26/09/2025 Cuma Köşe yazarı A.D

Ailede görgü kuralları

Bugün milletimizin çocuklarına büyük bir ihtimamla öğrettiği görgü kurallarının çoğu, asırlar öncesinden gelmektedir...

 

Eskilerin “Adab-ı muaşeret" dediği görgü kuralları; toplumların inanç, eğitim, ekonomik güç, teknolojik seviye, örf ve âdetlerine göre farklılıklar gösterir...
Görgüden maksat; bir toplumdaki insanların birbiriyle münasebetlerinde olgun, medeni davranışlar içinde bulunarak, fert ve toplumun huzurunu, rahatını temin eder. Ayrıca bunlar, çok sık karşılaşılan günlük işlerde bir nizam ve intizamın hâkim olmasını sağlar. Böylece toplum, belli bir rahatlığa kavuşur...
Türkler, Müslüman olmadan önceki hayatlarında da görgüye çok önem vermişlerdir. Obalardan meydana gelen göçebe Türk boyları, beşerî münasebetlerini organize eden seviyeli ve ciddi görgü kuralları geliştirmişlerdir. Diğer bir adı "töre" olan bu davranışlar, örf ve âdetler olarak toplumda uyulan kurallardır. Uymayanlar çeşitli cezalara çarptırılırdı. Müslüman olduktan sonra, eski inanışlarının yanı sıra, görgülerinden dinimize uygun olmayan tarafları da bırakarak uygun olan davranış şekilleri almışlar, uygun olanlarını ise dinin verdiği aşk ve şevkle iyice pekiştirmişlerdir. Bu bakımdan milletimiz arasında yakın zamana kadar bu kurallar, âdeta yazılı olmayan birer kanun hüviyetini muhafaza etmiştir... Bugün milletimizin çocuklarına büyük bir ihtimamla öğrettiği görgü kurallarının çoğu, asırlar öncesinden gelmektedir. Bunlar kısaca şöyle sıralayabiliriz:
Türk ailesinde evin reisi babadır. Aile fertleri babanın verdiği kararlara uyar ve onun arzu ve isteklerini yerine getirir. Anne, ailenin en saygıya layık varlığıdır. Evin iç düzeni ondan sorulur. Çocuklar, her zaman şefkat ile bakılır, iyi yetişmeleri için itina edilir. Dede ve ninelerin de beraber olduğu ailelerde, onların söz hakkı ve kararları daha önce gelir. Görgünün esasını büyüklere saygı ve itaat, küçüklere şefkat ve merhamet teşkil eder. Bu bakımdan her görgü kuralı bu temele göre şekillenmiştir...
Evde küçükler büyüklerin yanında daima edepli bulunur. Yanlarına izin alarak girer ve çıkarlar, kendilerine söyleneni dikkatle dinlerler. Büyüklerin sözüne izin almadan karışmazlar ve sözü lüzumsuz yere uzatmazlar... Kardeşler, birbirine bağlı ve saygılıdır... Misafirliğe gitmeden önce ev sahibine haber verilir. Kararlaştırılan gün ve saatte gidilir...

 

 

OSMANLI ZARAFETİ

 

 

Osmanlı döneminde insanlar hayata haram, helal yönünden bakardı. Kapı tokmakları bile bu hassasiyeti yansıtırdı. Bu tokmaklar, genellikle pirinç, bronz veya demirden yapılırdı. İç içe ya da üst üste bindirilen tokmaklardan biri kalın diğeri ince ses çıkarırdı. Erkek misafirler kalın ses çıkaran, kadınlar ise ince ses çıkaran tokmağı kullanırlardı. Böylece ev sahipleri kapıdaki misafir hakkında bilgi sahibi olur, erkekse evin beyi, kadınsa evin hanımı kapıyı açardı...

 

Osmanlılarda iki kapı tokmağının bulunmasının bir başka sebeb-i hikmeti de, misafirperverlikti. Tokmak çaldığında, ev sahibi misafirleri kapıda uzun süre bekletmemek için koşar ve onları hemen içeri alırdı... Velhasıl, Osmanlıyla beraber çok değerlerimizi kaybettik çok...

1/11/2018 Perşembe Köşe yazarı S.A

En büyük şükrü, en büyük nimete yapmalıyız. O da iman nimetidir. Ondan büyük nimet olmaz, iki cihan saadetine vesiledir...

 Devamını okuyun...

1/11/2018 Perşembe Köşe yazarı V.T

Meyyit mezara konunca yanına iki melek gelir. Birine Nekîr, diğerine Münker denir...

Devamını okuyun...

31/10/2018 Çarşamba Köşe yazarı H.Y

Hadîs-i şerîfte buyuruldu ki: ''Allahü teala buyurdu ki: Belâ gönderdiğim kimseler sabredip insanlara şikâyet etmezse, onlara imanla ölmeyi nasip ederim.''

