“Ben yalnız değilim ki!”
09/06/2025 Pazartesi Köşe yazarı A.U
Şam'da yetişen Evliyâdan Ebû Bekr-i Dükkî hazretleri, 100
yaşını geçmiş olarak Şam'da vefât etti.
Gündüzü ilimle geçirirdi, geceyi de ibâdetle...
Emânete çok titizdi.
Meselâ birinden aldığı kalemi sâhibine vermeyi
unutunca bir günlük yolu geri giderek onu sâhibine verdiği meşhurdur.
Ayrıca da;
Resûlullah Efendimizin ve Eshâb-ı kirâm’ın hayatlarını
çok okur, okurken de ağlardı!
Bir gün sevdikleri;
“Hocam! Evde yalnızlıktan sıkılmıyor musunuz, arada
bir çıkıp dolaşsanız” dediler.
Cevâben;
“Ben yalnız değilim ki!” buyurdu.
Şaşkın hâlde birbirlerine bakıştılar!
“Yalnız değil misiniz?”
“Evet.”
“İyi de, kimlerle berabersiniz?”
“Peygamber Efendimizle ve Onun Eshâbıyla beraberim her
gün. Onlarla olan, hiç yalnızlık duyar mı?” buyurdu.
O zaman kavradılar meseleyi.
“Afedersiniz hocam. Biz bunu düşünememiştik”
dediler.
● ● ●
Bu zât, Allah korkusundan ve âhirette hesap verme endîşesinden
"toprak" olmayı arzu ederdi!
Allah’tan korkardı!
Sohbetlerinde;
"Rabbim bana,
cennet veyâ cehenneme girmekle, toprak olmak arasında tercîh hakkı verseydi,
toprak olmayı tercîh ederdim!" buyururdu.
