Günah işlemenin insana zararı

Günah işlemenin insana zararı nedir?

CEVAP
Günah işleyen, dünya ve ahirette büyük sıkıntılara maruz kalır. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Günah işleyince kalbde siyah bir nokta hasıl olur. Eğer tevbe edilirse o leke silinir. Günahlara devam edilirse, o leke büyür ve kalbinin tamamını kaplar.) [Nesai] [Kalb kararınca da, artık ibadet etmek zor olur, günahları işlemek kolay gelir.]

(Günaha devam edenlerin zamanla kalbi mühürlenir. O kimse artık sevap işleyemez olur.) [Bezzar]

(Derdiniz günahlardır, devası istigfardır.) [Deylemi] [İnsanların başına gelen bütün sıkıntılar günahları yüzündendir. İstigfar edince, yani pişman olup tevbe edince günahlar silinir.]

(Kendini günahlardan korumayanı Allahü teâlâ [dünya ve ahirette felaketlerden] korumaz.) [İbni Hüzeymi] [Günahtan kaçmaya gayret edersek, Allahü telâlâ da bize yardım eder. Günaha önem vermezsek, felaketlerden kurtulamayız.]

(Kişi işlediği günahlardan dolayı rızkından mahrum kalır.) [Hakim][Günah işleyenin kazancında bereket olmaz. Ömrü sıkıntı içinde geçer.]

Her günahı çok tehlikeli görmelidir! Müminin alametlerinden biri de günahını çok tehlikeli görür. Hadis-i şerifte, (Mümin, günahını başucunda dağ gibi görür, hemen üzerine yıkılacağından korkar. Münafık ise burnuna konmuş sinek gibi görür, hemen uçacağını zanneder) buyuruldu. (Buhari)

Gizli işlediği bir günahı ona buna duyurmak da ikinci bir günahtır. Böyle günahların affı zor olur. Hadis-i şerifte, (Her mümin affedilir, ancak günahını başkalarına açıklayanlar hariç) buyuruldu. (Buhari)

Kabahat gizli de, açık da işlenmez. Bir âyet-i kerime meali:
(Açık da olsa, gizli de olsa günahlardan sakının!) [Enam 120]

Fakat gizli işlenmiş bir günahı açığa vurmak ayrıca günahtır. İbni Âbidin hazretleri, (Günahını açığa vurmak ayrıca günah olur. Gizli yapılan günahı başkalarına anlatmak da günahtır) buyuruyor. Hadis-i şerifte buyuruluyor ki:
(Bir günaha düşen, Allah’ın örtüsünü, onun üzerinde bulundursun!) [Müslim]

Günahtan el çekemeyen kimse, kötü örnek olmamak için günahını gizlemelidir. Oruç tutmayan kimse, orucunu gizli yemelidir. Açıktan yemesi ayrıca günah olur. İşte atalarımızın, (Kabahat de gizlidir) demeleri bu sebeptendir.

Günahların hepsi Allahü teâlânın emrini yapmamak olduğundan büyüktür. Bir hadis-i şerifte, (Çok az bir günahtan kaçınmak, bütün cin ve insanların [nâfile] ibadetleri toplamından daha iyidir) buyuruluyor. Her günah, Allahü teâlâya isyan olduğundan, büyüktür; fakat bazısı, bazısına göre küçük görünür. Bir küçük günahı yapmamak bütün cihanın nafile ibadetlerinden daha sevabdır, çünkü nafile ibadet yapmak farz değildir. Günahlardan kaçınmaksa farzdır. (Rıyad-un-nasıhin)

Demek ki günah işleyerek ibadet yapılmaz. O halde, bir farzı yaparken haram işlemek mecburiyeti olursa haram işlememek için farz tehir edilir. Bir sünneti işlerken de, mekruh işlemek gerekirse, mekruhtan kaçmak için sünnet terk edilir.

