Namazlarımızı şartlarına uygun kılmalıyız...

23/08/2020 Pazar Köşe yazarı S.K

"Rükûda ve secdelerde (sübhanallah diyecek kadar) hareketsiz durmak lazımdır. İki secde arasında oturmak da böyledir."

 

İslam âlimlerinin ve evliyanın büyüklerinden İmam-ı Rabbani hazretleri 1. cild 266. mektubunda buyuruyor ki:

Allahü teâlânın emirlerini yapmaya, Onun beğendiği gibi yaşamaya çalışmalıdır. Onun en çok beğendiği ve emrettiği şey, her gün beş vakit namaz kılmaktır.

Önce, sünnete [yani fıkıh, ilmihal kitaplarında yazılana] tam uygun olarak, abdest almalıdır. Abdest alırken yıkanması lazım olan yerleri üç defa ve her defasında, her taraflarını tam yıkamaya çok dikkat etmelidir. Başa mesh ederken, başın her tarafını kaplayarak sığamalıdır. Kulakları ve enseyi iyi mesh etmelidir. Ayak parmaklarını hilâllerken, [parmak aralarını yıkarken] sol elin küçük parmağının, ayak parmaklarının alt tarafından, aralarına sokulması bildirilmiştir...

Erkekler, farz namazları cemaat ile kılmaya çok dikkat etmeli, hatta birinci tekbiri imam ile beraber almayı kaçırmamalıdır. Namaz ne kadar geç kılınırsa sevabı o kadar azalır. Namazı kılmadan vakti çıkarsa, adam öldürmüş gibi büyük günah olur. Kazâ etmekle, bu günah af olmaz. Yalnız borç ödenir. Bu günahı affettirmek için, tevbe-i nasûh yapmak [günahlara pişman olup, dili ile istigfar etmek ve bir daha işlememeye karar vermek] veya hacc-i mebrûr [şartlarına uygun olarak ihlas ile hac] yapmak lazımdır... 

Rükûda ve secdelerde [bir sübhanallah diyecek kadar] hareketsiz durmak lazımdır. İki secde arasında oturmak da böyledir. Bunlara çok dikkat etmelidir. Rükûda ve secdelerde tesbih en az üç keredir. Çoğu yedi veya on birdir. İmâm için ise, cemaatin hâline göredir. Kuvvetli bir insan, sıkıntısı olmadığı zamanlarda, yalnız kılarken hiç olmazsa, beş kere söylemelidir. Secdeye yatarken, önce dizler, sonra eller, daha sonra burun, en sonra da alın konur. Dizlerden ve ellerden, evvela sağlar yere konur. [Secdeye giderken pantolon paçalarını yukarı çekmek mekruhtur. (Halebi)] 

Secdeden ayağa  kalkarken, evvela alın [sonra burun, sonra sol el ve sağ el, sonra sağ diz ve sol diz yerden] kaldırılmalıdır. [Secdeden ayağa kalkarken sol topuk, sağ topuktan dört parmak açılır. Özürsüz bir şeye dayanıp kalkmak mekruhtur.] Ayakta iken, secde yerine; rükûda iken ayaklara; secdede iken burun ucuna; otururken de iki ellere veya kendi kucağına bakılır... 

El parmaklarını rükûda açmak ve secdede birbirlerine yapıştırmak sünnettir. Parmakları açık yahut bitişik bulundurmak sebepsiz, boş şeyler değildir. Peygamberimiz “sallallahü aleyhi ve sellem” faydalarını düşünerek böyle yapmıştır... Allahü teâlâ, bize ve size, İslâmiyet’in gösterdiği salih işleri yapmak nasip etsin! Âmîn... [Hakikat Kitabevi'nin yayınlarından Namaz Kitabı namaz İbadetini çok iyi anlatmaktadır.]