Oruç, her dinde vardı...

20/03/2023 Pazartesi Köşe yazarı R.A

İçerisinde bulunduğumuz “mübârek Şabân ayı”, 2 gün sonra bitecek ve 23 Mart 2023 Perşembe günü, “ayların sultânı” diye anılan “Ramazân-ı şerîf ayı”nı idrâkle şerefleneceğiz inşâallah...

Bugün bozulmuş, aslından uzaklaştırılmış Yahûdîlikte ve Hıristiyânlıkta oruç vardı. Nitekim Kur’ân-ı kerîmdeki oruçla ilgili âyetler, bu ibâdetin daha önceki ümmetlere, milletlere de farz kılındığını belirtmektedir.

Hattâ, aslı hak bir dîne dayanmayan beşerî, bâtıl, bozuk inançlarda da oruca benzer ibâdetler görülmektedir. Bu ibâdetler, daha önce o bölgelerde yaşamış Hak Peygamberlerden kalmış olabilir; ama bozula bozula bugünkü hâle gelmiştir.

Amerika’da Azteklerin ve Peruluların oruç tuttukları ve hattâ Azteklerde ibâdetin büyük bir kısmının riyâzetten ibâret bulunduğu belirtilmektedir.

Asurlu ve Babilonyalıların oruca büyük önem verdikleri bilinmektedir.

Brahmanizm’de mahallî ayların onbirinci ve on ikinci günlerinde oruç tutmak, gelenek hâline gelmiştir. Brahmanlar, hasta ve yaşlıları dahî oruçtan muâf tutmazlar, hattâ bazıları nefsânî arzûlarını yenmek için onbeş gün kadar oruç tutarlar.

Budizm’de oruç daha önemlidir. Gâyeye ulaşabilmek için konulan esâslardan biri, iki ayda bir oruç tutmaktır. Onlara göre kurtuluş, ancak arzûları terk etmekle mümkündür. Bunun da bilinen ve en çok kullanılan şekli oruç tutmaktır.

Güney Asya’daki Hint dînlerinde, oruç sıkı bir terbiye vâsıtası olarak hâlâ görülmektedir. Hinduizm’de oruç, genellikle nefsi tezkiye için senenin muayyen günlerinde ve bayramlarda tutulur. Duâ ve ibâdetle geçirilen günlerde çoğunluk yemek yemez, bütün geceyi kutsal kitaplarını okuyarak geçirirler. Oruç daha çok, bazı besinleri yememe yanî bir nevi perhiz şeklindedir. Bazı günlerde ise sâdece kadınlar oruç tutarlar.

Maniheizm’de de oruç, perhiz ve riyâzetin bulunduğu bilinmektedir. Manilikte oruç, ışığı gönderen güneş ve aya duâ etmek maksadıyla tutulur. Eski Mısırlılarda orucun genellikle dînî bayramların yanında yer aldığı görülmektedir.

Romalıların ve Eski Yunanlıların da, diğer milletler gibi, oruca önem verdikleri ve ictimaî felâketlerden kurtulabilmek için oruç tuttukları bilinmektedir...

İlkellerin inancı olarak kabul edilen Totemizm’de de, perhiz ve riyâzet gibi fiiller ile tövbe törenleri dînin esâsını teşkîl eder.

Peygamber Efendimiz, Câbir bin Abdullah hazretlerinin haber verdiği bir hadîs-i şerîfte şöyle buyurmuştur:

“Allahü teâlâ benim ümmetime, Ramazân-ı şerîfte beş şey ihsân eder ki, bunları hiçbir Peygambere vermemiştir: 1- Ramazânın birinci gecesi, Allahü teâlâ mü'minlere rahmet eder. Rahmet ile baktığı kuluna hiç azap etmez. 2- İftâr zamanında, oruçlunun ağız kokusu, Allahü teâlâya, her kokudan daha güzel gelir. 3- Melekler, Ramazânın her gece ve gündüzünde, oruç tutanların affolması için duâ ederler. 4- Allahü teâlâ, oruç tutanlara, âhırette vermek için, Ramazân-ı şerîfte Cennette yer ta'yîn eder. 5- Ramazân-ı şerîfin son günü, oruç tutan mü'minlerin hepsini affeder. (Yâni Ramazân ayının tamâmını oruçlu geçirenleri affeder.)”