Allahü teâlânın yasak ettiklerinden kaçmamak günah olduğu gibi, emirlerine riayet etmemek de günahtır. Haram işlememek, farzı yapmaktan önce gelirse de, farzları yapmamanın günahı, haram işlemek günahından daha çoktur. Mesela, namaz kılmamak içki içmekten daha büyük günahtır.
Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Günahtan nefret eden ve ibadetten lezzet alan, hakiki mümindir.)[Taberani]

(Günahlardan çok korkan, Allah’a en çok ibadet edenlerden olur.) [İbni Mace]

Günah işlemeye devam eden kimse unutkan olur, ahmaklaşır, aklı da azalır. Hadis-i şerifte (Günah işleyenin bir aklı gider, bir daha geri dönmez) buyuruldu. (İ.Gazali)

O halde günah işlemekten çok sakınmalıdır.

Sual: Günah işlemenin dünya işlerine de zararı olur mu?
CEVAP
Evet günahların dünya işlerinde de zararı olur. Fakat bir iş, neticesi ile ölçülür. Hadis-i şerifte, (Dünya ahiretin tarlasıdır) buyuruldu. Dünyada ekmezsek, ahirette ne biçeceğiz?
Günah işleyenin aklı azalır, hafızası bozulur. Böyle bir kimse, dünya işlerini de beceremez. Ahiretine de zararı çok olur. Hadis-i şerifte, (Günah işleyenin, bir daha gelmemek üzere, aklı azalır) buyuruldu. İbni Mesud hazretleri, (Günah işleyen, bildiklerinden bazısını unutur) buyurdu. Hadis-i şerifte de buyuruldu ki:
(Günah işleyen rızıktan mahrum kalır.) [İbni Mace]

Fudayl bin Iyad hazretleri, (Arkadaşlarının sana verdiği sıkıntılar, günahların neticesidir) buyurdu. Hadis-i şerifte de buyuruldu ki:
(Şikayet ettiğiniz şeyler, amellerinizin bozukluğundandır.) [Beyheki]

Bir zat da, (Farelerin evimi istila etmesini, günahımın cezası olarak bilirim) buyurdu. Bir hadis-i şerifte, (Nefsin arzularını taate tercih eden, ibadetin zevkini alamaz) buyuruldu.

Ariflerden bir zat, çamurlu ve kaygan bir yolda giderken, çamura düşmemek için dikkatli yürür. Buna rağmen çamura yuvarlanır. Her yeri çamur olur. Artık hiç dikkat etmeden yürümeye başlar. Sonra ağlayarak der ki: "İşte günaha düşmeden önce günahlarından sakınan adamın hâli budur. Bir iki defa günaha düştükten sonra, artık o günahları işlemekten çekinmez. Bu da gösteriyor ki, bir günah, başka bir günahı çeker."

Günaha engel olunmazsa, herkes zarar görebilir. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Fuhuş yayılınca zelzele ve fitne çoğalır.) [Deylemi]

(Masiyetler zuhur edince, iyi-kötü herkes umumi bir azaba maruz kalır. Daha sonra iyiler Allahü teâlânın rızasına nail olur.) [Taberani]

Her ne kadar küfür hariç, büyük günah işleyenlere kâfir dememek gerekir ise de, günahlara devam eden kimsenin, zamanla kalbi kararır, haramları işlerken içi sızlamaz, imanı da zayıflayıp bir gün tamamen sönebilir. Günahların küçüğünden de büyüğünden de çok sakınmak gerekir.

Allahü teâlânın hakkı olan günahlar için tevbe etmeli, pişmanlık ve üzüntü duymalı, günahı terk etmeli, kefaret olmak için çok sevap işlemelidir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Günah işlediğin zaman, karşılığında onu mahvedecek sevap işle!) [İ. Gazali]

Kul hakkının kefareti için, hak sahibi ölmüş ise, o kimseyi rahmetle anmalı, çoluk çocuğuna ve vârislerine ihsanda bulunmalıdır. Günahları için istigfara devam etmelidir. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Allahü teâlâ, istigfara devam edeni, her sıkıntıdan kurtarır, her darlıkta bir genişlik verir ve ummadığı yerden rızıklandırır.) [Nesai]

(Allahü teâlâ buyurdu ki: "Ey kullarım, koruduklarım müstesna, hepiniz günahkârsınız. Günahınıza istigfar ederseniz, sizi affederim. Kim kendisini affetmeye kadir olduğumu bilirse, onun günahlarını affederim.") [Tirmizi]

