Delailü'l Hayrat / Önsöz ve Okuma Usülü Hakkında

Delailü l Hayrat /Önsöz ve Okuma Usülü Hakkında

Delailü'l Hayrat /Önsöz ve Okuma Usülü Hakkında

RİVAYET OLUNUR Kİ,


Seyyid Muhammed b. Süleyman el-Cezulî Hazretleri, abdest almak üzere bir kuyunun başına gitti. Ve fakat, kuyudan su çekecek birşey bulamadı. Bir vakit, kuyunun ötesinde berisinde haline çare olacak bir cisim aradı. Kuyudan yüksekçe bir mevkide, küçük bir kız çocuğu vardı ve hazretin müşkil vaziyetini seyretmekte idi. Bulunduğu yerden seslendi: “Sen kimsin?” Hazret, ismini söyledi, kendini tanış etti. Küçük kız: “Yazık! Sen ki, insanlar arasında müteber bir kimse olarak bilinirsin, fakat bir kuyudan su çekemedin!” dedi ve kuyunun başına gelip içine tükürdü. O vakit kuyu, kayalık gözelerden fışkıran pınarlar gibi coştu, suyu dışarıya kadar taştı. El Cezulî de, abdestini bir güzel aldı. Sonra da o küçük garip kızcağıza sordu: “Yaradanın aşkına söyle, sen küçük bir kız çocuğu iken, böyle bir mertebeye nasıl kavuştun?” Küçük kız: “Ben ki, çöllük ülkelerde gezerken, vahşi hayvanatın eline eteğine sarıldığı, Muhammed(S.A.V.) Efendimiz’e çokca salat-u selam ede ede bu mertebeye eriştim.” Süleyman el Cezûli Hazretleri o vakit, Fahr-i Kâinat Efendimiz (S.A.V.) için bir salat-u selam kitabı yazmaya yemin verdi. Ardından da, cümle Muhammed(S.A.V.) ümmeti arasında şöhret bulan, Delâilül-Hayrat (Hayırlı Deliller) kitabını, Cenab-ı Hakk’ın avn ü keremi ile telif eyledi. Yine rivayet olunur ki, Süleyman el Cezûli Hazretleri’nin mübarek bir hanımcığı vardı. Bu saliha kadın, her gece yatağından kalkar ve ortalıktan sır olurdu. Hazret bir gece hanımına sordu: “Sen her gece nereye gidiyorsun?” O saliha kadın dedi: “Ben Medine-i Münevvere’ye, Resûl-i Ekrem Efendimiz Hazretleri’ni ziyarete gidiyorum!” “Fesubhanallah! Sen böyle mucizevî bir yolculuğu yapacak mertebeye nasıl eriştin?” “Pek kutlu bir salavat-ı şerif var. Onu okuyorum.” “Onu bana da söyle!” “Söyleyemem! İzin yok! Fakat sen cümle salavat-ı şerifleri topla bir kitap yap. Ben bakayım, eğer orada var ise sana ‘vardır’ söylerim.” İşte bu iki rivayetin ya ikisi, ya da bir tanesi üzerine, el Cezûli Hazretleri, Delâilül-Hayrat kitabını telif etti. Hanımı baktı ve: “Evet bir kaç yerinde vardır!” dedi.

Okuma Usul :

pazartesi günü en sonda gelen pazartesi2 bölümü okunur sonra hatim duası yapılır. Böylece bitmiş olur. 
Sonra yeniden başlanır, en başa dönülür. Önce başlangıç duasısonra niyet duası, sonra iftitah duası,sonra Esma-i Hüsna, Tevfik duası, Esma-i Nebi sırasıyla okunur. Sonra pazartesi kısmı okunur. Böylece yeni okuma başlamış olur.
 

 

Hakkında..

Birçok şerhi yapılan eserin Türkçe şerhleri de vardır. Bunların en meşhuru Kara Dâvudzâde Mehmed Efendi'nin (ö 1170/ 1756) yaptığı şerh olup, "Tevfîku muvaffikı'l-hayrat fî îzâhi meânî Delâili'l-hayrat" adını taşıyan bu eser birçok defa basıl­mıştır. Kara Dâvudzâde diğer kay­naklardan aktardığı tasavvufi menkıbe ve bilgilerle eserin hacmini oldukça ge­nişletmiştir.Delailü'l-Hayrat nasıl yazıldı?