Kul hakkı mühimdir...
27/05/2025 Salı Köşe yazarı A.U
Semerkant'ta yetişen büyük velîlerden Ebül
Abbâs Dîneverî hazretleri aynı yerde vefât etti.
Bu zât, bir cumâ günü, namaz
için çıktı evden...
Ancak hava yağmurluydu.
Yerler de çamurdu.
Biraz yürüyünce çamurlandı
pabuçları. Temizlemek için bakındı etrâfa.
Bir bahçe duvarı gördü.
Taşlarına sürüp temizledi.
Sonra câmiye gitti.
Namaz kılarken “Eyvâh" dedi
kendi kendine. “Ben ne yaptım? Başkasının duvarını kirlettim çamurla.”
“Kul hakkı”na girdiği için
huzursuz olmuştu...
Namazdan sonra sorup
soruşturdu...
Ve buldu ev sâhibini. Meğer
gayrimüslimmiş adam.
Durumu anlatıp;
“Ne olur hakkınızı helâl
edin!” dedi.
Adam şaşırdı;
“Helâllik isteyecek ne var ki?”
“Duvarınızı kirlettim.”
“Olsun, alt tarafı duvar. Zâten
çamur içindeydi.”
“Doğru, ama bu bir ‘kul
hakkı’dır. Lütfen helâl edin.”
Adam duygulandı:
“Peki, helâl olsun. Ama bir şeyi
merak ettim. Bu incelik ve insan haklarına saygı, nereden kaynaklanıyor?”
“Dînimizden.”
“Dininiz mi emrediyor bunu size?”
“Evet, İslâm’da ‘kul hakkı’ çok
mühimdir.”
“Yaa, ne güzel” dedi.
Bir müddet
“sessizlik” oldu. Sonra "Kelime-i şehâdet" yankılandı odada...
