Kurban kimlere vâciptir?
03/06/2025 Salı Köşe yazarı R.A
Kurbân, dünyâda vâcip vazîfesini yerine getirmiş olmak
ve âhiretteki sevâbına nâil olmak için kesilir.
Âkıl-bâliğ, mukîm ve hür olan
Müslümân erkek ve kadınların, ihtiyaç eşyâsından fazla nisâp miktârı, malları
veya paraları varsa, Kurbâna niyet ederek, belli günlerde, belli bir hayvânı
kesmeleri vâcip olur.
Dînen, karı-kocadan hangisi
zengin ise kurbânı o keser; her ikisi zengin ise ikisi de keser; ikisi de fakîr
ise ikisi de kesmez. Fakîr, kurbân kesmek zorunda değildir, ama keserse çok
sevap kazanır.
Babanın, çocuğu için, çocuğun
malından da kurbân kesmesi gerekmez. Deli ile bunak, çocuk hükmündedir. Büyük
çocuk ve hanımdan izinsiz, onlar adına kurbân kesilmez.
Kurbân, dünyâda vâcip vazîfesini
yerine getirmiş olmak ve âhiretteki sevâbına nâil olmak için kesilir. Kurbân kesen Müslümân, kendini Cehennemden âzât etmiş
olur.
Kurbân kesmesi vâcip iken,
içindekilerin kurbân kesmediği ev, inleyerek, sahibine bedduâ edip, “Sen,
kurbân kesmediğin gibi, Cenâb-ı Allah da sana iyilik yapmayı nasip etmesin!” der.
O ev, o yıl belâlara düçâr kalır. Kurbân kesenin evi ise, memnûn olur, sâhibine
hayır duâ eder. Bu bakımdan kurbân kesmeyi bir nimet bilmelidir!
Hâli-vakti yerinde olan ve Allahü
teâlânın emrine uyarak kurbân kesen, kendisini Cehennemden âzâd etmiş olur. İki
hadîs-i şerîfte: “Hasîslerin [Cimrilerin] en kötüsü, (kesmesi
vâcib olduğu hâlde) kurbân kesmeyendir”, “Hâli vakti yerinde olup
da kurbân kesmeyen, namaz kıldığımız yere gelmesin” [Hâkim] buyuruldu.
Kurbân hayvânını fakîrlere veya
hayır ve yardım cemiyetlerine diri olarak sadaka vermek kurbân olmaz. Kurbânlık
hayvânı kesmek, kanını akıtmak şarttır...
Demek ki, Müslümân olan erkek ve
kadının; hür, âkıl, bâliğ ve mukîm ise, ihtiyâcından fazla ve nisap miktârı
kadar da malı veya parası varsa, Kurbân Bayramı için, niyet ederek, bayramın
üçüncü günü akşamına kadar, belli bir hayvânı kesmesi vacip olur.
İhtiyaç eşyası; 1 ev, 1 aylık
yiyecek, 3 kat elbise, çamaşır, evde kullanılan eşyâ ve âletler, hizmetçiler,
binecek vâsıtaları, meslek kitapları ve ödeyeceği borçlarıdır.
Kurbân; koyun, keçi, sığır ve deveden
birini bayramın ilk üç gününde kurbân niyeti ile kesmek demektir. Bir sığır
veya deveyi 7 Müslümân ortak alıp kesebilirler. Bu hayvânları, fakîre veya
hayır cemiyetlerine diri olarak sadaka vermek kurbân olmaz.
Kurbânı kesmek veya dîne uygun
kesen yerlere vekâlet vererek kestirmek lâzımdır.
Kurbân etinin üçte birini evine,
üçte birini komşulara, gerisini fakîrlere vermek müstehaptır. Hepsini fakîre
vermek veya hepsini eve bırakmak da olur. Derisi namaz kılan fakîre verilir
veya evde kullanılabilir.
Bir gözü görmeyen, topal olup
yürüyemeyen, dişlerinin yarısı yok olan, gözünün, kulağının ve kuyruğunun çoğu,
ön veya arka bir ayağı kesilmiş olan, çok zayıf olan hayvân kurbân olmaz.
Kurbânın ve her hayvânın 7 yerini
yemek harâmdır:
1- Akan kanı, 2-
Bevl âleti, 3- Bezleri, 4- Bevl (idrâr) kesesi, 5- Safra kesesi, 6- Dişi
hayvânın önü, 7- Hayaları (Koç yumurtası da deniyor.)
