Emredilenleri inkâr, imanı götürür!
04/05/2025 Pazar Köşe yazarı O.Ü
Sual: İslamiyetin açıkça emrettiği ve yasakladığı şeyleri inkâr edenin imanı gider mi?
Cevap: Bir kimse,
İslamın beş şartından birini inkâr eder yani inanmaz, kabul etmezse, yahut alay
eder, saygı göstermezse, imanı gider. Bunlar gibi, helal ve haram olduğu, açık
olarak ve söz birliği ile bildirilmiş olan başka şeylerden birini de
kabul etmeyen, yani helale haram diyen veya harama helal diyenin de imanı
gider. Dinde zaruri olarak bilinen yani, İslam memleketinde yaşayan cahillerin
bile işittiği, bildiği, din bilgilerinden birini inkâr eden, beğenmeyen, kâfir
olur.
Mesela, domuz eti yemek, alkollü içki içmek, kumar
oynamak ve kadınların, kızların başları, saçları, kolları, bacakları açık,
erkeklerin de dizleri ile göbek arası açık olarak başkasının yanına çıkmaları
haramdır. Yani, Allahü teâlâ, bunları yasak etmiştir. Allahü teâlânın
emirlerini ve yasaklarını bildiren dört hak mezheb, erkeklerin avret yerlerini,
yani bakması ve başkasına göstermesi yasak edilmiş olan uzuvlarını farklı
olarak bildirmişlerdir. Her Müslümanın, bulunduğu mezhebin bildirdiği avret
yerini örtmesi farzdır. Buraları açık olanlara, başkalarının bakmaları
harâmdır. Kimyâ-i se'âdet kitabında buyuruluyor ki:
“Kadınların, kızların, başı, saçı, kolları, bacakları
açık sokağa çıkmaları haram olduğu gibi, ince, süslü, dar, hoş kokulu elbise
ile çıkmaları da haramdır. Böyle çıkmalarına izin veren, razı olan, beğenen
anası, babası, zevci, kocası ve kardeşi de, onun günahına ve azabına ortak
olurlar.”
Eğer, tövbe ederlerse, affolunur, azap görmezler.
Allahü teâlâ, tövbe edenleri sever. Akıl, baliğ olan kızların ve kadınların,
yabancı erkeklere görünmemeleri, hicretin üçüncü senesinde emrolundu. İngiliz
casuslarının ve bunların tuzaklarına düşmüş olan cahillerin, hicâb, örtünme
âyeti gelmeden evvel olan örtünmemeyi ileri sürerek, örtünmeyi sonradan
fıkıhcılar uydurdu demelerine aldanmamalıdır.
Müslüman olduğunu söyleyen bir
kimsenin, yapacağı her işin, İslamiyete uygun olup olmadığını bilmesi lazımdır.
Bilmiyorsa, bir Ehl-i sünnet âliminden sorarak veya bu âlimlerin kitaplarından
okuyarak öğrenmesi lazımdır. Eğer iş, İslamiyete uygun değil ise, o zaman o
kimse günah veya küfürden kurtulamaz.
