Hırsızlık yapan Allah'ın gadabına uğrar!..

05/03/2023 Pazar Köşe yazarı V.T

Muhammed Zücâcî hazretleri evliyânın büyüklerindendir. Horasan’da Nişâbur'da doğdu. Evliyânın büyüklerinden Cüneyd-i Bağdâdî, Ebû Osman en-Nûrî, Ruveymâ, İbrâhim Havvâs hazretlerinin sohbetlerinde yetişip kemâle geldi. Mekke-i mükerremede ikâmet etti. Kırk sene Mescid-i Harâmdan ayrılmadı. 959 (H.348) senesi Mekke-i mükerremede vefât etti.

Sohbetini Harem-i şerîfte herkes dinler, konuşmaya başladığında herkes büyük bir huşû içerisinde kendinden geçerdi. Dinleyenler arasında el-Kettânî, en-Nehrecûrî, el-Mürteiş ve başka velîler de vardı. Mekke-i mükerremede mücâvir yâni komşu olup geçici kalanlar için; "Kim ki Harem-i şerîfte mücâvir kalırken, kalbini Allahü teâlâdan başkasına bağlarsa, ziyân içinde olduğunu kendi hâli ile açığa çıkarmış olur" buyurur, gelenleri îkâz ederdi. Hırsızlık yapanlar için de; "Hacılardan kim bir hırsızlık yaparsa ve bununla ihtiyâcını temin etmek isterse, Allahü teâlâ böylesini zâtından uzaklaştırır; kalbine hırs, cimrilik, başkalarının yapacağı iyiliğe engel olma hâlini koyar. Dili dâimâ şikâyetçi olur. İnsanlar arasında Allahü teâlânın gadabına uğramış kişi olarak dolaşır" buyurdu.
Namazlarını, gönlünü Hakk'a vererek kılardı. Bu sebeple kendisine; "Farz namazlarında tekbîr alırken renginiz niçin değişiyor?" diye sorduklarında; "Çünkü farz namazlara sıdk ve doğrulukla başlamamaktan korkuyorum. Kim namaza durup, Allahü ekber diye tekbir getirir, fakat o sırada kalbinde Allahü teâlâdan başka bir ilâh düşüncesi bulunursa veya hayâtı boyunca O'ndan başka birinin büyüklüğünü ve yüceliğini kabul ederse, kendi aklı ile kendini yalanlamış olur" buyurdu.
Bir gün bir grup insan; "Bir saat tefekkür, bir sene ibâdetten hayırlıdır" hadîs-i şerîfinin şerhi, açıklaması nedir? dedi. Onlara; "Buradaki tefekkürün mânâsı, nefsi unutmak, yok bilmektir" buyurdu.
Ona kaybolan eşyânın bulunmasından sordular. Şöyle anlattı: "Bir duâ şekli daha vardır ki, tecrübe edilmiş, kaybolan şeyin bulunduğu görülmüştür. Şöyle ki, önce üç defâ Duhâ sûresi okunur, sonra da üç defâ; ey Allah'ım! Geleceğinden şüphe olmayan günde insanları toplayan Rabbim! Bana kaybettiğim şeyimi bulmamı nasip et, denir."

Evliyalık taslayan birini görünce "Bir kimse, kendinde olmadığı bir hâlden konuşursa, dinleyenleri fitneye sürükler. Kendisi de Allahü teâlâyı tanımaktan mahrûm kalır" buyurdu.