"Eyvâh, ben ne yaptım!.."

05/02/2021 Cuma Köşe yazarı A.U

Halîfe Hazret-i Ömer, bir gün yeni ve temiz bir elbise giyerek çıktı evinden.

Câmiye gidiyordu.

Ama gidemedi.

Zîrâ Hazreti Abbâs'ın evi önünden geçerken yağmur oluğundan kanlı su döküldü üzerine.

Hazret-i Abbâs evin damında idi.

Yaralı bir kedi yavrusunu yıkamış.

Kanlı suyunu vermişti o oluğa.

Halîfe emir verip kaldırttı o oluğu oradan

Halîfe, evine geri gitti.

Üstünü değiştirdi.

Aynı yere gelip seslendi:

"Yâ Abbâs!"

"Buyur yâ Ömer!"

"O oluğu kaldırttığım için özür dilerim. Başkasına da bir zarar vermesin diye öyle yaptım, beni mâzur gör" dedi.

Hazret-i Abbâs;

"Yâ Ömer, o yağmur oluğunu oraya kimin koyduğunu biliyor musun?" dedi.

"Hayır bilmiyorum."

Dedi ki:

"Onu oraya, Efendimiz koydu.

Hem de kendi mübârek eliyle!”

Hazret-i Ömer titredi!

Ne diyeceğini bilemedi.

"Eyvâh ben ne yaptım?" dedi.

Başladı ağlamaya!

Bin pişmândı yaptığına.

Hemen dedi ki:

"Yâ Abbâs! Gel, sırtıma bas.

O oluğu eski yerine koyuver!"

Hazret-i Abbâs:

"Peki olur" dedi.

Ve Halîfenin sırtına bastı.

O oluğu eski yerine koydu.

Ooh, elhamdülillah!

Halîfe rahatlamıştı...