...
 
Devamını okuyun...

13/02/2019 Çarşamba Köşe yazarı A.U

Âmir bin Abdullah hazretleri, Tâbiîn-i kirâmdan bir büyük velî olup, 124 (m. 741) târihinde vefât etmiştir.
Âhiret derdiyle dertlenmişti.
Ölüm ve sonrasını düşünür,
Resûlullah’ın aşkıyla yanardı...
 
Devamını okuyun...

13/02/2019 Çarşamba Köşe yazarı H.Y

Hulefâ-i Râşidîn denilen dört halîfenin isimlerini okumak, cuma ve bayram hutbesinin şartı değil ise de, (Ehl-i sünnet vel-cemâat) itikadında olmanın  bir şiârıdır...
 
Devamını okuyun...

13/02/2019 Çarşamba Köşe yazarı O.Ü

Farz ve vacib olan bir namazı bile bile kazaya bırakabilmek için, iki özür vardır:Biri, düşman karşısında olmaktır. İkincisi, seferde yani üç günlük yol gitmeye niyeti olmasa bile, yolda bulunan kimsenin hırsızdan, yırtıcı hayvandan, selden, fırtınadan korkmasıdır...
 
Devamını okuyun...

13/02/2019 Çarşamba Köşe yazarı V.T

"Hazret-i Âdem’den itibâren, kendisine kadar bütün dedeleri ölüp gitmiş olan kimse de bir gün ölecektir.”Ahmed Kâdir-billâh hazretleri Yirmibeşinci Abbasî Halifesi olup, kelâm, hadîs ve Şafiî mezhebi fıkıh âlimi idi...
 
Devamını okuyun...

12/02/2019 Salı Köşe yazarı A.U

Tâbiîn’den hadîs ve fıkıh âlimi Süleymân bin Mihrân hazretleri, şöyle anlatıyor: Azrâil aleyhisselâm, “insan” sûretine girerek Süleymân aleyhisselâma uğrayıp, oradaki bir adama dikkatle baktı...
 
Devamını okuyun...

12/02/2019 Salı Köşe yazarı O.Ü

Bu konuda El fıkh-u alel mezâhibde deniyor ki:
“Şafii, Maliki ve Hanbeli mezheplerinde, sefer mesafesi, iki merhale, konaktır. Bu da, onaltı fersahtır. Bu da 48 mildir. Çünkü bir fersah, üç mildir...
 
Devamını okuyun...

12/02/2019 Salı Köşe yazarı R.A

"El ile, güç kullanarak emr-i ma'rûf ve nehy-i münker yapmak, yani günâh işleyene mâni olmak; hükûmetin vazîfesidir..."
 
Devamını okuyun...

12/02/2019 Salı Köşe yazarı V.T

"Ey nefsinin arzularını rızam için terk edip, gençliğini beğendiğim işlerde harcayan genç!" Zeynüddîn Sübkî hazretleri hadîs ve Şafiî mezhebi fıkıh âlimidir...
 
Devamını okuyun...

11/02/2019 Pazartesi Köşe yazarı A.U

Tâbiîn’den hadîs ve fıkıh âlimi Süleymân bin Mihrân hazretleri, 148 (m. 765)’de vefât etti.
Bu zât bir gün bir gence;
“Güzel ahlâkın en güzeli nedir, bilir misin?” diye sordu...
 
Devamını okuyun...

11/02/2019 Pazartesi Köşe yazarı O.Ü

Bu konuda İbni Âbidînde buyuruluyor ki: “Âlimlerin hepsi, üç günlük yolu, fersah dedikleri, bir saatte gidilen yolun uzunluğu ile bildirdiler. Bir kısmı, üç günlük yol yirmi bir fersahtır dedi. Bir kısmı da, onsekiz, bir kısmı ise, onbeş fersahtır dedi. Fetva, ikinci söze göre, verilmiştir.”
 
Devamını okuyun...

11/02/2019 Pazartesi Köşe yazarı R.A

"Ma'rûf"; İslâmiyetin kabul ettiği, beğendiği, emrettiği, uygun gördüğü iyiliklerdir. Emr-i marûf yapan olmazsa, ilim yok olur; cehâlet ve sapıklık yayılır; fitne her tarafı kaplar...
 
