İslam âlimlerinin kitaplarını değiştiriyorlar

İslam âlimlerinin kitaplarını değiştiriyorlar

Sual: Bir İhya tercümesinde özetle deniyor ki: 
(Tercüme ettiğimiz bu kitabın dört kusuru vardır: 
1- Kitapta bin kadar zayıf ve uydurma hadis vardır. 

2- Konuları tasavvufun ince ölçüleriyle işlemesi ve şimdiki zamanda yaşanması oldukça zor olan bir kulluk şeklini öne sürmesidir. Bu kitabı okuyan bir kimse, yaşadığı Müslümanlığın tam Müslümanlık olmadığı kanaatine varır ve bu kitapta anlatılan Müslümanlığı yaşamasının da zaman ve şartlardan dolayı mümkün olmadığını görerek karamsarlığa düşer ve böylece dinden soğur. 

3- Kitabın hacmi büyüktür. Okuyucu vakit bulup da bu kitabı okuyamaz. 

4- Bin sene önce yazılmış herhangi bir kitap gibi bu kitabın da az veya çok bir revizyona ihtiyacı vardır. Bu maksatla kitabın az bir miktarını çıkardık, az miktarını değiştirdik, az bir miktarda da yeni bilgi ve yorumlar ekledik. Vasat okuyuculara lazım olmayan ve hatta kafa karıştıran söz ve ibareleri atlamakta bir beis görmedik. Biz, bu kitabı tercüme etmekteki kastımız, İmam-ı Gazali’nin kendine mahsus görüşlerini tanıtmak değildir, İslam’ın genel prensiplerini takdim etmektir.) Bu kitap uygun mudur?
CEVAP
Özetini verdiğiniz yazıya göre, merd-i kıpti gibi şecaat arz ediyorlar. Açıkça İslam âlimlerinin kitaplarını değiştirdiklerini ifade edebiliyorlar. Dine bundan daha büyük zarar olabilir mi? 19 cu Reşat halife, 19 rakamına uymuyor diye Kur’andan âyetler çıkarmıştı, bunlar da kendi kafalarına uymuyor diye İhya’daki hadisleri ve oradaki ictihadları çıkarıyorlar. Halbuki bu ictihadları kitaptan çıkaran kimse, diyelim ki, Hüccet-ül İslam imam-ı Gazali hazretleri kadar büyük müctehiddir. Ama ictihad ictihadla nakzedilmez, yani bir müctehid öteki müctehidin ictihadına yanlış diyemez. 

Bin sene önceki kitaplar revizyona uğramalıdır deniyor. Yani bin sene önce yaşayan imam-ı a’zam, imam-ı Şafii, imam-ı Malik, imam-ı Ahmed, imam-ı Sevri, imam-ı Hasan Basri, imam-ı Cafer Sadık ve benzeri büyük zatların eserlerini revizyona uğratmaya çalışalım diyor. Biri çıkıp da, “İslam âlimlerinden ne istiyorsun, madem İhya’yı beğenmiyorsun, ne yazacaksan otur kendin yaz, ne diye İhya’yı tercümeye kalkıyorsun” demiyor. Üstelik pervasızca, (Biz imam-ı Gazalinin görüşlerini değil, İslam’ın genel prensiplerini tanıtmak istiyoruz) diyor. Madem öyle, niye kendi kitap yazmıyor da, o büyük zatın ismine, gölgesine sığınarak, zehirini kusuyor? İslam âlimleri, imam-ı Gazali hazretlerini hep övmüşlerdir:

Büyük âlim İbni Hacer-i Mekki hazretleri buyuruyor ki: 
İmam-ı Gazali’nin eserlerinde kusur bulan, ya hasetçi veya zındıktır. (El- i’lam bi-kavâti’il-islam)

İbni Abidin hazretleri buyuruyor ki: 
İmam-ı Gazali, hüccet-ül-İslâm ve zamanındaki âlimlerin en üstünü idi. Ona dil uzatan kimse, cahillerin en cahili, fâsıkların en kötüsüdür. (El-Ukud-üd-dürriyye)

Kâtip Çelebi diyor ki: 
Bütün din kitapları yok olsa, İmam-ı Gazali’nin kitapları, bu boşluğu doldurabilir, hatta onun İhyâ kitabı bile kâfi gelir. (Keşf-üz-zünun)

