Kadın ve erkek, birbirine muhtaç yaratılmışlardır...
13/11/2025 Perşembe Köşe yazarı S.A
Kadın ve erkek eşit haklara sahiptir, fakat
yaratılışta eşit değillerdir. Çok farklı yaratılışları vardır. Birbirine muhtaç
varlıklardır.
Evlilik hem erkeği, hem de kadını mutlu eden mukaddes bir
beraberliktir. Uzmanlar diyorlar ki: "Depresyon içindeki bir kadına reçete
yazmak istiyorsanız, onu evlendiriniz, çocuk sahibi yapınız. Bir erkeği de
mesut etmek istiyorsanız aynı şeyi onun için de yapınız..."
Bugün bilhassa Batı'da insanın cenneti diyebileceğimiz bu sıcak
yuva, yani aile hayatı tahrip edilmektedir... Kadın, çalışmak için her gün
dışarı çıkınca, başta kendisini, sonra çocuklarını ve diğer aile fertlerini
huzursuz etmektedir.
Kadın zaten zayıf ve nazik bir varlıktır. Ev işleri ve
çocukların bakımı ona yetip artarken, bir de dışarıda bir meslek ve memuriyette
çalışması onu iyice yormakta ve huzurunu yok etmektedir.
Çalışan anne sabahları çocuklarını terk ederken suçluluk
duymaktadır. İçinde bulunduğumuz asırda kadınların evlilikten kaçmalarının
belki de en büyük sebebi bu olabilir.
Annenin her gün evi dışında çalışmasından doğan önemli
meselelerden biri de çocukların gerekli bakım ve şefkatten mahrum kalmasıdır.
Çocukların gıda kadar anne şefkatine de ihtiyaçları vardır.
Genel inanışa göre kadınlar, para kazanmak, dolayısıyla aile ihtiyaçlarını
temin için çalışıyorlar. Hâlbuki yapılan araştırmalara göre çalışan annelerin
yüzde 84'ünün asıl gayesi para değil tahsilini ve sanatını kullanabilmenin
doğurduğu arzunun tatminidir...
Dinimiz kadının çalışmasına belli şartlar dâhilinde ve zorunlu
durumlarda müsaade etmektedir. Ailenin, çocukların nafakasını temin etmeyi de
erkeğe farz kılmıştır. Erkekler kadınlardan daha güçlü yaratılmışlardır.
Erkeklerin vazifesi para kazanmak, eşinin ve çocuklarının geçimini temin
etmektir. Kadının en önemli görevi ise evinde ev işleri ile ve yavrularının
terbiyesi ile meşgul olmasıdır. Kadınlar erkeklere nazaran daha şefkatli, daha
zarif ve daha hislidir. Erkekler ev işlerinde hanımları kadar başarılı
olamadıkları gibi hanımlar da dışarıdaki çalışma hususunda erkekler kadar
elverişli olamazlar. Kadınlar, iş yerlerindeki bir işe kendilerini ne kadar
vermeye çalışırlarsa çalışsın, ev işlerinin kendisine ait olduğu hissini
üzerinden atamazlar. O evdeki problemlerine iş yerindekinden daha çok önem
verirler.
Kadın ve erkek eşit haklara sahiptir, fakat yaratılışta eşit
değillerdir. Çok farklı yaratılışları vardır. Birbirine muhtaç; biri olmadan
diğeri eksik varlıklardır. Yani onlar bir yuvada bütünleşen, birbirini
tamamlayan farklı yarımlardır.
İyi bir evlilik, hem erkeğe hem de kadına huzur ve saâdet
getiren ve mutluluk veren bir hadisedir. Bu mutluluğun devâmı için kadınlara
fazla yük yüklememek gerekir...