Devamını okuyun...

11/02/2019 Pazartesi Köşe yazarı V.T

Gaflet, kalbin ölmesi demektir. Kalbin gafletten uzak olması, huzûr ve agâh olmasıyladır. Kâdı Muhammed Zâhid hazretleri “Silsile-i âliyye” denilen büyük âlim ve velîlerin ondokuzuncusudur...
 
Devamını okuyun...

10/02/2019 Pazar Köşe yazarı A.U

Tâbiîn’den hadîs ve fıkıh âlimi olan Süleymân bin Mihrân hazretleri, 148 (m. 765) de vefât etti.Bu zât, uykudan uyandığında su bulup abdest alması gecikecekse, teyemmüm ederdi...
 
Devamını okuyun...

10/02/2019 Pazar Köşe yazarı O.Ü

Bu konuda İmâm-ı Gazâlî hazretleri, bir talebesine hitaben şöyle buyurmaktadır? “Nasihat vermek kolaydır, nasihat kabul etmek güçtür. Çünkü, nefislerine uyanlara, dünya zevklerinin peşinde koşanlara, nasihat acı gelir, haramlar ise tatlı gelir...
 
Devamını okuyun...

10/02/2019 Pazar Köşe yazarı S.K

Mucizeleri bizzat görmek veya güvenilir kimselerden duymak, bazısının iman etmesine, bazısının yakininin, imanının ve itikadının kuvvetlenmesine sebep olur...
 
Devamını okuyun...

10/02/2019 Pazar Köşe yazarı V.T

"Sana gelen bir musibete sabırsızlık göstermen, gelen o musibetten daha ağırdır!" Nasr bin Abdürrezzâk hazretleri Seyyid Abdülkâdir-i Geylânî hazretlerinin torunudur...
 
Devamını okuyun...

09/02/2019 Cumartesi Köşe yazarı A.D

"Edepli ol! Edep insanın başında görünmez bir taçtır... Edepten mahrum bırakılan kimse, bütün hayırlardan mahrum bırakılmış olur..."

 
Devamını okuyun...

09/02/2019 Cumartesi Köşe yazarı A.U

Tâbiîn’den bir büyük âlim olan Rebî bin Heysem hazretleri, 68 (m. 687) senesinde vefât etmiştir. Bâzen içinden; "Ey Rebî! Dağlar ve yeryüzü, müthiş bir sarsıntıyla sarsılıp parça parça dağılarak kıyâmet koptuğu zaman senin hâlin nice olur?" derdi...

 
Devamını okuyun...

09/02/2019 Cumartesi Köşe yazarı O.Ü

Hadîs-i şerifte; (Soğan, sarımsak yiyen, mescidimize gelmesin!) buyuruldu. Çünkü, melekler pis kokudan incinir. Pırasa gibi pis kokulu şeyleri yiyenler ve cüzzam, baras hastaları, yarası kokanlar, üzeri balık, et kokanlar da böyledir...

 
Devamını okuyun...

09/02/2019 Cumartesi Köşe yazarı V.T

Allahü teâlâ, sevgili Peygamber efendimizi her bakımdan en güzel yaratmıştır. İbn-i Şühbe hazretleri fıkıh âlimidir. 798 (m. 1395)’de Şam’da doğdu. 874 (m. 1470)’da orada vefât etti. Bir dersinde buyurdu ki..
 
Devamını okuyun...

08/02/2019 Cuma Köşe yazarı A.D

İbadetlerin, nimetlerin dışı bize acı gelirse de, içleri tatlıdır. Dışına değil, içine bakmalı. "Sabır acıysa da, meyvesi tatlıdır" buyuruluyor... 
 
Devamını okuyun...

08/02/2019 Cuma Köşe yazarı A.U

Tâbiîn’den bir büyük âlim olan Rebî bin Heysem hazretleri, 68 (m. 687) senesinde vefat etmiştir.Bir gün bir kişi, kendisine kötü söz söylemişti...
 
Devamını okuyun...