Seyyid Abdülhakim efendi hazretleri buyuruyor ki: 
İhyâ kitabı, bütün âlimlerce doğru ve yüksektir. Bir gayrı müslim, severek yapraklarını çevirirse, Müslüman olmakla şereflenir. Derin bir âlimin kitabında mevdu hadis var demek, dinde derin bir uçurum açmaktır. Böyle sözleri söyleyenin dili, tutuşsa yeridir. Büyük âlim, mevdu hadisleri bilemeyecek kadar cahil mi idi? Yoksa, hadis uyduranlar için, Resulullahın bildirdiği ağır cezalara aldırış etmeyecek kadar Allah korkusu yok mu idi?

Hanefi mezhebini taklit

Sadece gusülde, abdestte ve namazda, kendi mezhebinin şartlarına ilaveten Hanefi’nin farzlarına uyup müfsitlerinden kaçar. Diğer hususları aynen Şâfiî gibi yapar. Sünnet ve mekruhlarda kendi mezhebine uyar...

Devamını Okuyun...

Dinimizde eksiklik fazlalık yoktur

Dinimiz yeni inmedi. Dinimizde eksiklik fazlalık yoktur. Bu bakımdan asla reforma ihtiyacı yoktur. Reforma ihtiyaç olan, din olamaz. Hâşâ Allah noksan göndermiş demektir. Bu bakımdan dine yeni bir şey ilave etmek veya çıkarmak dini bozmak olur...

Devamını Okuyun...

Dini yenilemek gerekir mi?

Reform, Fransızca bir kelimedir. Yeniden şekil verme, eski haline döndürme, bozuklukları, kötülükleri düzeltmek için yapılan ıslahat demektir. Bu manalara göre dinde reform üçe ayrılır...

Devamını Okuyun...

Hak ile bâtıl mukayese olmaz

Çağdaş yazar, bir gayrı müslimin, (Fikrini tazelemeyen beyin ölür) sözünü bir nass [âyet ve hadis] gibi eline alıp, dinde reform isteyerek özetle diyor ki:
(Hiçbir din, vahy olduğu şartlarda kalmamıştır...

Devamını Okuyun...

Din, ihtiyaca göre hiç değiştirilir mi?

İslam bilgileri fen ve din bilgileri olmak üzere ikiye ayrılır. Din bilgileri, yalnız nakil ile anlaşılır. Bunların kaynağı, Kur’an-ı kerim ile hadis-i şeriflerdir. His organları ile anlaşılan şeylerin bir sınırı vardır...

Devamını Okuyun...

Hicri takvimle ilgimiz yokmuş!

Üçü de yanlıştır. 

1- Bilindiği gibi hicri kameri bir takvim vardır. Müslümanlar, ibadetlerini bu takvime, yani kameri aylara göre yaptıkları gibi, oruçlarını da bu takvime göre tutar. Her yıl, on gün önce gelerek Ramazan, her sene değişmekte, yaza, kışa, bahara da gelmektedir...

Devamını Okuyun...

Peki bu dini yıkmak değil mi?

Dini insanlar çıkarmadı ki insanlar değiştirsin. Kadının nasıl giyineceğini insanlar tespit edemez ki. Allah’a inanan kimse, O ne demişse Ona inanması gerekir, uyarsa daha büyük nimettir...

Devamını Okuyun...

Birleştirici olmalı

Genelde hiç kimse, bilmediği konularda, uzmanlık alanın dışında konuşmaz. Eğer konu din ise, bilen bilmeyen herkes, fikir yürütür, “Bence böyle olmalı” der. Dini eleştirenlere bakın, dinden hiç haberi yoktur. Kulaktan duyma bilgilerle dine saldırırlar...

Devamını Okuyun...

Dinin ruhuna aykırı imiş

Dinimizde delil dörttür: Kitab, Sünnetİcma ve Kıyas-ı fukaha. Bir hüküm için bu delillere bakılır. Hem kütüb-i sittedeki hadislerde var diyor, hem de, bu hadisler dinin ruhuna aykırıdır diyor...

Devamını Okuyun...

Dinde anarşi çıkarmamalı

Dinimizi yıkmak isteyen yabancıların bir kısmı, “Yalnız Kur’an”, “Kur’andaki din” gibi ifadelerle Peygamber efendimize tâbi olmayı reddederek, dinimizi bozmaya çalışıyorlar...

