26/11/2021 Cuma Köşe yazarı A.U
"Bilâl'i ancak sen kurtarırsın!"
(Dünden
devam)
Bilâl-i Habeşî’nin (radıyallahü anh)
ağır işkence çektiği günlerde, hazret-i Ebû Bekr, Resûlullah Efendimize geldi.
Ve selâm verip oturdu.
Efendimiz üzgündü.
Bilâl’in çektiği
işkenceleri hazret-i Ebû Bekr'e anlatıp buyurdu ki:
“Onu ancak sen
kurtarırsın!"
Ebû Bekr-i Sıddîk;
"Başüstüne" dedi.
Ve Bilâl'in yanına
gitti.
Ümeyye'ye yanaştı ve;
"Bu zavallıya
niçin ezâ ve cefâ ediyorsun?" diye çıkıştı!
Ümeyye cevapladı:
"Kölemdir, kime
ne?”
Buyurdu ki:
"Sende hiç vicdan
yok mu?
Kaldır şu kayayı
üzerinden!"
"Kaldırmam!”
"Öyleyse, Bilâli
bana sat.
Ne fiyat istersen
vereyim.”
Ümeyye düşündü.
Câzip gelmişti ona bu
teklif.
Hemen değerlendirdi
ve;
"Dünyâ dolusu
para versen yine satmam, ama senin kölen Âmir ile onu değişebilirim" dedi.
Hazret-i Sıddîk
sevinip;
"Kabul
ediyorum" dedi.
Ve kurtardı Bilâl'i o
hâlden.
Sonra elinden tutup
koştu Resûlullahın huzûruna ve "Yâ Resûlallah! Bilâl'i sizin
şerefinize âzât ediyorum" dedi.
Efendimiz çok
sevindiler.
Ve Ona duâ buyurdular...