08/02/2019 Cuma Köşe yazarı O.Ü

Ahireti kazanmak için, dünyayı yani haramları, mekruhları terk etmek lazımdır. Dünyayı terk etmek, iki türlüdür: Birincisi, bütün haram olan şeylerle beraber, mubahları da yani günah olmayan lezzetlerin çoğunu da bırakıp, yaşamak için zaruri olan miktarını kullanmaktır...
 
Devamını okuyun...

08/02/2019 Cuma Köşe yazarı V.T

“Eğer siz O’na (Resûlüme) yardım etmezseniz, Allahü teâlâ vaktiyle O’na yardım ettiği gibi yine eder..." Kâdı Iyâd hazretleri Mâlikî mezhebi fıkıh, tefsîr, hadîs âlimlerinin büyüklerindendir...
 
Devamını okuyun...

07/02/2019 Perşembe Köşe yazarı A.U

Tâbiîn’den bir büyük âlim olan Rebî bin Heysem hazretleri, 68 (m. 687) senesinde vefât etmiştir.Bu zât dışarıda yürürken, haram görmemek için etrafına bakmaz, dâima “başı önünde” yürürdü...
 
Devamını okuyun...

07/02/2019 Perşembe Köşe yazarı O.Ü

Malı kıymetinden aşağı fiyatla satarak veya kiraya vererek ve kıymetinden yukarı fiyatla satın alarak veya kiralayarak aldanmak israf olur. Aldanarak alışverişe zaruri ihtiyaç olursa veya yardım, sadaka gibi niyet ile böyle yaparsa israf olmaz...
 
Devamını okuyun...

07/02/2019 Perşembe Köşe yazarı S.A

Üzerimizde, annemizin, babamızın, hocalarımızın hakkı var, komşu hakkı var, evlatlarımızın hakkı var, hatta hayvanların bile hakkı vardır...
 
Devamını okuyun...

07/02/2019 Perşembe Köşe yazarı V.T

İhtiyâcından çok kelâm ilmini öğrenmek, görüş ortaya atmak ve münâzara etmek yasak edilmiştir.Hasen bin Mensûr Fergânî hazretleri Hanefî mezhebi âlimlerindendir.“Kâdı Hân” ismi ile meşhûr oldu...
 
Devamını okuyun...

06/02/2019 Çarşamba Köşe yazarı A.U

Tâbiîn-i kirâm’dan Muttarif bin Abdullah hazretleri, 95 (m. 713) yılında Basra’da vefat etmiştir.Bu zât bir gün Efendimizin hadîs-i şerîflerini naklederek bir şey anlatıyordu.Cemaatten biri...
 
Devamını okuyun...

06/02/2019 Çarşamba Köşe yazarı H.Y

Zeyneb binti Cahş şöyle dua eder: "Yâ Rabbî! Senin Resûlün beni istiyor. Eğer Onun zevceliği ile şereflenmemi takdir buyurdun ise, beni Ona sen ver!"
 
Devamını okuyun...

06/02/2019 Çarşamba Köşe yazarı O.Ü

Resûlullah efendimiz, bir hadîs-i şeriflerinde;
(Hiç ölmeyecekmiş gibi dünya işlerinize çalışınız!) buyuruyor. İmâm-ı Münâvînin bildirdiği hadîs-i şerifte; (Elhikmetü dâlletül-mü'min) buyuruluyor...
 
Devamını okuyun...

06/02/2019 Çarşamba Köşe yazarı V.T

İnsanın dışındaki mahluklar o kadar çoktur ki, Allahtan başka kimse bilmez.Kâdî el Eşref hazretleri fıkıh, tefsîr ve hadîs âlimidir...
 
Devamını okuyun...

05/02/2019 Salı Köşe yazarı A.U

Tâbiîn-i kirâmdan Muttarif bin Abdullah hazretleri, 95 (m. 713) yılında Basra’da vefât etmiştir.Allah dostu bir velî idi.Bu zât sohbetlerinde...
 
Devamını okuyun...

05/02/2019 Salı Köşe yazarı O.Ü

Eshâb-ı kiramdan Abdullah ibni Ömer hazretleri şöyle naklediyor:
“Bir kimse, Resûlullah efendimize gelerek; hizmetçimi kaç kere affedeyim diye sordu. Resûlullah efendimiz cevap vermedi...
 