Devamını Okuyun...

Türkçe Kur'an sözü yanlıştır

Maksadını bilemeyiz ancak bu tür teşebbüsler dinimizi içten yıkmaktır. Bunun yapmak istediğini, diğer reformcular defalarca yapmaya teşebbüs etmiştir. Mesela, bir zamanlar bazı profesörler, dinimizde yapılacak yenilikleri bir rapor halinde hazırlamışlardı. Rapor, özetle şöyle idi...

Devamını Okuyun...

Dinde kolaylıklar var

Kolaylık var, zorluk yok demek, (Dinimizin verdiği ruhsatlardan, kolaylıklardan faydalanın) demektir. Yoksa, (Herkes hoşuna giden şeyleri yapsın, hoşlanmadığı şeyleri yapmasın size güç gelen ibadetleri yapmayın, onları istediğiniz gibi değiştirin) demek değildir...

Devamını Okuyun...

Kadının sesi haram mı?

Kadınların, yabancı erkeklerle lüzumsuz yere konuşmaları, şarkı, hatta Kur’an, mevlid, ezan okuyarak seslerini erkeklere duyurmaları büyük günahtır; ancak, alışveriş gibi ihtiyaç olunca, fitneye sebep olmayacak şekilde, ihtiyaç kadar ciddi konuşmaları caizdir. (Tergib-üs-salat, Hadika)...

Devamını Okuyun...

Dini bozma gayretleri

Elbette aykırıdır. Kısaca cevap verelim:
1- Kütüb-i sitte’deki hadis-i şeriflerin hepsi sahihtir. İslâm âlimi, Resulullah efendimizin vârisidir, herkesten daha çok Allah’tan korkar ve kitabına uydurma hadis almaz. (Uydurma hadis), bu sözü Allah Resulü söyledi diye iftira etmektir...

Devamını Okuyun...

Reform mu yapılıyor?

20 Haziran 1928 tarihli Vakit gazetesinde, şu haber çıkmıştı:
(Dinimizde yeni hayata, ilerlemeye uygun olarak yapılacak yenilikleri, İstanbul ilahiyat fakültesi profesörleri rapor halinde hazırlamışlardır.)...

Devamını Okuyun...

Modern müceddid

Modern hayattan kasıt ne? Avrupa tarzı, ahlak ve namus tanımayan bir hayat yaşamak mıdır? Öyleyse bu, dini değiştirmek olur. Zamana uygun yaşamak için ise, dini yeniden yorumlamaya, reform yapmaya yani dini değiştirmeye zaten ihtiyaç yoktur. Böyle yapmak dini yıkmak olur...

Devamını Okuyun...

Yeni yorum olur mu?

Şaşıranlar olabilir, ama bu sapıklıkların hepsini Peygamber efendimiz haber vermiştir. Kur’an-ı kerimin yeni mânâlarının olduğunu söylemek, başta Peygamber efendimiz olmak üzere, Eshab-ı kiramın tamamını ve bütün İslam âlimlerini cahillikle suçlamak olur...

Devamını Okuyun...

Dinin emri zamanla değişir mi?

Evet, açıkça reform yapılmak isteniyor. Zamanın değişmesiyle, örf ve âdete dayanan hükümler değişebilir. Ancak Nass’a, delile dayanan hükümler zamanla değişmez. (Dürer-ül-hükkam)...

Devamını Okuyun...

İslamiyet’i yıkma yolları

Planları ve oyunları çoktur, fakat özellikle, eski âlimlere olan itimadı yıkıp, sonra bu âlimlerin naklettikleri hadisleri uydurma sayıp, daha sonra da, Kur’an-ı kerimi yanlış yorumlayıp dini yıkmaya çalışıyorlar...

Devamını Okuyun...

Bir reformcunun hezeyanları

Maddeler hâlinde cevap veriyoruz:
1- (İlim öğrenmek veya okul yapmak için Cenneti bile feda ederim, haram da olsa, o işi yaparım) diyor. Dine uymak, ilim öğrenmek, Allahü teâlânın rızasını kazanıp Cennete girmek içindir...

Devamını Okuyun...

Reform nerede gerekli?

