Yuşa Aleyhisselam

Yuşa Aleyhisselam

İsrailoğullarına gönderilen peygamberlerden. Musa aleyhisselamdan sonra gönderilmiş olup Musa aleyhisselamın yeğeni veya vekîliydi. İsmi Yuşa olup, Hristiyanlar Yeşû diyorlar. Yusuf aleyhisselamın neslinden gelen Nûn’un oğludur. Annesi Musa aleyhisselamın kız kardeşidir. Yuşa aleyhisselam Musa aleyhisselama bildirilen dînin esaslarını insanlara tebliğ etti.

Mısır’da doğan Yuşa aleyhisselam, Musa aleyhisselamın husûsî talebesi, hâlis hizmet görücüsü ve en yakın dostlarındandı. Musa aleyhisselam Firavun’un zulmü üzerine Allahü teâlânın emriyle kendine inanan ve tâbi olanlarla birlikte Mısır’dan Tîh Sahrasına hicret ederken Yuşa aleyhisselam da onunla berâber bulundu. Musa aleyhisselamın Hızır aleyhisselamla görüşmek üzere çıktığı yolculukta onunla berâber bulundu. Musa aleyhisselam Hızır aleyhisselamla karşılaşınca Yuşa aleyhisselam geriye döndü.

Allahü teâlâ, Musa aleyhisselamın kavmine Arz-ı Mev’ûdu (Filistin ve Şam bölgesini) ihsân edeceğini bildirdi. Fakat İsrailoğulları o beldelerde zâlim ve zorba bir kavim olan Amâlikalıların bulunduğunu ileri sürerek gitmek istemediler. Allahü teâlâ Musa aleyhisselama vahyedip:
“Ey Musa! Ben burayı sizin için memleket ve yerleşme yeri olarak yazdım; takdir ettim. Oraya git ve düşmanlardan kim varsa onlarla harp et. Zîrâ onlara karşı sizin yardımcınız benim. Kavminden her koldan bir temsilci (nakib) seç al. Onlar vefâkar ve itâatkar olsunlar.” buyurdu.

Bunun üzerine Musa aleyhisselam her bir koldan iyi haber toplayan, sözünde sâdık ve vefâkar birer temsilci seçti. Bunları Erîha Şehri ve ahâlisi hakkında bilgi toplamak için gönderdi. Aralarında Yuşa bin Nûn’un da bulunduğu haber toplamakla vâzifeli kimseler Erîha’ya gittiler. O belde ahâlisinin iri cüsseli, çok kuvvetli ve kalabalık olduğunu görünce korktular. Geriye dönüp kavimlerine gördüklerini anlatarak onların harbe gitmelerine mâni oldular. Musa aleyhisselamın kavmi, gelen temsilcilerin anlattıklarını dinleyip harp etmekten vaz geçtiler. İçlerine korku düşüp, feryâda başladılar: “Keşke Mısır’da ölseydik. Yâhut burada ölsek de, Allah bizi o zâlimlerin memleketine sokmasa, yoksa hanımlarımız, çocuklarımız ve mallarımız ganîmet olarak kalacak.” dediler.

