Kurban Bayramı'nı uğurlarken...
09/06/2025 Pazartesi Köşe yazarı R.A
Müslümânlar “Ramazân ayı”nda ve “Arefe günü”nde günâhları afv
edildiği için sevinirler. Bundan dolayı Arapça’da bayrama
"îd" denilmiştir.
Takvîmlere göre, 28 Mayıs 2025 (01 Zil-hicce 1446)
Çarşamba günü, hem “el-Eşhüru’l-hurum” denilen “harâm
aylar”ın 4.sü ve sonuncusu, hem “eşhüru’l-hac” denilen “hac
ayları”nın üçüncüsü ve sonuncusu, hem de hicrî-kamerî senenin son ayı olan
Zil-hicce ayı girdi.
Bu mübârek ayın 1'inden 10'una kadar olan zaman
dilimi, "Leyâlî-i Aşere" ya’nî 10 mübârek gecedir. 10'uncu günü ise,
Kurbân Bayramının ilk günüdür.
Kur'ân-ı Kerîm'de Fecr suresinde "…Ve on
geceye yemîn olsun…" ifâdesinde kasdedilen on gece, bazı
kaynaklara göre, Muharrem'in (1. ay) ilk on günü veya Ramazân ayının (9. ay)
son on günü olarak belirtilse de, genel hüküm, bu mübârek 10 gecenin Zilhicce
ayının (12. ay) ilk on gecesi olduğu şeklindedir.
Kamerî ayların 12.si ve sonuncusu olan Zilhicce
ayı, İslâmın 5 şartından biri olan Hac ibâdetinin yerine getirildiği
aydır. Yine kurbânların kesildiği ve Kurbân bayramının da
bulunduğu aydır.
Dînî bayramlarımızdan birincisi olan Ramazân
Bayramını 30-31 Mart ve 01 Nisan 2025 (01-03 Şevvâl-i
şerîf 1446) Pazar-Pazartesi-Salı günlerinde idrâk etmiştik. Kurbân
bayramı ise, dînî bayramlarımızdan ikincisi olup takvîmlere
göre, 06 Haziran 2025 / 10 Zil-hicce 1446 Cuma günü, bu senenin Kurbân
Bayramını da idrâkle şereflendik el-hamdü lillah; bayram Cumartesi,
Pazar, Pazartesi günlerinde de devâm etti ve bugün uğurluyoruz.
Müslümânlar, her yıl, “Ramazân ayı”nda
ve “Arefe günü”nde günâhları afv edildiği için sevinirler,
sürûrları avdet eder. Bundan dolayı Arapça’da bayrama "îd" denilmiştir.
Peygamber Efendimiz (aleyhis-selâm), bu zaman
diliminin önemini şöyle ifâde ediyor: "Sâlih amellerin, Allah'a en
ziyâde sevgili olduğu geceler, Zilhiccenin ilk 10 gecesidir. O gecelerin her
bir gününün orucu, (sevapca) Ramazân dışındaki bir yıllık oruca eşittir. Ondaki
bir gece kıyâmı (ibâdetle ihyâ edilmesi), Kadir gecesinin kıyâmına (ihyâsına)
eşittir.”
Ebu'd-Derdâ (radıyallahü anh), Zilhicce ayının önemini
şöyle anlatıyor:
"Zilhiccenin ilk 9 günü oruç tutmalı, çok
sadaka vermeli, çok duâ ve istiğfâr etmelidir. Çünkü Resûlullah (aleyhis-selâm) “Bu
on günün hayır ve bereketinden mahrûm kalana yazıklar olsun” buyurdu. “Zilhicce'nin
ilk dokuz günü oruç tutanın, ömrü bereketli olur, malı çoğalır, çocuğu
belâlardan korunur, günâhları affedilir, iyiliklerine kat kat sevâb verilir,
ölüm ânında rûhunu kolay teslîm eder, kabri aydınlanır, Mîzân'da sevâbı ağır
basar ve Cennette yüksek derecelere kavusur." (Şir'atül-İslâm)
“Allah indinde Zilhiccenin ilk on gecesinde yapılan
amellerden daha kıymetlisi yoktur. Bugünlerde tesbîhi (Sübhanallah demeyi),
tahmîdi (Elhamdülillah demeyi), tehlîli (Lâ ilâhe illallah demeyi) ve tekbîri
(Allahü ekber demeyi) çok söyleyiniz.” (Abd İbn Humeyd,
Müsned, 1-257)
[Allahü teâlâ, necîp milletimizin ve
bütün Müslümânların, sıhhat ve âfiyet içerisinde daha nice bayramlara
kavuşmalarını nasîp buyursun; İslâm âlemine huzûr, sükûn, emniyet ve âsâyiş
lütfeylesin; bu bayramı, bütün insanlığın hidâyetine de vesîle kılsın
inşâallah.]