(Bir kimse, "Rabbim, seni noksan sıfatlardan tenzih ederim. Nefsime zulmettim. Kötü işlerde bulundum. Senden başka günahımı affedecek kimse yoktur. Sen beni affet!" derse karıncalar sayısınca günahı olsa, Allahü teâlâ affeder.) [Beyheki]

Allah'ı affedici bilmek
Sual:
 Allahü teâlânın, (Kuluma, beni zannettiği gibi muamele ederim) sözüne inanıyor ve Onun çok affedici olduğunu biliyorum. (Ne kadar çok günah işlesem affeder) diyorum. Doğrudan Cennete gideceğime inandığım için günah işlemekten çekinmiyorum. Bunun mahzuru olur mu?
CEVAP
Çok mahzuru olur. Dinimizde Allah'ın rahmetinden ümit kesip, (Ben garanti cehennemliğim) demek küfür olduğu gibi, kendini garanti cennetlik sanmak da küfürdür. İkisi ortası olmak lazımdır. Yani hem Allah'ın azabından ve gazabından korkmak, hem de Onun rahmetini ümit etmek gerekir.

Elbette Allahü teâlânın rahmeti, affı boldur. Zannettiğimizden de çok merhamet sahibidir. Ama buna güvenerek günah işlemek çok yanlıştır. Çünkü günah işleyenler, yani açıkça Allah'a isyan edenler elbette cezalandırılır. Bir âyet-i kerime meali şöyledir:
(Ey insanlar, Rabbinizden ve öyle bir günden korkun ki, o gün ne babanın evlâdına, ne de evlâdın babasına faydası olur. Elbette, Allah’ın [hesaba çekme] sözü haktır. O hâlde dünya hayatı sizi aldatmasın, Şeytan [Allah kerimdir, rahmeti boldur, herkesi affeder diye, ibadetlerden alıkoyup günah işleterek] sizi kandırmasın!)[Lokman 33]

Her günahtan sakınmalı, hiçbir günahı küçük görmemeli, çünkü Allahü teâlâ, günahkârların, zalimlerin cezalarını vermekten asla çekinmez. Gazabını günahlar içinde gizlemiştir. Küçük sanılan bir günah, gazabına sebep olabilir. Yıllarca ibadet eden bir kulunu, bir günah için, sonsuz olarak reddedebilir. Bunu Kur'an-ı kerim bildiriyor. İki yüz bin yıl itaat eden şeytanın, kibirlenip secde etmediği için, ebedî melun olduğunu haber veriyor. Hazret-i Âdem’in oğlu, birini öldürdüğü için, ebedî cehennemlik oldu. O hâlde, büyük küçük her günahtan sakınmalıyız. (K. Saadet)

İbadetleri yapmamanın sebebi
Sual:
 Bazı kimseler, Müslüman olduklarını söyledikleri hâlde ibadetleri yapmakta gevşek davranıyorlar ve haramlardan da pek sakınmıyorlar. "Allah affeder" diyorlar. Bunun sebebi ne olabilir?
Cevap: Bu konuda, İslam âlimlerinin büyüklerinden olan İmam-ı Rabbani hazretleri, Mektubat kitabının 1. cilt 73. mektubunda, bir talebesine hitaben buyuruyor ki:
“Ey oğlum! İyi biliyorsun ki, dünyada biri mevki sahibi olsa, emrinde bulunanlardan birine önemli bir vazife verse, bu vazifenin yapılmasında emir verene de fayda olduğu hâlde, bu işçi bu vazifeye ne kadar çok kıymet verir. Bu vazifeyi bana büyük bir zat verdi diye övünür ve seve seve, zevk ile yapmaya çalışır, değil mi? Allahü teâlânın büyüklüğü bu kimsenin büyüklüğü kadar değil midir de, İslam dininin emirlerini yapmaya böyle çalışılmıyor. Allahü teâlânın emirlerini yapmamak iki sebepten ileri gelir:
1- Allahü teâlânın emirlerine, yasaklarına inanılmamıştır.
2- Allahü teâlânın emirlerine önem verilmiyordur. Bu emirlerin büyüklüğünü, mevki sahibi kimselerin büyüklüğünden aşağı görmektedir. Her iki sebeple de ibadet etmemenin çirkinliğini düşünmemiz lazımdır.

