"Niçin geldin yâ Ebâ Zer?"

10/05/2021 Pazartesi Köşe yazarı A.U

Ebû Zer-i Gıfârî rivâyet eder:

Bir gün Efendimiz, evinden çıktılar.

Ve yürümeye başladılar.

Ben de ardınca gittim.

Ve selâm verip oturdum.

Beni görüp sordular ki:

“Niçin geldin yâ Ebâ Zer?”

Ben sükût ettim.

O anda hazret-i Ebû Bekr geldi.

Resûlullahın sağ yanına oturdu.

Sonra Hazret-i Ömer geldi.

Ebû Bekr’in sağına oturdu.

Sonra Hazret-i Osmân geldi.

Hazret-i Ömer’in sağına oturdu.

Sonra Hazret-i Alî geldi.

Hazret-i Osmân’ın sağına oturdu.

Efendimiz, yerden yedi tâne (taş) alıp, mübârek avuçlarında tuttular.

O taşlar (tesbîh) etmeye başladı.

Sonra o taşları yere koydu.

Taşların sesleri kesildi.

Efendimiz, o taşları yerden aldı.

Hazret-i Ebû Bekr’in eline verdi.

Taşlar (tesbîhe) başladılar.

O da yere koydu.

Taşların sesi kesildi.

Efendimiz, o taşları tekrar aldı.

Ve hazret-i Ömer’e verdi.

Taşlar, (tesbîh) ettiler.

O da yere koydu. Sesleri kesildi.

Efendimiz o taşları tekrar aldı.

Ve hazret-i Osmân’a verdi.

Taşlar, yine (tesbîh) ettiler.

O da yere koydu.

Sesleri kesiliverdi.

Efendimiz, taşları tekrar aldı.

Ve hazret-i Alî’ye verdi.

Taşlar, (tesbîhe) başladılar.

O da yere koydu.

Taşların sesi kesildi...