 Devamını okuyun...

31/10/2018 Çarşamba Köşe yazarı O.Ü

Bidat sahibine hürmet eden kimse, İslâmiyeti yıkmaya yardım etmiş olur...

 Devamını okuyun...

31/10/2018 Çarşamba Köşe yazarı V.T

"İsteyen iman etsin, dileyen inkâr etsin. İnkâr edenlere Cehennem ateşini hazırladık!"

 Devamını okuyun...

30/10/2018 Salı Köşe yazarı A.U

Hindistan evliyâsının büyüklerden olan Abdullah-ı Dehlevî hazretlerinin bir talebesi hastalanmıştı.
Babası bu zâta gelip duâ istedi...

 Devamını okuyun...

30/10/2018 Salı Köşe yazarı O.Ü

Ebüdderdâ hazretleri buyurdu ki: “İlmi ile amil olmayan din adamına âlim denilmez...

 Devamını okuyun...

30/10/2018 Salı Köşe yazarı R.A

Âyet-i kerîmede buyuruldu ki: "Başınıza gelen bir belâ, kendi ellerinizle işledikleriniz yüzündendir, [bununla beraber] Allah çoğunu affeder...

 Devamını okuyun...

30/10/2018 Salı Köşe yazarı V.T

"İlim ve Müslümanlara hürmet ile meşgul olman, Allahü teâlânın emirlerinden sana bir hissedir...

 Devamını okuyun...

29/10/2018 Pazartesi Köşe yazarı A.U

Hindistan evliyâsından Abdullah-ı Dehlevî hazretlerinin talebesinden biri, yolda gidiyordu ki, bir ara “hocasını” görür gibi oldu yanında...

 Devamını okuyun...

29/10/2018 Pazartesi Köşe yazarı O.Ü

Tekebbür etmek haramdır. Tekebbür, Allahü teâlânın bir sıfatıdır. Kibir ve Kibriya sıfatı, ona mahsustur. İnsan, nefsini ne kadar aşağılarsa, Allahü teâlâ indinde kıymeti o kadar yükselir...

 Devamını okuyun...

29/10/2018 Pazartesi Köşe yazarı R.A

Bir kimsenin günâh işleyeceğini, Allahü teâlâ elbette bilir. Bu, onun kaderinde yazılıdır. Yazılı olması, o günâhı işleyeceği içindir; yoksa kaderinde yazılı olduğu için, o günâhı işlemez...

 Devamını okuyun...

29/10/2018 Pazartesi Köşe yazarı V.T

"Allahü teâlâ ile insan arasında olan en büyük perde, kendi nefsini düşünmesidir.."

 Devamını okuyun...

28/10/2018 Pazar Köşe yazarı A.U

Hindistan evliyâsından ve Silsile-i aliyye denilen büyüklerden olan Abdullah-ı Dehlevî hazretleri, 1824'te Delhi’de vefat etti.
Onun zamanında Delhi Câmii imâmının oğlu hastalanmıştı...

 Devamını okuyun...

28/10/2018 Pazar Köşe yazarı O.Ü

Ehl-i sünnet âlimleri, dört mezhebin hâlini, bir şehir ahalisinin hâline benzetmişlerdir...

 Devamını okuyun...

28/10/2018 Pazar Köşe yazarı S.K

.Resulullaha “sallallahü aleyhi ve sellem” hangi amelin efdal [daha faziletli] olduğu soruldu. (Amellerin efdali, vaktinin evvelinde kılınan namazdır) buyurdu...

 Devamını okuyun...

28/10/2018 Pazar Köşe yazarı V.T

İnsan, yeryüzünde yaratıldığından beri, Allahü teâlânın var olduğunu anlamaktadır...

 Devamını okuyun...

27/10/2018 Cumartesi Köşe yazarı A.D

Allahü teâlâ doğru yolda olan bir topluluğun içine şeytanın girmesini yasaklamıştır. Bu topluluğun içine şeytan giremez. Onları bozamaz...

 Devamını okuyun...

27/10/2018 Cumartesi Köşe yazarı A.U

Hindistan evliyasından ve Silsile-i aliyye denilen büyüklerden olanAbdullah-ı Dehlevî hazretleri, Resûlullah Efendimizi çok sever, ismini işitince kendinden geçerdi...

 Devamını okuyun...

27/10/2018 Cumartesi Köşe yazarı O.Ü

Hanefi bir kimse, seferî iken, bir meşakkat olmadığı hâlde, öğleyi ikindi vaktinde kılamaz...

 Devamını okuyun...