Ey evladım! Yalancılığı çok defa görülmüş olan biri, düşman bu gece filan yerden baskın yapacak dese, idareciler, akıllılar, karşı koyma güçlerini düşünmez mi? O kimsenin yalancı olduğunu bildikleri hâlde, tehlike bulunan işlerde, ihtiyatlı, tedbirli, uyanık bulunmak lazımdır demezler mi?

Peygamber efendimiz tekrar tekrar, açıkça, âhıretin sonsuz azaplarını ve kurtuluş yolunu bildiriyor. Buna inanmıyorlar. İnanılsa da tedbir, kurtulma çaresi düşünmüyorlar. O hâlde Peygamber efendimizin sözlerine bir yalancının sözleri kadar kıymet vermemek nasıl bir imandır? İmanım var demek, Müslümanım demek, insanı kurtarmaz. Kalbin inanması, yakîn hasıl etmesi lazımdır. Halbuki, yakîn nerede, zan bile yok. Belki vehim yani hayal bile değil. Çünkü tehlikeli zamanlarda vehim edilen şeye karşı da tedbir almak akıl icabıdır. Hucürat suresinin 18. âyetinde mealen, (Allahü teâlâ yaptıklarınızı hep görmektedir) buyurulduğu halde haramları yapıyorlar. Halbuki herhangi bayağı bir kimse bu çirkin işleri görecek olsa, belki görme ihtimali olsa, yapmaktan vazgeçerler. Bu hâlin iki sebebi olabilir: Ya Allahü teâlânın verdiği habere inanmıyorlar veya Allahü teâlânın görmesine önem vermiyorlar. Haramları bu iki sebeple de işlemek, imanı mı, yoksa inkârı mı gösterir?”

Sual: Dünyada haram, günah olan şeyleri kullananlar, yapanlar, ahirette bunlardan mahrum mu kalırlar?
Cevap:
 Dünyada haram işleyen kimse, ahirette ondan mahrum kalır. Burada helal şeyleri kullananlar, orada, o şeylerin hakikatine kavuşur. Mesela, bir erkek, dünyada haram olan ipeği giyerse, ahirette ipek giymekten mahrum edilir. İpek ise, Cennet elbisesidir. O hâlde, bu günahtan temizlenmedikçe, Cennete giremez demektir. Cennete girmeyen de Cehenneme girer. Çünkü, ahirette, bu ikisinden başka yer yoktur.

 

Nefs nedir?

Kalb, göğsümüzün sol tarafındaki et parçası değildir. Buna, yürek denir. Yürek, hayvanlarda da bulunur...

Devamını oku...

Nefsi temizlemek ve hakiki iman

İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki:
Nefs-i emmare, dine inanmaz. Bunun için nefsi tezkiye etmek, kötülüklerden temizlemek ve faziletlerle doldurmak gerekir...

Devamını oku...

Nefsi terbiye etmek için

İmam-ı Gazali hazretleri buyuruyor ki:
Allahü teâlâ, (Şehvetlerinizi, [yani nefsin arzularını] haramlardan almamaya uğraşın ve bu cihadda sebat edin, dayanın) buyuruyor...

Devamını oku...

İzzet-i nefsime dokundu demek

Nefs kelimesi, yirmiyi aşkın anlamda kullanılmakta ise de daha çok iki anlamı vardır. Biri kâfir olan nefstir...

Devamını oku...

Nefsini tanıyan Rabbini tanır

Bir kimse, kendi şahsında Allahü teâlânın zatının varlığını, kendi sıfatlarında, cenab-ı Hakkın sıfatlarını, kendi irade ve tasarrufundan, Onun bütün âlemlerdeki tasarrufunu anlayabilir...

Devamını oku...

Nefsi tanımak ve nefsimizle cihad

Önce şunu bildirelim. Uydurma bir hadis iki sebepten kitaba alınır:
1- Kitabın yazarı haindir, İslamiyet’i içeriden yıkmak için uydurma hadisleri kitabına alır...

Devamını oku...