Bunu reformcuların kendilerine sormak gerekir, fakat niyetleri iyi olsa bile, dinde reform yapmak dinsizlik olur. Dinî hükümleri koyan Allahü teâlâdır. Bir hükmünü değiştirmek, o hükmü beğenmemek olur...

Devamını Okuyun...

İslam’da demek

Elbette yanlıştır ve mezhepsizliktir. Kur’andan, Sünnetten kendi anladığını din sanmak çok tehlikelidir. (Şu mezhebin şu hükmü isabetlidir) diyerek farklı bir yol tutmak da mezhepsizlik olur. 

Devamını Okuyun...

Zekât nisabı değişmeli mi?

Allahü teâlâ (Dininizi tamamladım, eksik bırakmadım) buyuruyor. Namaz, oruç gibi zekât da bir ibadettir. İbadette değişiklik olmaz. Zamanla değişmesi gerekmez...

Devamını Okuyun...

Dinî emirlerle oynamak

Elbette bu, dinimize yapılmış çok tehlikeli bir saldırıdır. Allah'ın emrini beğenmeyip değiştirmek küfürdür. Çünkü Kur’an-ı kerimde Allahü teâlâ, (İki erkek şahit tutun, eğer iki erkek bulunmazsa, doğruluğuna güvendiğiniz bir erkekle iki kadın şahit olmalıdır...

Devamını Okuyun...

Fayda ve zarar veremeyen kim?

Reformistin görüşleri reformdan daha ötedir. Maksadı dînî inançları yıkmaktır. Burada birkaç yanlış var:
1- Âyet-i kerimelerde (Putlara ibadet etmeyin!) deniyor. (Resulümden, evliyamdan, yardım istemeyin!) denmiyor...

Devamını Okuyun...

Her kitap okunmaz

Kitap, bilgi öğrenmek için okunur. Bir şeyin hak veya bâtıl, faydalı veya zararlı, iyi veya kötü olduğunu bilen, o konudaki kitabı niçin okusun? Bilmiyorsa, bâtılı hak, kötüyü iyi, zararlıyı faydalı zannedebilir...

Devamını Okuyun...

Çoğunluğa uymak gerekir mi?

Yukarıdaki yanlış örneklerde olduğu gibi, çoğunluk örnek gösterilerek, (Herkes böyle yapıyor, ben de yapsam ne çıkar?) demek caiz olmaz...

Devamını Okuyun...

Salihlerle beraber olmak

İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki:
Doğru yolda gidenleri sevmek, onlarla tanışmak ve görüşmek ve onlar gibi olmaya özenmek ve o büyüklerin sözlerini işitmek ve kitaplarını okumak, Allahü teâlânın nimetlerinin en büyüklerindendir...

Devamını Okuyun...

Kimlerle bulunduğumuz önemli

Kur'an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:
(İnsanlar, dinde çeşitli gruplara bölündüler. Her grup, kendi yolunu doğru sanıp sevinmektedir.) [Müminun 53]...

Devamını Okuyun...

İslam âlimlerinin kitaplarını değiştiriyorlar

Özetini verdiğiniz yazıya göre, merd-i kıpti gibi şecaat arz ediyorlar. Açıkça İslam âlimlerinin kitaplarını değiştirdiklerini ifade edebiliyorlar...

Devamını Okuyun...

Salih âlimlerin önemi

Muteber fıkıh kitaplarından nakleden, mezhebe inanan salih kimselere sormak gerekir. Bunu tespit etmekte de güçlük çekilirse, âlimlerin bildirdiği duayı okumalıdır. Ehl-i sünnet âlimleri buyuruyor ki...

Devamını Okuyun...

Bozuk kitaplar

Piyasada din aleyhine çok kitap yazılmaktadır. Hepsine cevap vermek için, bir kitap yazmak gerekir. Biz doğruları anlatırız, buna uymayanların yanlış olduğu anlaşılır. Yine de, kısaca cevap verelim...

Devamını Okuyun...

Mezhepsizlerin fikirlerinden bazıları

Sapıklıkları normal görülüyor ki, peşinden gidenler oluyor, fakat o görüşlerin bâtıl olduğunu bilmiyorlar. Onun için, (Bu adamın şu görüşleri yanlıştır) demek yerine, ona Ehl-i sünneti anlatan kitaplar vermeli...

Devamını Okuyun...