27/10/2018 Cumartesi Köşe yazarı V.T

"Biz semâyı, Allahü teâlânın rahmetinden kovulan her şeytandan koruduk." [Hicr-17]...

 Devamını okuyun...

26/10/2018 Cuma Köşe yazarı A.D

Hüseyin Hilmi Işık Efendi, son asır âlim ve velîlerinden mübarek Seyyid Abdülhakîm Arvâsî hazretlerinin en çok sevdiği talebelerinin başında gelmektedir...

 Devamını okuyun...

26/10/2018 Cuma Köşe yazarı A.U

Hindistan evliyâsından ve Silsile-i aliyye denilen büyüklerden olanAbdullah-ı Dehlevî hazretleri, seyyiddir...

 Devamını okuyun...

26/10/2018 Cuma Köşe yazarı O.Ü

Dertlerin, belaların gitmesi için, kalp ile istiğfar okumak çok faydalıdır. Çok tecrübe edilmiştir...

Devamını okuyun...

26/10/2018 Cuma Köşe yazarı V.T

Kendinin ve çoluk çocuğunun nafakasını helâldan kazanmak için çalışmalıdır...

 Devamını okuyun...

25/10/2018 Perşembe Köşe yazarı A.U

Hindistan evliyâsından ve Silsile-i aliyye denilen büyüklerden olanAbdullah-ı Dehlevî hazretleri, seyyiddir...

Devamını okuyun...

25/10/2018 Perşembe Köşe yazarı O.Ü

Müctehid âlimlerin ictihad yolu ikidir. Biri "Re'y yolu" ikincisi ise "Rivayet yolu"dur...

Devamını okuyun...

25/10/2018 Perşembe Köşe yazarı S.A

Bir gün Habib-i Acemi hazretlerinin ziyaretine yaşlı bir adam ile hanımı gelir ve kendilerine münasip bir ev almasını rica ederler...

Devamını okuyun...

25/10/2018 Perşembe Köşe yazarı V.T

Şırınga ile kan alınca abdest bozulur. Kene ve sivrisinek az emerlerse bozulmaz...

Devamını okuyun...

24/10/2018 Çarşamba Köşe yazarı A.U

Evliyânın büyüklerinden Ârif-i Rîvegerî hazretleri, 606 (m. 1209) senesinde Rîvgir’de vefât etti. Kabri de oradadır...

Devamını okuyun...

24/10/2018 Çarşamba Köşe yazarı H.Y

Benî İsrail’de çok ibadet eden biri vardı. Ölünce kendisine Allahü tealanın ihsanı ile mi, yoksa makbul ameliyle mi cennete girmek istediği sorulur...

Devamını okuyun...

24/10/2018 Çarşamba Köşe yazarı O.Ü

Resûlullah efendimizin az yüksek bir şey üzerine dahi secde etmediği bildirilmektedir...

Devamını okuyun...

24/10/2018 Çarşamba Köşe yazarı V.T

Allahü teâlânın zâtında ve sıfatlarında ve işlerinde hiçbir kusur ve karışıklık ve değişiklik yoktur...

Devamını okuyun...

23/10/2018 Salı Köşe yazarı A.U

Evliyânın büyüklerinden Ebülleys-i Semerkandî hazretleri, bir gün sevdiklerine...

Devamını okuyun...

23/10/2018 Salı Köşe yazarı O.Ü

Tûl-i emel sahibi olmanın zararlarını ve ölümü hatırlamanın faydalarını öğrenmelidir...

Devamını okuyun...

23/10/2018 Salı Köşe yazarı R.A

Kul, kendi irâde-i cüz’iyyesiyle, hayır veya şer yapmayı ister, Allahü teâlâ da dilerse, kul onu işler. Yoksa kimseye zorla hayır veya şer işletmez...

Devamını okuyun...

23/10/2018 Salı Köşe yazarı V.T

"Nefse sükûnet ve kalbe ferahlık veren iş, iyi iştir. Nefsi azdıran, kalbe heyecan veren iş günahtır...

Devamını okuyun...

22/10/2018 Pazartesi Köşe yazarı A.U

Ebülleys-i Semerkandî hazretleri, 373 (m. 983) senesi Cemâzil-âhır ayında vefât etti...

Devamını okuyun...

22/10/2018 Pazartesi Köşe yazarı O.Ü

Unutulmuş olan mezheplerin ve bugün mevcut bulunan dört mezhebin hepsi haktır...

Devamını okuyun...

22/10/2018 Pazartesi Köşe yazarı R.A

Kur'ân-ı kerîmde ​buyuruldu ki: "Hidâyete erenlerin [îmân edenlerin, Müslümân olanların] Allah hidâyetlerini [İslâmiyet’e bağlılıklarını] artırır...

Devamını okuyun...