Nefsin fayda ve zararları

Şeytanı da, nefsimizi de, günahı da yaratan Allahü teâlâdır. Sanki niçin yaratıyor gibi bir sual bu. Hikmetlerini bilmesek de kabullenmekten başka çaremiz yoktur...

Devamını oku...

Nefsi terbiye etmek gerekir

Hayvanlarda akıl ve nefs olmadığı için, ihtiyaçlarını bulunca kullanırlar. Yalnız bedenlerine zarar veren, kendilerini inciten şeylerden kaçarlar...

Devamını oku...

Nefs-i emmare ve akl-ı selim

Nefs-i emmare, şehvetlere kavuşmak ve kızdıkları ile dövüşmek için bir ölçü, bir sınır tanımaz. Yaptığı işler, hep aşırı, hep zararlı olur...

Devamını oku...

Nefsin hevasına uymak

Nefsin sevdiği, istediği şeylere heva denir. Nefsin hevasına, şehvetlerine, isteklerine, lezzetlerine tâbi olmak kötü huyların başında gelir...

Devamını oku...

Nefse hakim olmak

Nefsini terbiye eden ona hakim olur. Kur’an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:
(İnanıp nefsini ıslah edene korku ve üzüntü yoktur.) [Enam 48]...

Devamını oku...

Nefsin hilesi çoktur

İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki: 
Nefs-i emmareden hasıl olan kötülükler, insanın kendi hastalığıdır...

Devamını oku...

Nefsimizle konuşma

Nefs yaratılışta iyi işlerden kaçıcı, kötülüklere koşucudur ve hep tembellik etmek ve şehvetlerine kavuşmak ister...

Devamını oku...

Nefsi hor tutmak

Tevazu göstermek yapmacık ve gülünç olur. Züğürdün hava atmasına benzer. Tevazu sahibi olmak ise tabiidir...

Devamını oku...

Alışverişle ilgili çeşitli sorular

Evet...

Devamını oku...

Nefs ile cihad

İmam-ı Rabbanî hazretleri buyuruyor ki: Nefs, mutmainne olunca, kıl kadar azgınlık, taşkınlık yapmaz...

Devamını oku...

Akıl, kalb, nefs ve beyin

Allahü teâlâ insanda görülmeyen üç şey yarattı: Akıl, kalb ve nefs. Varlıklarını eserleriyle yaptıkları işlerle ve dinimizin bildirmesiyle anlıyoruz...

Devamını oku...

İnsanın yeri nedir?

İnsanların dereceleri, bütün mahlûkların tam ortasındadır. İslamiyet’e uyanlar, yükselirler, meleklerden üstün olurlar...

Devamını oku...

Kalb temizliği nasıl olur

Göğsün sol tarafındaki et parçası yürektir. Yürek, hayvanlarda da bulunur. Kalb, yürekte bulunan bir kuvvettir...

Devamını oku...

Kalb, Kâbe’den kıymetli mi?

Evet, üstündür. Kâbe’yi yapan insandır, kalbi ise Allahü teâlâ yaratmıştır. Müminin kalbi için Allah’ın evi denir...

Devamını oku...

Nefse zulmetmek nedir?

Nefs kelimesinin, ruh, can, kan, benlik, iç, kalb, büyüklük, yücelik, irade gibi birçok manası vardır, fakat daha çok iki anlamda kullanılır...

Devamını oku...

Nefsin düşmanlığı

Nefsin gayesi, insanı kâfir yapmaktır. İnsanı en çok, mal ve şöhrete düşkün olmaya zorlar. Mala ve şöhrete düşkünlük, nefisten kaynaklanır...

Devamını oku...

Kalpte iman bulunduğuna alamet

Allahü teâlânın emirlerini yapmamak, günahlardan sakınmamak, kalbin bozuk olmasındandır. Kalbin bozuk olması, İslâmiyete tam inanılmamasıdır...

Devamını oku...

Haramlardan kimler kaçar

Farzları herkes yapabilir, ama haramlardan herkes kaçamaz. Ancak salih kullar kaçar. Dinimizde günah işlememek, ibadet etmekten daha kıymetlidir...

Devamını oku...

