"Cennete girer miyim? ya Resulallah?.."

07/09/2020 Pazartesi Köşe yazarı V.T

“Allah yüzünü güzelleştirdi, kokunu hoş yaptı ve malını çoğalttı...”

 

Muhammed ibn-i Ebî Ömer hazretleri hadis hafızıdır. Mekke'de doğdu. Süfyân bin Uyeyne, Fudayl bin İyâd, Vekî bin Cerrah gibi zatlardan hadis ilmi tahsil etti. Müslim, Tirmizî, İbn-i Mâce ondan hadis öğrendi. Mekke'de Harem-i şerif şeyhliğine getirildi. 243'te (m. 858) Mekke'de vefat etti. Şöyle nakleder:

Abdullah bin Zübeyr (radıyallahü anh) hutbe okurken, Resûlullah’ın (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurduğunu bildirdi:

“Benim bu mescidimde kılınan bir namaz, Mescid-i Haram müstesna, diğer bütün mescitlerde kılınan bin namazdan daha üstündür.”

Abdullah bin Ömer (radıyallahü anh) Resûlullah’a  “Yâ Resûlallah! İlim kaydedilir mi?” diye sorunca “Evet” buyurdular. “Onun kaydedilmesi nasıl olur?” diye sordum. “Yazmakla” buyurdular.

Abbâs bin Mirdâs’tan (radıyallahü anh) rivâyetle şöyle bildirir: “Arefe gününün akşamı, Resûlullah ümmetinin affedilmesi ve onlara merhamet edilmesi için duâ buyurdu. Resûlullah bu hâlde duâsını ziyâdeleştirince, Allahü teâlâ, insanların birbirlerine zulmettiklerinden dolayı olan günahları, kul hakları haricindeki günahları affettiğini bildirdi. O zaman Resûlullah “Yâ Rabbî! Sen, zulmeden kullarına yaptıkları zulümden dolayı işlemiş oldukları günahların yerine sevap vermeye kadirsin” diye duâ buyurdu. O günün akşamı Allahü teâlâ, Resûlüne bir şey bildirmedi, vahiy gelmedi. Ertesi gün Resûlullah Müzdelife’de tekrar duâ buyurduklarında, Allahü teâlâ “Onları da affettim” buyurdu. Resûlullah tebessüm etti. Bazı Sahâbe-i Kirâm “Yâ Resûlallah, niçin gülümsediniz? dediklerinde, Resûlullah, “Allahın düşmanı olan şeytana güldüm: O, azîz ve celil olan Allahın, ümmetim hakkındaki duâmı kabul ettiğini öğrenince feryâdü figân edip, başını toprağa vurmaya başladı” buyurdu.

Enes bin Mâlik’ten (radıyallahü anh)  rivâyet ettiği şu vâkıa ile anlatmıştır:

Birisi Resûlullahâ geldi ve “Yâ Resûlallah! Ben siyah, çirkin yüzlü ve fazla malı olmayan bir kimseyim. Savaşa katılıp şehîd olursam Cennete girer miyim?” dedi. Resûlullah “Evet, girersin” buyurdu. Savaşın başlamasıyla bu kimse en ön safa ilerledi ve şehîd oluncaya kadar çarpıştı. Şehîd olduğunda, Resûlullah başucuna geldi ve “Allah yüzünü güzelleştirdi, kokunu hoş yaptı ve malını çoğalttı” ve devamla “Bu şehidin cübbesi altına girmek için çekişen iki hûrî gördüm” buyurarak, onun kavuştuğu dereceleri haber verdi.