Devamını okuyun...

05/02/2019 Salı Köşe yazarı R.A

Âyet-i kerîmede, mealen buyuruldu ki: "Kötülükleri [günâhları, küfürleri] kendilerini çepeçevre kuşatanlar Cehennemliktir, orada ebedî kalırlar." [Bakara, 81]
 
Devamını okuyun...

05/02/2019 Salı Köşe yazarı V.T

Hilm sâhibi olmak, kızmamak, yumuşak davranmak, az kimselerde bulunan çok yüksek bir haslettir. Ebü’l-Feth Harrânî hazretleri Hanbelî mezhebindeki hadîs ve fıkıh âlimlerindendir...
 
Devamını okuyun...

04/02/2019 Pazartesi Köşe yazarı A.U

Tâbiîn-i kirâm’dan Muttarif bin Abdullah hazretleri, 95 (m. 713) yılında Basra’da vefat etmiştir. Biri bu zâtı yalancılıkla suçladı...
 
Devamını okuyun...

04/02/2019 Pazartesi Köşe yazarı O.Ü

"Bu büyükleri seven, onlarla beraber olur. Onlarla beraber olan, şakî olmaktan korunmuş olur."
 
Devamını okuyun...

04/02/2019 Pazartesi Köşe yazarı R.A

Cennet ve Cehennemin var olmaları, varlıkta durmaları, kendiliklerinden olmadığı gibi, ebedî/sonsuz olmaları da, kendi kendilerine değildir...
 
Devamını okuyun...

04/02/2019 Pazartesi Köşe yazarı V.T

"Mucize" peygamber olduğunu söyleyen kimsenin, doğru söylediğini bildiren şeydir.İmâdüddîn bin Kâdı Ebî Hâzim hazretleri hadîs, usûl ve Hanbelî mezhebi fıkıh âlimidir...

 
Devamını okuyun...

03/02/2019 Pazar Köşe yazarı A.U

Tâbiîn-i kirâmdan Muttarif bin Abdullah hazretleri, 95 (m. 713) yılında Basra’da vefât etmiştir. Bu zâtın oğlu vefât etmişti...
 
Devamını okuyun...

03/02/2019 Pazar Köşe yazarı O.Ü

Peygamber efendimiz bir hadîs-i şeriflerinde;
(Geçmiş ümmetlerden iki kötülük sizlere bulaştı: Haset ve kazımak. Bu sözümle onların başlarını kazıdıklarını anlatmak istemiyorum...
 
Devamını okuyun...

03/02/2019 Pazar Köşe yazarı S.K

Evliyanın keramet göstermesi lazım değildir. Onlar keramet göstermek istemezler, kerametlerini gizlerler. Allahü tealâdan keramet istemekten hayâ ederler, utanırlar...
 
Devamını okuyun...

03/02/2019 Pazar Köşe yazarı V.T

Sünnete, yâni islâmiyete sarılmayan, bid'atten sakınmayan kimsenin kalbine ilhâm gelmez.Takıyyüddîn İbrâhim Sarîfînî hazretleri Hanbelî mezhebi fıkıh ve hadîs âlimlerindendir...
 
Devamını okuyun...

02/02/2019 Cumartesi Köşe yazarı A.D

Hazreti Cebrail'in getirdiği ipek üzerinde şöyle yazıyordu: "Kıyamet günü günahkâr mümin kadınlara Fâtıma kulumu şefaatçi tayin ettim. Bu hüccet elinde bâki kalsın."
 
Devamını okuyun...

02/02/2019 Cumartesi Köşe yazarı A.U

Mesruk bin el Celâ hazretleri, tâbiînden olup, meşhûr fıkıh ve hadîs âlimidir.
Bu zât şöyle anlatır: Bir “Allah dostu” vardı ki, kıymetini bilmiyordu insanlar...
 
Devamını okuyun...

02/02/2019 Cumartesi Köşe yazarı O.Ü

Ucb, yaptığı ibadetleri, iyilikleri beğenerek, bunlarla övünmektir. Yaptığı ibadetlerin, iyiliklerin kıymetini bilerek, bunların elden gitmesini düşünerek korkmak, üzülmek ucb olmaz...
 
