Kötülük yaptığında üzülen, iyiliklerine sevinen mümindir
07/11/2025 Cuma Köşe yazarı V.T
Resûlullah Efendimiz buyurdu ki: "Eshâbım tuz gibidir. Yemek
ancak tuz ile lezzetli olur."
Âdem Askalânî hazretleri Tebe-i tâbiînin hadîs ve
tefsîr âlimlerindendir. 132 (m. 749)’de Horasan’da Merv şehrinde doğup 221 (m.
835)’de, Askalân’da vefât etti. Rivâyet ettiği hadîs-i şerîflerden bazıları:
Hazret-i Ömer’den “radıyallahü anh” rivâyet edilmiştir.
Resûlullah Efendimiz “sallallahü aleyhi ve sellem” buyurdular ki: (Eshâbıma
hürmet ediniz. Şüphesiz, Eshâbım sizin üstünlerinizdir. Sonra onları takip
edenler, sonra da onları takip edenler üstündürler. Sonra yalan yayılır. Hattâ
istenmediği hâlde yemîn eder, istenmeden şâhitlik ederler. Dikkat ediniz.
Cennetin ortasına girerek saâdete kavuşmak isteyen, cemâatten ayrılmasın. Çünkü
şeytân kendi görüşüne uyarak cemâatden ayrılan ile birliktedir. İki kişi bir
araya gelse şeytân onlardan çok uzak olur. Ancak yabancı bir kadın ile bir
erkek bir araya gelirse şeytân onların üçüncüsü olur. Kim iyiliklerinden dolayı
sevinir, kötülüklerine üzülürse, mümindir.)
Yine, Câbir “radıyallahü teâlâ anh” hazretlerinden
rivâyet edilmiştir. Resûlullah Efendimiz buyurdular ki: (Beni gören ve
beni göreni gören Müslümânı Cehennem ateşi yakmaz.)
Abdullah bin Mağfel’den “radıyallahü anh” rivâyet
edilmiştir. Resûlullah Efendimiz buyurdular ki: (Allahü teâlâ hazretlerinden
korkunuz! Allahü teâlâ hazretlerinden Eshâbım hakkında korkun. Onları kötü
sözlerinize hedef ittihâz etmeyiniz. Her kim ki onlara buğzeyler, bana
buğzettiği için buğzeder. Her kim ki onlara ezâ eder, bana ezâ (eziyet) eder.
Her kim ki bana ezâ eder, Allahü teâlâ hazretlerine ezâ [eziyyet] eder. Her kim
ki Allahü teâlâ hazretlerine ezâ ederse, ona azap yapması yakındır.)
Enes “radıyallahü anh” rivâyet etmiştir. Resûlullah
Efendimiz buyurdular ki: (Ümmetimde Eshâbım tuz gibidir. Yemek ancak tuz ile
lezzetli olur.)
Abdüllah bin Zübeyr'in “radıyallahü anh” babasından
naklettiği hadîs-i şerîfte, Resûlullah Efendimiz buyurdular ki: (Kıyâmet günü,
Eshâbımdan her biri, kabirlerinden kalkarken, vefât ettiği memleketin bütün
müminlerinin önlerine düşerek ve onlara nûr ve ışık saçarak, arasat meydânına
götürürler.)
İbn-i Mes’ûd “radıyallahü anh”
hazretleri rivâyet etmiştir. Resûlullah Efendimiz buyurdular ki: (Eshâbımdan
bana, beni rencîde edecek bir şey söylemeyiniz. Ben onların yanına kalbim selîm
olarak çıkmak isterim!)