Temsilciler içinde bulunan, Allahü teâlânın kendilerinden “İsmet ve tevfik” ile haber verdiği Yuşa bin Nûn ile Kâlib bin Yuknâ ise kavimlerine gelip, Erîha beldesi ahâlisinin kötü hallerinden bahsetmediler. Diğer kabîlelerden o belde ahâlisi hakkındaki haberleri duyanlara ise korkulacak bir şey olmadığını, Allahü teâlânın yardım ve inâyetiyle Erîha’nın fethedileceğini bildirip, Musa aleyhisselama yardımcı olmaya çalıştılar. Onlara dediler ki:
“Ey İsrailoğulları! Cebbarların (zâlimlerin) şehrinin kapısından hemen girin (onların vücutlarının büyüklüğünden korkmayın. Biz onları gidip gördük ve öğrendik. Onların bedenleri büyük ve kuvvetli fakat kalpleri zayıftır. Sizinle harp etmeye rûhî metânetleri yoktur). Bir defâ kapıdan girdiniz mi (Allahü teâlânın vâd ettiği yardımın size gelmesiyle) elbette siz gâliblerden olursunuz. Siz gerçekten inanan, Allahü teâlânın vâdini tasdik eden kimseler iseniz, (Allahü teâlânın kudretine, size yardım edeceği hakkındaki vâdine, Musâ aleyhisselamın peygamber olduğuna inanıyor, îmân ediyorsanız, düşmanların boy ve cüsselerine bakarak aldanmayınız. Onlardan korkmayınız. Size ilâhi yardımın geleceği husûsunda ve bütün her hâlinizde) Allahü teâlâya tevekkül ediniz. (O’na îtimâd ediniz. Yalnız O’na güveniniz ve cihâddan geri durmayınzı.)” (Mâide sûresi: 23)

Fakat İsrailoğulları onların söylediklerine inanmadılar ve Musa aleyhisselamın nasîhatlerine uymadılar. Yuşa bin Nûn ve Kâlib bin Yuknâ aleyhimesselâmı taş ve sopalarla öldürmek istediler.

İsrailoğulları Yuşa bin Nûn ve Kâlib bin Yuknâ’yı taşlayıp, Musa aleyhisselama karşı gelerek Allahü teâlâya isyân edince Musa aleyhisselam üzüldü. Allahü teâlâ İsrailoğullarını kırk sene müddetle Arz-ı Mev’ûd denilen bölgeye girmelerini haram kıldığını ve onların Tîh Sahrasından çıkamıyacaklarını bildirdi. “Biz harbe gitmeyiz.” diyerek isyân eden kimseler kırk sene müddetle Tîh Sahrasında şaşkın bir halde dolaştılar. Kırk sene içinde öldüler. Kırk senenin sonuna doğru Harun aleyhisselam ve ondan üç sene sonra da kardeşi Musa aleyhisselam vefat etti.

Musa aleyhisselam vefat ederken yerine Yuşa aleyhisselamı halîfe bıraktı. Allahü teâlâ Yuşa aleyhisselamı da İsrailoğullarına peygamber olarak vazîfelendirdi. Bu sırada Musa aleyhisselama karşı çıkıp; “Biz harbe gitmeyiz.” diyen kimseler ölmüş, onların yerlerine oğulları ve torunları çoğalmıştı. Allahü teâlâ Yuşa aleyhisselama İsrailoğullarını toplayıp Tîh Sahrasından çıkarmasını ve Arz-ı Mev’ûd denilen bölgeye gidip cebbârlarla (zâlimlerle) harp etmesini emretti.

Yuşa aleyhisselam İsrailoğullarını toplayarak Erîha şehrini kuşattı. Kuşatma altı ay sürdü. Nihâyet bir Cumâ günü Akşam üzeri mucizeler göstererek şehri fethetti. Yuşa aleyhisselam ve O’na inananlar Erîha’yı fethettikten sonra İlyâ (Eyliyâ) şehrini de aldılar. Bu şehrin Yuşa aleyhisselam tarafından fethedildiğini duyan çevre şehirlerin hükümdarlarından beşi bir araya gelip İsrailoğullarıyla topluca savaşa girdiler. Sonunda hepsi de yenilerek hezîmete uğradılar.

Yuşa aleyhisselam Erîha ve İlyâ şehirlerini ve civârını fethettikten sonra Belka şehri üzerine yürüdü. Belka şehrini de fethedip, Belâk adındaki hükümdârını ve İsm-i A’zâm duasını bildiği halde Yuşa aleyhisselamın ordusuna karşı beddua etmeye teşebbüs eden, fakat ibret için dili göğsü üzerine sarkık kalan Bel’âm bin Bâûrâ’yı öldürdü. Böylece Belka şehri de fethedilmiş oldu.

