“Onlar yoksa kitapları var..."

25/09/2020 Cuma Köşe yazarı A.U

Kutbüddîn Bahtiyâr Kâkî hazretleri, büyük velîlerdendir. Delhi’de yaşadı.

Yine Delhi’de vefât etti.

Henüz bir buçuk yaşında idi.

Babası ayrıldı dünyâdan.

Yetişmesiyle annesi meşgul oldu.

Muînüddîn-i Çeştî adında bir evliyâ zât, bir vesîleyle oraya gelmişti.

Kutbüddîn onyedi yaşındaydı.

Bu zâtı görünce çok sevdi.

Gayriihtiyârî kalbi meyletti bu zâta.

Talebesi olmayı istedi.

Bu niyetle yanına gitti.

Ve yalvardı bunun için.

O da, kalp gözüyle baktı ona.

Gördü onun yüksek istîdâdını.

Ve kabul etti bu dileğini.

O da, çok sevindi buna.

Zevkle devam etti derslerine.

Bu velîden çok istifâde etti.

Hem ilim öğrendi bu zâttan.

Hem de çok feyiz aldı.

Onun himmetine kavuştu.

Tasavvufun en yüksek makâmına yükseldi...

● ● ●

Bu zât bir sohbetinde;

"Evliyânın bakışları devâ, sohbetleri hasta ve ölü kalplere şifâdır. Onları gören, Allahü teâlâyı hâtırlar" buyurdu.

Dinleyenler sordu:

"Öyle zâtlar yoksa efendim?"

Cevâben;

“Onlar yoksa kitapları vardır. Onların kitaplarını okuyup, yüksek, seçilmiş olduklarına inanan ve bunun için onları seven de, onların ruhlarından feyiz alır” buyurdu.