Dinimizi yıkma planları

Planları çoktur. Fakat özellikle şu yollarla saldırıyorlar:
Âlimlere olan itimadı yıkmak, Mezhepleri birleştirerek herkesi mezhepsiz yapmak, Eshab-ı kirama olan itimadı sarsmak, halifeleri gözden düşürmek, kapalı ictihad kapısını kırarak açmak, Hadis-i şeriflere olan itimadı sarsmak, meal okumayı teşvik...

Devamını Okuyun...

Mezhepsiz kime denir

Dört mezhepten birine uymayıp, doğru yolda olmayana mezhepsizdendiği gibi, dört mezhebi karıştırıp, kolayına gelen mezhebe göre hareket edene, yani mezhepleri telfîk edene ve dört mezhebi hak bildiği hâlde, bir inanışı, Ehl-i sünnet itikadına uymayan bid’at ehline de mezhepsiz denir...

Devamını Okuyun...

Önce temel bilgi gerekir

Bazı okuyucular, İbni Teymiye’nin veya İbni Sebe’nin yanlış görüşlerinin neler olduğunu soruyorlar. Mesela, (İbni Teymiyeci bir arkadaşımız var. İbni Teymiye’nin hatalarını bildirin de arkadaşımızı vazgeçirelim) diyorlar. Abduh’u, Kardavi’yi veya daha başkalarını soruyorlar...

Devamını Okuyun...

Bölücüleri dışlamak ve lanetlemek

Reşat Halife’ye elçi [Peygamber] diyen mürted biri bir Müslümana şunları diyor:
(Dünyada bir milyar müslüman var deniyor da; ama siz grupları dışlıyorsunuz...

Devamını Okuyun...

Kötüye kötü, kirliye pis demek

Gıybet büyük günahtır, caiz değildir. Hele gerçek âlimleri kötüleyen kâfir olur. Siz soruyu yanlış soruyorsunuz. Şöyle sorulmalıydı: Bazı âlimlere, mezhepsiz, eshab-ı kiram düşmanı falan deniyor...

Devamını Okuyun...

Kâfir olmak bir ayrıntı mıdır?

Bunlar ayrıntı değildir. Meşhur bir harama helal, meşhur bir mubaha haram diyen kâfir olur. Kâfir olmak bir ayrıntı mıdır...

Devamını Okuyun...

Doğru gibi görünen yanlışlar

Kötülemek maksadıyla söylenen böyle sözler, doğru da olsa yanlıştır. Bu konuda söylenenlerden bazı örnekler verelim...

Devamını Okuyun...

Tarihselciler ne yapmak istiyor

Dinde reform gibi, tarihselcilik de, Hristiyan Batı kültürünün problemlerini çözmek için ortaya atılmış bir metot iken, mezhepsizler ve dinsizler Müslümanlıkta da uygulamak istiyorlar...

Devamını Okuyun...

Mezhepsizlerin taktikleri

Doğru bilinirse yanlış meydana çıkar. Doğru tektir, yanlış çoktur. İlim öğrenmek için yanlışları değil, doğruyu öğrenmek gerekir. İki noktadan ancak bir doğru geçer. Sayısız eğri çizgiler çizilebilir...

Devamını Okuyun...

Mezhepsize mezhepsiz demek

Aklı olmayana akılsız, dini olmayana dinsiz, parası olmayana parasız demek ne kadar normalse, mezhebi olmayana da mezhepsiz demek o kadar normaldir...

Devamını Okuyun...

Müctehid taslakları

Hayır, asla böyle bir müctehid sınıfı yoktur. Müctehid olsa bile, kendi ictihadını bildirir, başka ictihada yanlış diyemez. Fakat günümüzde mutlak müctehid değil, mezhepte müctehid de yoktur...

Devamını Okuyun...

Onlar da insanmış

Kendilerini Peygamber ve ilah olarak düşünmezler, ama kendi görüşlerinin isabetli olduğunda ısrar etmeleri taassup ehli birer mezhepsiz olduklarını göstermektedir...

Devamını Okuyun...

Önsöz

Mezhepsizler diyor ki: 

“Bid’at ehlinin hatalarını biz de kabul ediyoruz. Ancak şimdi zamanı değildir. Dinsizler dururken din görevlilerinin hataları ile uğraşmak gıybettir. Hatasız kul olmaz...

Devamını Okuyun...