Erîha, İlyâ ve Belka şehirlerinin fethedilmesinden sonra Arz-ı Mev’ûd diye bilinen Filistin ve Şam diyarı da peyderpey İsrailoğullarının eline geçti. Fetihler yedi sene devâm edip Kudüs şehri de Yuşa aleyhisselam ve ona inananlar tarafından fethedildi. Bu bölgedeki diğer şehirleri de fetheden Yuşa aleyhisselam batıda beş şehre gidip orayı da düşmanlardan aldı. Daha sonra Şam diyârına giderek orada yerleşmiş otuz bir hükümdârlığın beldelerini zaptetti. Putperest ve Allahü teâlâya isyân eden hükümdarları öldürtüp memleketlerini İsrailoğulları arasında taksim etti. İsrailoğullarını Arz-ı Mev’ûd’a yerleştiren Yuşa aleyhisselam, onlara Musa aleyhisselama nâzil olan Tevrat’ı okudu ve hükümlerini açıkladı. Onların Allahü teâlâya îmân ve ibâdet üzere kalmalarına çalıştı.

Yuşa aleyhisselam, Musa aleyhisselamın vefatından sonra yirmi yedi yıl insanlara Allahü teâlânın emirlerini bildirdi. Ömrünün sonuna doğru hastalandı. Yerine Kâlib bin Yuknâ’yı halîfe tâyin etti. Yüz yirmi yedi yaşında vefat etti. Kabrinin Nablûs veya Haleb yakınındaki Mearre şehrinde olduğu rivâyet edilir.

Yuşa aleyhisselam İstanbul’a hiç gelmedi. Beykoz Tepesinde ziyâret edilmekte olan kabrin Yuşa peygambere âit olduğu söyleniyorsa da târihî bilgilere uygun değildir. Bu bir velî veyâ havârilerden birine âit olabilir. Böyle ise yine kıymetlidir. Kabrin Yuşa peygambere âit olup olmadığını kesin olarak söylemek uygun değildir.

Yuşa aleyhisselam karayağız, orta boylu, güzel yüzlü, iri gözlü, yassı göğüslü bir görünüşe sâhipti. Yüzünün güzelliği Yusuf aleyhisselama çok benzerdi. Cesûr, kahraman, yiğit, harp taktik ve tekniğinde mahâret sâhibiydi. Musa aleyhisselama gönderilen Tevrat’ın hükümleriyle amel edip, insanlara tebliğ etmekle vazîfelendirilmişti. Tefsir âlimleri Mâide sûresi 23. âyetinde bildirilen Allahü teâlâya îmân edip, O’ndan korkanlardan iki kimseden birinin ve Kehf sûresi 60-65. âyetlerinde bildirilen Musa aleyhisselamın Hızır aleyhisselamla görüşmek üzere yolculuk ettiği sırada yanında bulunan gencin Yuşa aleyhisselam olduğunu bildirmişlerdir.

Yuşa aleyhisselamın mucizeleri
1. Yuşa aleyhisselam, Erîha’yı fethetmek üzere İsrailoğullarını topladı. Yolculuk esnâsında Şeria (Ürdün) Nehrinin suları çok olduğu için geçemediler. Nehrin üstünde köprü de yoktu. Yuşa aleyhisselam dua edince Şerîa Nehrinden bir yol açıldı. İsrailoğulları o yoldan geçtikten sonra sular tekrar eskisi gibi akmaya devâm etti.

2. Bir şehrin fethi esnâsında kuşatma uzun sürmüştü. Bütün çalışmalara rağmen surlarda gedik açılmamıştı. Yuşa aleyhisselam dua etti. Allahü teâlânın kudretiyle yer sarsılıp kalenin surları yıkıldı. Yuşa aleyhisselam ve ona inananlar şehre girip fethettiler.