22/10/2018 Pazartesi Köşe yazarı V.T

Gizli yapılan günahın tövbesi gizli, âşikâr yapılanın tövbesi âşikâr olmalıdır. Tövbeyi geciktirmemelidir...

Devamını okuyun...

21/10/2018 Pazar Köşe yazarı A.U

Evliyânın büyüklerinden Yâkub-i Çerhî hazretleri, 851 (m. 1447) senesinde vefât etti...

Devamını okuyun...

21/10/2018 Pazar Köşe yazarı O.Ü

Bir kimse, hazret-i Ali'ye "Yâ Emirel-müminîn! Ebu Bekir Cennette midir?" diye sordu...

Devamını okuyun...

21/10/2018 Pazar Köşe yazarı S.K

Namazlarımızı mutlaka kılmalıyız. Namazlarımızı kazaya bırakmaktan sakınmalıyız. Kıyamette hesap, önce imandan, sonra namazdan olacaktır...

Devamını okuyun...

 

21/10/2018 Pazar Köşe yazarı V.T

"Resûlullaha uymakta gevşek olanları, Onun ışıklı yolundan ayrılanları din adamı sanmayınız...

Devamını okuyun...

 

20/10/2018 Cumartesi Köşe yazarı A.D

Hassân bin Sâbit, Kâ'b bin Züheyr ve Abdullah bin Revâha hazretlerinin okuduğu şiirler çok tesirliydi. Kâfirlerin kalbine ok gibi saplanıyordu...

Devamını okuyun...


20/10/2018 Cumartesi Köşe yazarı A.U

Büyük velî Ebül Feth-i Serahsî hazretleri; her velî gibi hocasını çok sever, her kavuştuğu şeyi “onun bereketinden” bilirdi...

Devamını okuyun...

20/10/2018 Cumartesi Köşe yazarı O.Ü

Hiçbir dine inanmayanlar, her şey rastgele, tesadüfle var olmuş diyor...

Devamını okuyun...

20/10/2018 Cumartesi Köşe yazarı V.T

Allahü teâlâ, kullarına emirlerini, nehylerini, yâni yasaklarını bildirmiştir...

Devamını okuyun...

19/10/2018 Cuma Köşe yazarı A.D

Hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Kulun günahı çoğalır da, onu yok edecek güzel ameli bulunmazsa, ona sıkıntılar gelir ve günahlarına kefaret olur...

Devamını okuyun...


19/10/2018 Cuma Köşe yazarı A.U

Büyük İslâm âlimlerinden İmâm-ı Kastalânî hazretleri, Kâhire’de doğdu. 923 (m. 1517) senesi muharremin yedisinde, Kâhire’de vefât etti...

Devamını okuyun...

19/10/2018 Cuma Köşe yazarı O.Ü

Müslümana kötü isim takmak veya başkasının taktığı kötü ismi söylemek caiz değildir...


Devamını okuyun...


19/10/2018 Cuma Köşe yazarı V.T

Hadis-i şerifte buyuruldu ki: "İlim öğrenmek, erkeklere de kadınlara da farzdır...

Devamını okuyun...


18/10/2018 Perşembe Köşe yazarı A.U

Büyük İslâm âlimi İmâm-ı Süyûtî hazretleri, 911 (m. 1505) senesinde, Mısır’da vefât etti...

Devamını okuyun...


18/10/2018 Perşembe Köşe yazarı O.Ü

Tasarruf sahipleri üç nevdir. Bazısı, Allahü teâlânın emri olmadan tasarruf etmez...

Devamını okuyun...


18/10/2018 Perşembe Köşe yazarı S.A

Rabbimiz dünyayı sevmiyor, sevenleri de sevmiyor. Dünyadan başka hiçbir yerde O'na isyan edilmez. Bundan dolayı dünyayı sevmez...

Devamını okuyun...


18/10/2018 Perşembe Köşe yazarı V.T

Sizi seçkin ve şerefli bir ümmet kıldık ki bütün insanlar üzerine adâlet örneği ve hak şâhidleri olasınız...

Devamını okuyun...


17/10/2018 Çarşamba Köşe yazarı A.U

Semerkant'ta medfun Muhammed bin Fadl Belhî hazretleri büyük velîlerdendir...

Devamını okuyun...


17/10/2018 Çarşamba Köşe yazarı H.Y

Nimetlere şükür, din ve dünya nimetlerinin artmasına sebep olmaktadır. Nimet umumi olunca, insan bunları görmez ve nimetin kıymetini bilmez...

Devamını okuyun...


17/10/2018 Çarşamba Köşe yazarı O.Ü

Çocuklar büluğa erince, ana, babaları onlara imanın şartlarını anlatmalıdır...
 
Devamını okuyun...