Haramdan kurtulmanın en kısa yolu

Her Müslümanın dinimizin emirlerine uyup, yasak ettiklerinden kaçması gerekir. Haramların hepsinden kaçmak çok zordur...

Devamını oku...

Günahtan kaçmak sevaptan önce gelir

Bir haramdan kaçmak, milyonlarca nafile namaz kılmaktan evladır. Haram işleyerek farz, mekruh işleyerek sünnet yapılmaz. Günahtan kaçmak ibadet yapmaktan önce gelir. (U. Besair)...

Devamını oku...

Günah günahı çeker

Günah işleyene sen haklısın denmez. Maalesef günümüzde ibadetlerde ya hep ya hiç mantığı var...

Devamını oku...

Büyük ve küçük günahlar

Büyük günahların sayısı çoktur. İnsan, her günahtan korkup sakınsın diye, büyük günahların hepsi isim olarak açıklanmamıştır...

Devamını oku...

Mekruh işlemek günah mıdır?

Mekruh ikiye ayrılır: Tahrimen mekruh, tenzihen mekruh.
Tahrimen mekruh: Vacibin terkidir...

Devamını oku...

Günah işlemenin insana zararı

Günah işleyen, dünya ve ahirette büyük sıkıntılara maruz kalır. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki...

Devamını oku...

Günaha önem vermemek ne demek

Günahı önemsiz saymanın ne demek olduğu çok kimse tarafından bilinmemekte, bu yüzden günahkarlara kâfir denmektedir...

Devamını oku...

Günah işleyene kâfir denmez

Günah işleyen müslümana kâfir denmez. Çünkü Ehl-i sünnete göre, bir insan günah işlemekle kâfir olmaz...

Devamını oku...

Günahkâra şefaat

Bir mümin, çok günah işlese de kâfir olmaz, kâfir olmadığı için şefaate kavuşur. Ahirette yalnız imansızlara şefaat edilmez...

Devamını oku...

Kulun vazifesi ibadet etmektir

Hadis-i şerifler sahihtir. Fakat yanlış yorumlanmaktadır. Evet insan, yalnız ibadeti ile Cennete girmez...

Devamını oku...

Başkasının günahını çekmek

Bu, gıybet etmenin bir cezasıdır. Gıybet eden, gıybet günahı kadar başkalarının günahlarını yüklenir...

Devamını oku...

Kalb ile işlenen günahlar

Kalb ile işlenen altmıştan fazla günah vardır. Bunlardan bazıları kısaca şöyle...

Devamını oku...

Ya hep ya hiç mantığı

Elbette yanlış. Maalesef günümüzde ibadetlerde ya hep ya hiç mantığı var. Ya hep ya hiç imanda olur, günahlarda ve ibadetlerde olmaz...

Devamını oku...

Günahta ısrar nedir

Günahta ısrar demek, hiç pişman olmadan, Allahü teâlâdan çekinmeden günah işlemeye devam etmektir...

Devamını oku...

Ne düşünmeli ki günahtan uzaklaşılsın

Bir kimse, günah işleyeceği zaman, kendisini, Allahü teâlânın hep gördüğünü ve yanında amellerini yazan meleklerin de bulunduğunu düşünmelidir...

Devamını oku...

Elini veren kolunu alamaz

Bir ihtiyaç veya zaruret olmadıkça, sünnetler terk edilmez, mekruh işlenmez. Zaruret varsa, (Zaruretler yasak olan şeyleri mubah kılar)hükmüne göre, sünnet terk edilebilir, mekruh işlenebilir...

Devamını oku...

İyilik ve kötülük

Evet olabilir. Mesela bir iyiliği Eshab-ı kiram işlese, onlara dağlar kadar sevab verilir. İhlası çok olana daha çok sevab verilir...

Devamını oku...

En büyük günah

Hangi ibadet, Allahü teâlânın rızasına kavuşturursa, o en büyük ibadet olur. En büyük günah ise, Allahü teâlânın gazabına sebep olan günahtır...

Devamını oku...

Her şey günah mı?

Hayır, dinimizde her şey günah değildir. Helal olan şeylerin yanında, haramlar çok azdır. Bütün meyveler, sebzeler, zehirli olanları hariç bütün otlar mubahtır...