3. Yuşa aleyhisselam Kudüs şehrini fethetmek için muhâsara etti. Bir Cumâ günü akşam üzeri güneş batarken, güneşin bir müddet daha batmaması için Allahü teâlâya yalvardı: “Ey Allah’ım! Güneşi geri al!” diye dua etti. Allahü teâlânın emri ve takdiri ile batmak üzere olan güneş yükseldi. Bir müddet daha gündüz devâm edip Kudüs fethedildikten sonra battı.

Ahmed bin Hanbel’in Müsned’inde bildirdiği hadîs-i şerîfte; “Güneş hiçbir kimse için batmaktan alıkonulmaz. Ancak Beyt-i Mukaddesi fethetmek için gittiği gecelerden birinde Yuşa aleyhisselam için batmaktan alıkondu.” buyuruldu.

Hazret-i İbrahim ve Azer

Sıradan bir Müslüman bile Kur’an’ın hükmüne aykırı konuşmaktan sakınır. İslam âlimleri niye Kur'ana aykırı konuşacak ki?...

Devamını Okuyun...

Hızır aleyhisselam

İslam âlimleri, Hızır aleyhisselamın varlığı hakkında değil, Peygamberliği hakkında ihtilaf edip, kimi nebi, kimi de...

Devamını Okuyun...

Hazret-i Eyyub ve sabrı

Eyyub aleyhisselam, namaza durduğu zaman, dünya ile alakasını tamamen keser, Hak teâlâdan başka bir şey düşünmezdi...

Devamını Okuyun...

Lokman aleyhisselam

Kur'an-ı kerimde her ismi geçen peygamber değildir. Lokman aleyhisselamın peygamber olup olmadığını bilmek gerekmez...

Devamını Okuyun...

İskender-i Zülkarneyn

Hazret-i Zülkarneynin de Lokman aleyhisselam gibi peygamber veya veli olduğunda ihtilaf edilmiştir. Peygamber olup...

Devamını Okuyun...

Hazret-i Süleyman ve Belkıs

Süleyman aleyhisselam, Hacdan sonra Sana’ya gitti. Buradaki bir hüdhüd (ibibik), Süleyman aleyhisselamın hüdhüdüne...

Devamını Okuyun...

Her yere peygamber geldi

Evet, gönderilmiştir. İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki: Çok geniş ve çok derin düşünüyorum da, yeryüzünde, Peygamberimizin haberi yetişmeyen....

Devamını Okuyun...

Hiçbir Peygambere dil uzatılmaz

Peygamber efendimize dil uzatılması, ardından Hazret-i İsa’ya dil uzatılması din düşmanlarının bir oyunudur...

Devamını Okuyun...

Peygamberlik seçilmekle olur

Peygamberlik, çalışmakla ve çok ibadet yapmakla ele geçmez. Yalnız Allahü teâlânın ihsanı, seçmesiyle olur. İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki:...

Devamını Okuyun...

Kabil kâfir idi

Ehl-i sünnete göre, peygamberlerin “aleyhimüsselam” çocukları ve yakınları günahtan mâsum değildir. Kabil’in kâfir olduğu..

Devamını Okuyun...

Peygamberlerle ilgili çeşitli sorular

Hazret-i Âdem’den beri birçok Peygamber geldiği kitaplarda yazılıdır. Bunlardan bin senede bir gelene Resul denir...

Devamını Okuyun...

Âdem Aleyhisselam

Yeryüzünde yaratılan ilk insan ve ilk peygamber, Allahü teâlânın emri ile melekler çeşitli memleketlerden topraklar getirdiler. Bütün insanların babası...

Devamını Okuyun...

Şit (Şis) Aleyhisselam

Tarihi inceleyecek olursak, insanların, önlerinde Allahü teâlânın gönderdiği bir rehber olmadan kendi başlarına gittiklerinde...

Devamını Okuyun...

