01/11/2025 Cumartesi Köşe yazarı A.D
Ana baba duası almak
Resulullah “sallallahü aleyhi ve sellem” buyurdu ki: "Ana babanın
evladına duası, peygamberin ümmetine duası gibidir, reddolmaz."
Bir Müslüman çok başarılıysa, tuttuğu altın oluyorsa, işin temelinde,
muhakkak ana babasının rızası, duası vardır, onları çok memnun etmiştir. Çünkü
Resulullah “sallallahü aleyhi ve sellem”, (Ana babanın evladına duası,
peygamberin ümmetine duası gibidir, reddolmaz) buyuruyor. Bedduası da
böyledir.
Din büyüklerimiz buyurdu ki:
"Kendisine dinini imanını öğreten ana babası ondan razı olmadıkça, bir
kimse Allahü teâlânın sevgili kulu olamaz. İhsana kavuşma sebebi, anne baba
duasıdır. Annesini üzene yapılan dua kabul olmaz. Anne baba duası almayan,
bizden dua istemesin! Kendisine dinini imanını öğreten, Ehl-i sünnet
itikadı üzere yetiştiren anne babasını üzen, rıza ve dualarını almayan, ölene
kadar başını secdeden kaldırmasa bile Cehennemden kurtulması çok
zordur..."
***
Eskiden, evliya bir zat talebeleriyle beraber otururken, dışarıdan bir
talebesi gelir, bazı hususları arz ettikten sonra der ki:
-Efendim filan kişi de sizden dua istiyor.
Hocası, ona şu cevabı verir:
-Ben o arkadaşınıza dua etsem Allahü teâlâ kabul etmez.
Bütün talebeler şaşıp kalır, çünkü o dua isteyen, iyi tanıdıkları çok
hizmet eden bir arkadaşlarıdır. Bunun üzerine, mübarek zat sözüne devam ederek
buyurur ki:
- O, ana babasını üzüyor, hayır dualarını almıyor. Onların duasını almazsa
Allah ondan razı olmaz. Allahü teâlânın razı olmadığı kişiye, ben dua etsem ne
fayda! Peygamber efendimiz, (Ana babasının duasını almayan, Allah'ın
rızasına kavuşamaz) buyuruyor, ama şu kardeşinize dua etsem, kabul
olur, çünkü duydum ki, annesi ona çok dua ediyormuş. O kadar razıymış ki,
"Oğlum, sana gündüz ettiğim dua beni tatmin etmiyor, sırf sana dua etmek
için geceleri de kalkıyorum. Ya Rabbi, ben bu oğlumdan razıyım, sen de ondan
razı ol! Onun tuttuğu taşı altın yap diye dua ediyorum" diyormuş.
İşte bu kardeşinize dua etsem, elbette kabul olur...
***
Yine mübarek bir zatın talebesi, hocasına şunu anlatır:
"Babamın ölümüne belki 2-3 saat kala onun duasını almak nasip oldu, bana
dua etti, ondan sonra da vefat etti. Belki size kavuşmama, bu dua sebep oldu...
O zaman 13-14 yaşlarındaydım. Babam ağır hastaydı, ama şuuru yerindeydi. Evde
yatıyordu. Bir gün canı portakal istedi. Hemen gidip, bir portakal bulup
getirdim. Acele soyup, birkaç dilim verdim. Ağzına aldı, iki üç defa biraz
suyunu emdi, tamam dedi, alın bunları diye ağzından çıkardı. Ben de, oğlum
benden iğrendi demesin diye, ağzından çıkanı geriye koymadım, aldım ağzıma
attım. Sen ne yapıyorsun der gibi, yüzüme baktı. Gözleri dolmuştu, bana baktı,
baktı, Allah senden razı olsun dedi. Ondan sonra konuşmadı, sonra da vefat
etti."
Hocası da, "Allahü teala senden razı olsun" der ve ağlamaya başlar, talebelerin hepsi de ağlarlar...