Zamana göre ibadetler değişir mi?
08/11/2025 Cumartesi Köşe yazarı O.Ü
Sual: Zamanın ve insanların değişmesi ile, insanları teşvik için ibadetlerde de değişilik yapılabilir mi?
Cevap: Mecelle'nin 39.
Maddesinde;
“Zamanın değişmesi ile, âdete dayanan hükümler
değişebilir” deniyor. Fakat, Nass ile yani âyet-i kerime ve hadis-i şeriflerle
bildirilmiş olan ahkam, hükümler hiçbir zaman değişmez. Her âdet, delil-i şeri
olamaz. Bir âdetten hüküm çıkarılabilmesi için, bu âdetin Nasslara yani âyet-i
kerime ve hadis-i şeriflere muhalif, aykırı olmaması ve salih Müslümanlar
arasında Seleften gelmiş olması lazımdır. Haram işleyenler çoğalır, haramlar
âdet hâline gelirse, yine helal olmazlar. Küfür alametleri de âdet olur,
Müslümanlar arasına yayılırsa, İslam âdeti olmaz. Küfür alameti olmaktan
çıkmazlar. Mubah olan âdetlerde ve fen bilgilerinde zamana uyulur, teknikte
ilerliyenlere ayak uydurulur. Din bilgilerinde, ibadetlerde zamana uyulmaz.
İman bilgileri, din bilgileri zamanla değişmez. Bunları değiştirmek, zamana
uydurmak isteyenler, Ehl-i sünnetten ayrılır, kâfir veya sapık olurlar.
Sual: Namaz kılan bir kimse, kaç rekat kıldığında
şüphe ederse, böyle bir durumda ne yapması, nasıl hareket etmesi gerekir?
Cevap: Kaç rekat kıldığını şaşırıp, namaz içinde
düşünmesi, sonraki rüknün veya vacibin, bir rükün zamanı kadar gecikmesine
sebep olursa, bu arada, âyet ve tesbih okusa bile, secde-i sehiv lazım
olur. Bir âyet okumak, rükü ve iki secde, son rek'atte oturmak, birer rükündür.
Düşünmek, farzı veya vacibi geciktirince, secde-i sehv lazım oluyor. Mesela,
son rek'atte oturunca düşünürse, selam vermesi gecikirse, secde-i sehv lazım
olur. Fazla okuduğu salevat ve dua, sünnet olarak değil, düşünce sebebi ile
olduğu vakit, vacibin gecikmesi suç oluyor. Başka bir namazı kılıp kılmadığını
veya dünya işlerinden herhangi birini düşünürse, bir rüknün gecikmesine sebep
olsa bile, secde-i sehv lazım olmaz. Namaz bittikten sonra, kaç rek'at
kıldığında şüphe ederse, buna vesvese denir. Namazdan sonra, bir adil Müslüman,
yanlış kıldın derse, tekrar kılması iyi olur. İki adil kimse söylerse, tekrar
kılması vacip olur. Adil olmazsa, sözünü dinlemez. İmam doğru, cemaat ise,
yanlış kıldık derse, imam kendine güveniyorsa veya bir şahidi olursa, tekrar
kılınmaz.