İdris Aleyhisselam

Kur’ân-ı kerîm’de ismi geçen peygamberlerden. Şit aleyhisselamın torunlarındandır.Asıl ismi Ahnûh veya Hanûh’tur. Kur’ân-ı kerîm’de İdrîs diye bildirildi...

Devamını Okuyun...

Nuh Aleyhisselam

İdris aleyhisselamdan sonra gönderilen peygamberlerden. Allah korkusundan dâima ağladığı için adına...

Devamını Okuyun...

Hud Aleyhisselam

Yemen’de bulunan Âd kavmine gönderilen peygamber. Nûh aleyhisselamın oğlu Sâm’ın neslindendir...

Devamını Okuyun...

Salih Aleyhisselam

Semûd kavmine gönderilen peygamber. Hazret-i Âdem’in on dokuzuncu batından torunudur. Hûd aleyhisselamın peygamber olarak gönderildiği Ad kavmi...

Devamını Okuyun...

Zülkarneyn Aleyhisselam

Peygamber veyâ velî. Kur’ân-ı kerîmde kıssası, doğuya ve batıya seferleri zikr edilmiştir. Asıl ismi İskender’dir...

Devamını Okuyun...

İbrahim Aleyhisselam

Kur’ân-ı kerîm’de ismi bildirilen peygamberlerden, ülülazm adı verilen altı peygamberden biri olup, Keldânî kavmine...

Devamını Okuyun...

Lut Aleyhisselam

Kur’ân-ı kerîm’de ismi bildirilen peygamberlerden. İbrahim aleyhisselamın kardeşinin oğludur. İbrahim aleyhisselam ve ona inananlarla birlikte Nemrûd’un memleketinden...

Devamını Okuyun...

İsmail Aleyhisselam

Arabistan’da Cürhüm kabîlesine gönderilen peygamber. İbrahim aleyhisselamın büyük oğlu. ve Peygamberimizin (sallallahü aleyhi ve sellem) dedelerinden...

Devamını Okuyun...

İshak Aleyhisselam

Şam ve Filistin ahâlisine gönderilen peygamberlerden. İbrahim aleyhisselamın ikinci oğludur. Annesi hazret-i Sâre’di...

Devamını Okuyun...

Yakub Aleyhisselam

Ken’an diyârında, yâni Fenike denilen Sayda, Sûr ve Beyrut ile Filistin ve Sûriye’nin bir kısmından ibâret olan...

Devamını Okuyun...

Yusuf Aleyhisselam

Mısır ahâlisine gönderilen peygamber. Yakub aleyhisselamın oğludur. Annesinin ismi Râhil’dir. İsrailoğullarından (Yakub aleyhisselamın neslinden) gönderilen ilk peygamberdir...

Devamını Okuyun...

Eyyub Aleyhisselam

İsrailoğullarına gönderilen peygamberlerden. Hazret-i İshak’ın oğlu Iys’ın neslindendir. Kendisine yedi kişi îmân etti...

Devamını Okuyun...

Şuayb Aleyhisselam

Medyen ve Eyke ahâlisine gönderilen peygamber. İbrahim aleyhisselam veya Sâlih aleyhisselamın neslindendir...

Devamını Okuyun...

Musa Aleyhisselam

srailoğullarına gönderilen peygamberlerden. Peygamberler içinde üstünlükleri olan ve kendilerine “ulü’l-azm” denilen...

Devamını Okuyun...

Harun Aleyhisselam

İsrailoğullarına gönderilen peygamberlerden.Hazret-i Musa’nın ana-baba bir büyük kardeşidir. Babasının ismi, İmrân bin Yasher’dir.Soy itibariyle Yakub aleyhisselamın...

Devamını Okuyun...

Hızır aleyhisselam

İbrahim aleyhisselamdan sonra yaşamış bir peygamber veya velî. Avrupa ve Asya kıtalarına hâkim olan Zülkarneyn...

Devamını Okuyun...

