“Efendim, bize bir yol gösterin, mahvolduk!”

31/10/2022 Pazartesi Köşe yazarı A.U

Abdülkâdir-i Geylânî hazretleri zamânında Bağdat'ta bir tâun hastalığı yayılmıştı.

Her gün yüzlerce insan ölüyordu.

Bağdat'ın ahâlisi muzdaripti.

Çok üzülüyorlardı!

Gavs-ül âzama geldiler.

“Efendim, bize bir yol gösterin, mahvolduk!” dediler.

Büyük velî onları dinledi.

“Bu illetin şifâsı, medresemizin önündeki otlarda vardır” buyurdu.

Gerçekten şifâ oldu o otlar.

● ● ●

O devirde Mısır'da bir kişi vardı ki, Gavs-ül âzam Abdülkâdir-i Geylânî hazretlerini çok seviyor, nûrlu yüzünü görmeyi çok istiyordu.

Bir gün çıktı Mısır'dan.

Bağdat'a geldi.

Ama kendisine;

“Gavs-ül âzam vefât etti” dediler.

Çok üzüldü!

İçi yandı.

Bu hüzünle nûrlu kabrine gelip edeple oturdu.

Gözlerini kapadı.

Mübârek rûhuna Fâtiha okuyordu ki, elini biri tuttu.

Gözünü açtığında, Gavs-ı âzam'ı gördü yanında.

Büyük velî, onu talebeliğe kabul etti.

Ve irşâd için icâzet verdi kendisine.

Adam, bir anda mürşid-i kâmil oldu.

Ve Allah'ın kullarını irşâda başladı...