Devamını oku...

En kötü şeyler

Kötü olan çoktur; fakat bazıları daha kötüdür. Hadis-i şerifte bildirilen birkaçı şöyledir...

Devamını oku...

Günahlar sarhoş etseydi

Hayyam, öteki şiirlerinde şaraba helal diyor; ama bu şiirinde şaraba helal demiyor...

Devamını oku...

Günah ve sevgi

İşin başı Allahü teâlâyı sevip günahlardan kaçmaktır. Allahü teâlâ bir kimseyi severse, iyilere de onu sevdirir...

Devamını oku...

Çirkinin çirkini

Güzelin güzeli olduğu gibi, çirkinin de çirkini olur. İyi işler, güzellikler bazısında daha çok dikkati çeker. Bir hadis-i şerif meali...

Devamını oku...

Bu fetvayı kimden aldın?

Günahı işlemeye karar verince, günaha azmedince sadece karar verme günahı yazılır diyen âlimler varsa da, birçok âlim...

Devamını oku...

Günah işlemeyi düşünmek

Günahı işlemeye karar verince, günaha azmedince sadece karar verme günahı yazılır diyen âlimler varsa da, birçok âlim...

Devamını oku...

Bu fetvayı kimden aldın?

Şiirde, gayrimüslimlerin ürettiği eşarbı almak tenkit ediliyor. Dinimiz, gayrimüslimlerle alışveriş yapmanın caiz olduğunu bildiriyor...

Devamını oku...

Zaruret ve haram

Bu kıyas, dinimize aykırıdır. Bir şey zaruret mi, değil mi, o ayrı şeydir. Eğer zaruretse, zarureti giderecek kadar işlenen haram caizdir...

Devamını oku...

Unutmak özürdür

Unutmanın özür olup olmadığı yerler vardır. Bir hadis-i şerifte de, (Allahü teâlâ, ümmetimin yanlışlıkla, unutarak veya mecburen [zaruretle] işlediği günahları affetmiştir) buyuruluyor. (İbni Mace)...

Devamını oku...

Günahkârın ibadetleri

Sevap işlemekle Cehenneme girmekten kurtulabiliriz, ama haramları karşılayacak çok büyük sevabların olması gerekir....

Devamını oku...

Günaha iyi denmez

Günahı kim işlerse işlesin günah işlemek kötüdür. Günah, Allahü teâlâya isyan etmek demektir. Tevbe etmemek, ısrar etmek ise daha büyük günahtır...

Devamını oku...

Yaldızlı necaset

Haramlar herkese tatlı gelmez. Ancak nefsinin esiri olan günahkârlara tatlı gelir. Haramlar necaset gibidir, fakat üstleri yaldızlanmış, cilalanmış, cazip ve tatlı hâle getirilmiştir...

Devamını oku...

Vücut emaneti

Elbette yanlıştır, çünkü Selefîler nakle itibar etmiyorlar, dini akılla ölçüyorlar. Hâlbuki bir hadis-i şerifte, (Dini akılla ölçmek kadar zararlı bir şey yoktur) buyuruluyor. (Taberanî)...

Devamını oku...

Yetenek ve günah

Elbette verir. Burası imtihan yeridir. Günah işlemeye yetenek verilmezse, o zaman yeteneksiz kimse nasıl günah işlesin ki...

Devamını oku...

Fısk meclisi

Günah değildir. Fısk meclisi nedir? Haram işlenen yerlere (Fısk meclisi) denir. Meyhaneler, barlar, pavyonlar, kumarhaneler, çalgı çalınan yerler, avret yeri açık olan kadın ve erkeklerin karışık bulundukları yerler fısk meclisleridir...

Devamını oku...

Çirkin günahlar

Evet, tevbe eden ve bir daha günah işlemeyen kimse temiz olur. Tevbe edenden değil, yapılan kirli işten nefret ediliyor...

Devamını oku...

En büyük iki günah

İmam-ı Gazali hazretleri buyurdu ki: Büyüklük ancak Allahü teâlâya mahsustur. Kulun kibirlenmesi, bir kölenin, hükümdarın tacını başına koyarak, onun tahtına geçip hükmetmesine benzer...

Devamını oku...