Yuşa Aleyhisselam

İsrailoğullarına gönderilen peygamberlerden. Musa aleyhisselamdan sonra gönderilmiş olup Musa aleyhisselamın...

Devamını Okuyun...

İlyas Aleyhisselam

Benî İsrail’e gönderilen peygamberlerden, Musa aleyhisselamın dînini insanlara bildirmek için Allahü teâlâ...

Devamını Okuyun...

Elyesa Aleyhisselam

İsrailoğullarına gönderilen peygamberlerden. İlyas aleyhisselamdan sonra gönderilmiştir. Her ikisi de Musa aleyhisselamın dînini yaymakla vazifelendirilmiş nebî idiler...

Devamını Okuyun...

Zülkifl Aleyhisselam

İsrailoğullarına gönderilen peygamberlerden. Peygamberliği kesin olarak belli olmayıp, âlimlerin ekserisi peygamber olduğunu söylemişlerdir...

Devamını Okuyun...

İşmoil Aleyhisselam

srailoğullarına gönderilen peygamberlerden. Harun aleyhisselamın neslinden olup, Musa aleyhisselamın dînini tebliğ etmiştir...

Devamını Okuyun...

Yunus Aleyhisselam

Musul yakınlarındaki Nineve (Ninova) ahâlisine gönderilen peygamber. Babası Metâ adında bir zât olup sâlih kimselerdendi...

Devamını Okuyun...

Davud Aleyhisselam

İsrailoğullarına gönderilen peygamberlerden. Hem peygamber, hem sultân yâni hükümdârdı. Soy bakımından Yakub aleyhisselamın...

Devamını Okuyun...

Süleyman Aleyhisselam

İsrailoğullarına gönderilen peygamberlerden. Davud aleyhisselamın oğludur. Yakub aleyhisselamın neslindendir. Kudüs yakınlarındaki Gazze şehrinde...

Devamını Okuyun...

Lokman Hakim

Peygamber veya velî. Davud aleyhisselam zamânında, Arabistan’ın Umman tarafında yaşadı. Davud aleyhisselamla görüşüp ondan ilim öğrendi...

Devamını Okuyun...

Uzeyr Aleyhisselam

İsrailoğullarına gönderilen peygamberlerden veya velîlerden. İsmi; Kur’ân-ı kerîmde bildirilmiş olup, peygamber olup olmadığı açıkça bildirilmemiştir...

Devamını Okuyun...

Zekeriyya Aleyhisselam

İsrailoğullarına gönderilen peygamberlerden. İsmi Zekeriyya bin Âzan bin Müslim bin Sadun olup, soyu Süleyman aleyhisselama ulaşır...

Devamını Okuyun...

Yahya Aleyhisselam

İsrailoğullarına gönderilen peygamberlerden. Zekeriyya aleyhisselamın oğludur. Annesinin ismi Elisa olup, İmran’ın kızıydı...

Devamını Okuyun...

İsa Aleyhisselam

“Ağaçlar çoktur, ama hepsi meyve vermez. Meyveler çoktur ama, hepsi tatlı değildir. İlimler çoktur ama hepsi faydalı olmaz...

Devamını Okuyun...

Şemun Aleyhisselam

İsrailoğullarına gönderilen peygamberlerden olduğu rivâyet edilen mübârek zât. Şemsûn diye de zikr edilir...

Devamını Okuyun...

Sırat köprüsü

Aklını dinden üstün gören Mutezile denilen sapıklar Sırat köprüsünü inkâr ediyorlar. Ehl-i sünnet âlimleri, Sırat köprüsünün hak olduğunu...

Devamını Okuyun...

Ahiret gününe iman nedir?

İmanın beşinci şartı, Ahiret gününe imandır. Amentü’deki "Vel yevmil ahiri...vel-ba’sü badelmevti hakkun...

Devamını Okuyun...

Canlar nasıl alınır?