İbni Teymiye bidat ehlidir

Hanbeli fıkıh ve hadis âlimi iken mezhepsiz oldu. Ehl-i sünnete uymayan yazılarından dolayı Mısır’da iki defa hapsedildi. 1263 senesinde Harran’da doğup, 1328 de Şam’da kalede hapiste iken vefat etti...

Devamını Okuyun...

Cemalettin Efgani

1838 senesinde Afganistan’da doğup, 1897 de İstanbul'da vefat etti. Din bilgisi azdı. Zındıkların kitaplarını okuyarak dinden çıkmıştır. Bir aralık Ruslar tarafından satın alınarak, ana vatanı olan Afganistan’a karşı casusluk yaptı...

Devamını Okuyun...

Muhammed Abduh

(Mutlak müctehid), mezhep sahibi büyük imam, büyük âlim demektir. Halbuki M. Abduh, İslam âlimlerinin büyüklüğünü, üstünlüklerini bile anlayamayan bir zattır...

Devamını Okuyun...

Reşit Rıza

Reşit Rıza, 1865 yılında Lübnan’da doğdu. 1935’de öldü. Abduh’un talebesidir. (Müncid)...

Devamını Okuyun...

Abdülaziz bin Baz

Vehhabidir. Yazdığı "Akidet-üs-sahiha" adlı kitap "Doğru İnanç" ismi verilerek Türkçeye tercüme edilmiş ve Türkiye’nin her yerinde dağıtılmaktadır. Allah arşta oturuyor diyor...

Devamını Okuyun...

Ali Süavi

Osmanlı Devletinin son zamanlarında yetişen yazar ve ihtilalci idi. Rüşdiyede bir kaç sene okuyan Süavi, medrese tahsili görmemişti...

Devamını Okuyun...

Hasan Sabbah ve Şeyh Bedrettin

Şeyh Bedrettin, Samavne kadısının oğludur. Mısır’da okudu. Bir müddet sonra sapıtıp, müridleri halkın imanlarını bozmaya başladı. Üzerlerine Bayezid paşa gönderilip dağıtıldı...

Devamını Okuyun...

Şevkani kimdir?

Adı Muhammed bin Ali Şevkani’dir. 1834’te vefat etti. Ezhar-ül-fıddave Bahr-ül-zehhar Şii kitaplarının şerhlerini okuyarak, Zeydî mezhebinde yetişti. (Feth-ul-kadir, Cevab-üs-sail)...

Devamını Okuyun...

İbni Hazm

Endülüs felsefecilerinden ve âlimlerindendi. Vezir [bakan] idi. Miladi 994 yılında Kurtuba’da doğdu, 1064’de vefat etti. Felsefeye dalarak, âyet-i kerime ve hadis-i şeriflere, kendi aklına göre mana vermiş, Ehl-i sünnetten ayrılmıştır...

Devamını Okuyun...

Muhammed İkbal kimdir?

İkbal, Pakistan’ın millî şairidir. 1905’te öğrenim için gittiği Avrupa’da üç yıl kaldı ve düşüncelerinde büyük değişiklikler oldu. 1908’de Lahor’a dönerek Felsefe ve İngiliz Edebiyatı öğretmenliği yaptı...


Devamını Okuyun...

Taberi Ehl-i sünnet midir?

Birkaç Taberi vardır. Bid’at ehli olanlarını, Ehl-i sünnet olan İmam-ıTaberi ile karıştırmamalıdır. Ehl-i sünnet olan İbni Cerir Taberi’nin tam ismi, Ebu Cafer Muhammed bin Cerir Taberi’dir...

Devamını Okuyun...

Hasan el-Benna

Hasan el-Benna, Seyyid Kutbun da üye olduğu, Mısır’daki İhvan-ül-müslimin yani Müslüman kardeşler örgütünün kurucusudur...

Devamını Okuyun...

Kadıyanilik (Ahmedilik)

Hindistan’ın Pencap eyaletinde 1880’de Mirza Gulam Ahmed Kadıyani tarafından kurulmuştur. Ahmediye de denir...

Devamını Okuyun...

İbni Kayyım

Hanbelî fıkhına göre yetişmişse de, 15 sene kadar İbni Teymiyye’den çeşitli ilimleri tahsil etti. Çok kitap yazdı. Felsefeciler, Hristiyan ve Yahudilerle mücadele etti. 

Devamını Okuyun...