Yalan, fert ve toplum için çok zararlı bir davranıştır!
31/08/2025 Pazar Köşe yazarı S.K
Yalan, güvenin, huzurun ve ahlâkın temellerini sarsan çok kötü bir huydur.
Fert ve toplum hayatında derin yaralar açar.
Yalan, kişinin gerçeği saklayıp bildiğinin aksini
söylemesidir. Yalan söylemek fert ve cemiyet hayatında derin yaralar açan çok
kötü bir davranıştır. İnsanın güvenilirliği, kıymetli bir sermayesidir.
Yalan söyleyen kişi, bu sermayeyi yavaş yavaş tüketir. İnsanlar artık ona
inanmaz; söylediklerini şüpheyle karşılar, itibarını kaybetmesine yol açar.
Ayrıca yalan, insanın manevi hayatında sıkıntılara
sebep olur. İnsan, yalan söylemesi sebebiyle huzursuz olur. Zamanla yalan
alışkanlığa dönüşür, insan ahlaken zayıflar, daha büyük günahları işlemeye
başlar.
Yalanın zararları sadece söyleyen kişi ile sınırlı
kalmaz. Toplumda güveni de yok eder. İnsanların birbirine itimadı kalmaz,
beşerî münasebetler zedelenir. Bu da cemiyetin bozulmasına, ahlaki çöküntüye
hatta maddi zararlara yol açar.
Yalan söylemenin en tehlikeli yönlerinden biri de yeni
nesillerin böyle bir ortamda büyümesidir. Çocuklar, yalanın yaygın olduğu bir
ortamda yetiştiğinde, doğruluğun kıymetini anlamadan büyürler. Böylece
toplumdaki bu bozukluk nesilden nesile devam eder.
Yalan, dinimizde şiddetle yasaklanmış ve münafıklık
alameti olarak bildirilmiştir. Şaka ile ve güldürmek için bile olsa
yasaklanmıştır. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
“Size doğruluğu tavsiye ederim. Çünkü doğruluk
iyiliğe, iyilik de cennete götürür. Yalandan da sakının. Çünkü yalan kötülüğe,
kötülük de cehenneme götürür."(Tirmizî)
“Mümin hata yapabilir ama asla yalan
söylemez." (İmam Ahmed, Müsned)
“İnsanları güldürmek için yalan söyleyenlere,
yazıklar olsun!” (Ebu Davud)
İslam âlimleri (rahmetullahi aleyhim ecmain)
buyurdular ki:
“Doğruluk kurtuluştur, yalan ise helaktır.”
Hazreti Ömer (radıyallahü anh)
“Yalan, kalbin nurunu söndürür. Yalanla büyüyen bir
insan, hakikatten mahrum kalır.” (Hasan-ı Basrî)
("Yalancının kalbinde hikmet barınmaz. Çünkü
yalan, kalbin kararmasına sebep olur."( Süfyan-ı Sevri)
“Doğru söz, kalbi temizler; yalan ise kalpte kin ve
münafıklık doğurur.” (Şakik-i Belhî)
“Kim yalandan sakınırsa, Allahü teâlâ onu
kötülüklerden korur.” (Abdülkadir Geylânî)
“Yalan, kalbi karartan büyük bir günahtır. Allahü
teâlânın rızası doğruluktadır.” (İmam-ı Rabbânî)
“Yalan, gönül sarayını viran eder. Doğruluk
ise bir sultan gibi gönül tahtına oturur.” (Mevlânâ Celâleddîn-i
Rûmî)
Yalan; fertleri içten içe çürüten,
toplumu temelden sarsan, kavgalara hatta cinayetlere sebep olan bir afettir.
Doğruluk ise her zaman güveni, itimadı ve huzuru sağlayan yegâne yoldur.
Bu sebeple fert ve toplum olarak yalandan uzak durmak, doğrulukta
sebat etmek büyük bir fazilettir.