Azrail aleyhisselamın kudretinden şüphe etmek, Allahü teâlânın kudretinden şüphe etmeye kadar gidebilir...

Devamını Okuyun...

Ölüm acısını kimler duymaz?

Ölüm acısı, dünya acılarının hepsinden daha acıdır. Bir kâfir, uyku hapı içerek veya narkozla her tarafı uyuşturulduktan sonra da ölse...

Devamını Okuyun...

Kabir azabı haktır

Kabir azabının varlığını bildiren vesikalardan bazıları şöyledir: İmam-ı a'zam hazretleri buyurdu ki. Kur'an-ı kerimde (Onlar, sabah-akşam ateşe sokulurlar...

Devamını Okuyun...

Kabir sualleri

Sual: Kabirde ne sorulacak, cevapları nedir? Kabir sualine cevap olmak üzere şunları öğrenmelidir: Rabbin kim? Allahü teâlâ. Dinin nedir? İslâm dini...

Devamını Okuyun...

Kabir azabı kâbus gibi değildir

Hayır, çok yanlıştır. Ölüm, mümin için nimet, kâfir için musibettir. Allahü teâlâ, Azrail aleyhisselama, (Dostlarımın canını kolay al, düşmanlarımınkini de güç al) buyurdu...

Devamını Okuyun...

Herkesi kabir sıkar

Elbette vardır. Kabir azabı ve kabrin sıkmasına inanmayan bid’at sahibi olur. Hakkında hadis olsa da, olmasa da, kabir azabına inanmam diyen...

Devamını Okuyun...

Kabir azabından kurtulmak

Kabir veya Cehennem azabından kurtulmak için itikadı düzgün bir Müslüman olmak ve dinimizin emirlerine riayet etmek, yasakladıklarından kaçmak şarttır. Kabir azabı en çok, üstüne idrar sıçratan...

Devamını Okuyun...

İmanla ölmek için

İmanla ölmek için, doğru iman sahibi olmaya, salih ameller yapıp, salih arkadaşlar edinmeye çalışmak gerekir...

Devamını Okuyun...

Kabir azabından kurtulmak için

Kabir veya Cehennem azabından kurtulmak için itikadı düzgün bir Müslüman olmak ve dinimizin emirlerine riayet etmek...

Devamını Okuyun...

Ölüm alameti

Sertleşme, soğuma ve kokma, ölüm alametidir. Soluğun kesilmesi, ağzına tutulan aynanın buğulanmamasıyla)...

Devamını Okuyun...

Kâfirlerin ölümü

Bir kâfir öleceği zaman, gözünden perde kaldırılır. Cennet gösterilir. Melek ona, (Ey kâfir! Yanlış yoldaydın...

Devamını Okuyun...

Müslüman kadının ölümü

Bir Müslüman kadın, lohusa veya hâmileyken veya bulaşıcı bir hastalıktan yahut iç hastalıklardan ölmüşse veyahut yabancı ...

Devamını Okuyun...

Kıyametin küçük alametleri

Kıyametin kopmasına yakın önce küçük alametler çıkacaktır. Sonra da büyük alametler çıkacaktır. Kıyametin küçük alametleri ile ilgili hadis-i şeriflerden bazıları şunlardır...

Devamını Okuyun...

Hazret-i İsa gökten inecektir

Tefsirlere geçmeden önce, Nisa suresindeki iki âyetin mealine bakalım: (Allah’ın resulü Meryem oğlu İsa’yı öldürdük dedikleri için Yahudileri lanetledik. Hâlbuki onlar İsa’yı öldürmediler...

Devamını Okuyun...

Hazret-i İsa İslamiyet’i yayacak

Bir âyet-i kerime meali şöyledir: (Elbette, ehl-i kitap [Yahudi veya Hristiyan] olsun, müşrik olsun, bütün kâfirler Cehennem ateşindedir. Orada ebedî kalırlar. Onlar insanların...

Devamını Okuyun...