Devamını okuyun...

02/02/2019 Cumartesi Köşe yazarı V.T

İbâdette olan bid'atte, dînin sahibinin, sarîh veya işaret ile, izni varsa, bunlara "Bid'at-i hasene" denir. Ebû İshâk el-Irâkî hazretleri Mısır’da yetişen Şafiî fıkıh âlimlerindendir...
 
Devamını okuyun...

01/02/2019 Cuma Köşe yazarı A.D

"Yâ Rabbî, dua ve yakarışlarımızda sana lâyık olmayan sözleri bilmeyerek söyleyip hatalarda bulunmuş isek, o kelimeleri sen ıslâh et ve duamızı kabul buyur."
 
Devamını okuyun...

01/02/2019 Cuma Köşe yazarı A.U

Mesruk bin el Celâ hazretleri, tâbiînden meşhûr fıkıh ve hadîs âlimidir.
O şöyle anlatıyor: Büyüklerden biri, gençliğinde anne babasına; "Beni Allahü teâlâya hibe edin...
 
Devamını okuyun...

01/02/2019 Cuma Köşe yazarı O.Ü

Tevazunun aşırı miktarına tezellül, bayağılık, kendini aşağı tutmak denir. Tezellül haramdır. Başka haramlarda olduğu gibi, bu da zaruret ile caiz olur. Dinini, canını, malını, ırzını korumak, zalimden kurtulmak, zarurettir...
 
Devamını okuyun...

01/02/2019 Cuma Köşe yazarı V.T

Allahü teâlâ meâlen şöyle buyurmuştur: "Bilmiyorsanız zikir ehline sorunuz." [Enbiyâ-7] İsmâil Ağa Osmanlı Şeyhülislâmlarının ellialtıncısıdır...
 
Devamını okuyun...

31/01/2019 Perşembe Köşe yazarı A.U

Mesruk bin el Celâ hazretleri, Tâbiîn devrininin meşhur fıkıh ve hadîs âlimidir.
O, şöyle anlatır: Bir çöl bedevîsinin bir merkebi, bir köpeği, bir de horozu vardı...
 
Devamını okuyun...

31/01/2019 Perşembe Köşe yazarı O.Ü

Bu konu hakkında Fevâid-i Osmâniyye kitabında buyuruluyor ki:
“Sihir ve cadı, yani büyü afetlerinden kurtulmak için, üç kere Salevât-ı şerife okumalı, sonra yedi Fâtiha, yedi Âyet-el-kürsî, yedi Kâfirûn sûresi, yedi ihlâs-ı şerif, yedi Felak ve yedi Nâs sûreleri okuyup kendi üzerine veya hasta üzerine üflemelidir...
 
Devamını okuyun...

31/01/2019 Perşembe Köşe yazarı S.A

"Ne kadar yaşarsan yaşa, bir gün öleceksin. Kimi seversen sev bir gün ayrılacaksın. Ne yaparsan yap karşılığını göreceksin."
 
Devamını okuyun...

31/01/2019 Perşembe Köşe yazarı V.T

Abdestin edeblerinden biri de, ağzı yıkarken dişleri misvak ile temizlemektir. İmâdüddîn Murtazâ hazretleri fıkıh âlimidir...
 
Devamını okuyun...

30/01/2019 Çarşamba Köşe yazarı A.U

Ebül Hasen Büşencî hazretleri, Horasan'da yetişen evliyânın büyüklerindendir. Bir gün helâda bulunduğu bir sırada, hizmetçisini çağırdı...
 
Devamını okuyun...

30/01/2019 Çarşamba Köşe yazarı H.Y

Hafsa “radıyallahü anhâ” vâlidemiz hakkında şânına yakışmayan sözler sarf eden kimse, İslâm düşmanından başkası değildir...
 
Devamını okuyun...

30/01/2019 Çarşamba Köşe yazarı O.Ü

Canlı hayvanın etini tartı ile satmak ve koyunun üstündeki yünü ve canlı koyunun derisini satmak batıldır...
 
Devamını okuyun...