Hayyam’ın tenkit edilen şiirleri yanında; Çok şarap içiyor diye çoktur beni ayıplayan Sarhoş etseydi her günah bulunmazdı ayık insan. Şiirinin hoş olduğu bildiriliyor. Burada açıkça şaraba helal denmiyor mu?

Günahlar sarhoş etseydi

CEVAP
Hayyam, öteki şiirlerinde şaraba helal diyor; ama bu şiirinde şaraba helal demiyor. (Şarap günahtır, ama diğer günahlar da şarap gibi sarhoş etseydi, ayık insan kalmazdı) diyor. Burada hoşa giden, şarap içmek değil, günah işleyenlerin sarhoş olmasıdır.

Namaz kılmamak, oruç tutmamak, zekât vermemek, hacca gitmemek gibi farzların terki ile meydana gelen günahlar, şarap içmekten daha büyük günahtır; çünkü din kitaplarında diyor ki:
Haramdan kaçmanın sevabı, farzları yapmanın sevabından daha fazladır. Farzları yapmamanın günahı, haram işlemek günahından daha çoktur. 

İçki içen sadece bir haram işlemiş olur. Namaz kılmayan ise, namaz kılmama günahı yanında, farzı terk etme günahı da vardır. İki günah işlemektedir. Diğer bütün farz ve günahlar da böyledir.

Düşünmeli, gıybetçiler, laf taşıyanlar, açık gezenler, hırsızlar, hainler, kibirliler, zaniler, bid’at ehli olanlar ve diğer günahları işleyenler, sarhoş olup yamuk yumuk yürüselerdi, gerçekten ortada ayık insan bulmak zor olurdu. 

Eski ümmetlerden, günah işleyenlerin sabahleyin kapısına bu şu günahı işledi diye yazılırmış. İşlediğimiz günahlar bizi sarhoş etseydi, halimiz nice olurdu? Yahut günah işleyince hemen bizi cezalandırsaydı dünyada kaç kişi kalabilirdi ki? Kur'an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:
(Eğer Allah, yaptıkları yüzünden insanları hemen cezalandırsaydı, yeryüzünde hiçbir canlı kalmazdı. Fakat Allah, onları belli bir süreye kadar erteler.) [Fatır 45]

Allahü teâlâya hamd olsun ki, günahlarımız yüzünden bizi hemen cezalandırmıyor, tevbe etmemize imkân veriyor ve günahlarımızı başkalarına göstermiyor.

Dinsizi savunmak
Sual:
 (Ömer Hayyam’ın şarap dediği şey zemzem, meyhane dediği mescit ve tekkedir. Onun şiirleri teville anlaşılır) deniyor. Doğrusu nedir?
CEVAP: (Zırva tevil götürmez) diye bir atasözü var. Bir de, (Sen kimden yanasın, domuzdan mı?) derler. Dinsizden yana olmanın ne faydası olur? Hayyam, (Atın ölümü arpadan, benim ölümüm de şaraptan olsun, cenazemi şarapla yıkayın) diyor. Cenneti Cehennemi inkâr ediyor, (Hepsi bu dünyada) diyor. (Madem hayır şer tanrıdan, o halde tanrının bizi sorguya çekmeye hakkı yoktur) diyor. (Şarabı peygamber haram etti) diyor. (Zarar vermeyene günah olmaz) diyor. Ateistler kendilerine delil olarak Hayyam’ın şiirlerini sitelerine koymuşlardır.

Hayyam, eğlence, aşk ve şarap konularına ağırlık verir. [Bâtıniliğin bir kolu olan Haşşaşin fırkasının reisi olan] Hasan Sabbah’ın yoluna girmiştir. Âhirete ve öldükten sonra dirilmeye inanmaz. (Rehber Ansiklopedisi)

Birçok bilim adamına göre, Bâtıni ve Mutezile inancındadır. Şiirlerinden bazıları:

Arabın devesini öldürür sarhoş Hamza,
Peygamber, şarabı yalnız haram etmiş ona.

Bu dünyadan başka bir dünya yok, arama!
O var sandığın şey, yoktur boşa arama!

Ben içerim, ama senin gibi kötülük yapmam,
Şaraba taparım, senin gibi kendime tapmam.

Cılız karıncalarız, Süleyman değiliz biz,
Biz aşka tapanlarız, Müslüman değiliz biz.

Sen sorguya çekmeden ben sorgularım seni,
Ey Tanrı, hangi günahım için öldürdün beni?

Herkes koyu Müslüman döner iken Mekke’den,
Biz tam bir putperest olarak döndük Kâbe’den.

Şarap haram olsa da, bana göre hava hoş,
Hem, bana sorarsanız, haram olan her şey hoş.

Seccadeye yatanlar, eşek değil de nedir?
Müslüman geçinir ya, gâvurdan da beterdir.

Her gün tevbe etsek de, bin kere bozarız biz,
Anadan sarhoş doğduk, hep sarhoş yaşarız biz.

Şöyle kızıl şarap iç, yüzüne bir renk gelsin!
Hayatına bir ahenk, işin rast ve denk gelsin!

Ben şarapla çalgıda bulmuşum saadeti,
Benim dinim dinsizlik, bıraktım ibadeti.

Yıllanmış şarap bize, cami, kilise size,
Sizler Cennete gidin, Cehennem yeter bize.

Şarap ile yıkayınız, ben öldüğüm zaman!
Tabutum da olmalı üzüm asmalarından.

Birkaç yamuk rubaisi de şöyledir:

Meyhane kendini bileni tutar,
Kendini bilmezi dışarı atar,
Bir cehalet yuvasıdır medrese,
Oraya girenler çamura batar.
***
Aklım fikrim hep şarabın izinde,
Kulaklarım musikinin sesinde.
Toprağımdan testi yapıldığında,
Şarap dursun, o testinin içinde.
***
Putlar da, Kâbe de ister kölelik,
Çanlar da, ezan da bekler kölelik,
Camiydi, havraydı ve kiliseydi,
Nedir ki hepsi de özler kölelik?
***
Meyhanede ancak içki bulunur,
Abdest ancak şarap ile alınır,
Öylesine yırtılmış ki perdemiz,
Yamanmakla sanma hiç onarılır!
***
Dedim artık kızıl şarap içemem,
Üzüm kanı dendi, ben kan dökemem,
Şu aklım şaşırdı, sahi mi dedi,
Şaka bu, şaraptan ben vazgeçemem.
***
Şarabın sırrına eremezsin sen,
Sofranın hakkını veremezsin sen,
İç şarabı, cennet et şu dünyayı,
Ayıkken Cennete giremezsin sen.
***
Oruç tutmuyorsam mübarek ayda,
Beni ramazandan habersiz sanma!
Çileden geceler oluyor gündüz,
Sahura kalkarım, gün ortasında.
***
Yıllanmış şarap iç, Mahmut olursun,
Çalgı çal ve dinle, Davut olursun,
Ölümü ve âhireti düşünme!
Gel gününü gün et! Hayat bulursun.
***
Ağlamayı bırak, gülerek yaşa!
Şarabı yanına alarak yaşa!
Sonu yokluk madem fani dünyanın,
Yasakları at hür olarak yaşa!