Sâlih aleyhisselam

16/12/2023 Cumartesi Köşe yazarı A.D

Hûd aleyhisselamın peygamber olarak gönderildiği Ad kavmi, isyânları sebebiyle büyük bir azaba düşüp, helâk olmuştu. Îmân ettikleri için bu azaptan kurtulan insanlar ise kendilerine yeni yurtlar kurmak üzere çeşitli bölgelere dağıldılar. Bu dağılan insanlardan bir kısmı Semûd denilen kimsenin evlatlarıdır. Semûd kavmi, Şam ile Hicaz arasındaki Hicr denilen bölgede yerleşmişti. Bu sebeple “Eshâb-ül-Hicr” de denilen bu kavim, gün geçtikçe çoğalıp büyüdü. Dokuz kabîleden meydana geldi. Çok çalışıp, bağlar, bahçeler yetiştirdi. Çöllerin kuru sıcağından kurtulup, dağları oyarak tepelere saraylar, ovalara köşkler kurdular. Sanatta ve servette iyice ilerlediler. Ancak, zevk ve safâya düşüp daha önce kendilerine Hûd aleyhisselam tarafından bildirilen, hak dinden yavaş yavaş uzaklaşmaya başladılar. Kabîle reislerinin de zulme ve haksızlığa başlamaları üzerine, gittikçe çözülen, Semûd kavmi, nihâyet ağaçtan ve taştan putlar yapıp tapmaya başladılar. Câhil ve azgın bir kavim oldular.
Sâlih (aleyhisselam) bu kavim arasında herkesle iyi geçinen, fakirlere yardım eden, zayıfları koruyan ve üstün ahlâkıyla sevilen bir zâttı. Kırk yaşlarına geldiği sırada, Allahü teâlâ onu Semûd kavmine, doğru yolu göstermek üzere peygamber olarak gönderdi. Sâlih aleyhisselam kavmine; “Gerçekten ben size gönderilen güvenilir bir peygamberim. Artık Allah’tan korkun, bana itâat edin” diyerek dâvetini açıkladı.
Sâlih aleyhisselamın bu dâveti karşısında pek az kimse îmân etti. Sâlih aleyhisselamdan mucize göstermesini istediler. Ancak mucizeleri gördükleri hâlde yine îmân etmediler.

Yine bir gün Sâlih aleyhisselama gelip “Eğer doğru söylüyorsan, şu dağdaki sarp kayalardan kızıl tüylü ve doğurmak üzere olan bir dişi deve çıksın. O zaman sana îmân ederiz” dediler...
Sâlih aleyhisselam böyle bir mucize vermesi için Allahü teâlâya dua etti ve duası kabul oldu. Kaya yarılıp, arasından istedikleri gibi bir deve çıktı. Sonra da bir yavru doğurdu. Ancak, bu mucize karşısında âciz kalan Semûd kavmi, çeşitli plânlar kurarak deveyi öldürdüler. 
Sâlih aleyhisselam bu azgın kavme şefkat ve merhâmetle nasîhat ededursun onlar Sâlih aleyhisselamı, âilesini ve îmân edenleri de öldürmeyi plânlamaya başladılar. Onlar harekete geçmeden, Cebrâil aleyhisselam gelip, durumu Sâlih aleyhisselama bildirdi. Sâlih aleyhisselam da îmân edenlerle birlikte oradan uzaklaşıp gitti... Evini sarıp hücum ettikleri Sâlih aleyhisselamın, şehri terk ettiğini anladılar. O gün, gece yarısından sonra, sabaha karşı şiddetli bir sarsıntı ve dağlardan fışkıran ateş ile Semûd kavminin yurdu altüst oldu. Sayhanın (sarsıntının) şiddetinden ödleri patladı. Hepsi helâk olup gittiler...
Sâlih aleyhisselam, kavminin helâkinden sonra kendisine îmân edenlerle birlikte Mekke’ye veya Şam taraflarına gitti. Remle kasabasına yerleşti. Hadramût tarafına gittiğine dâir rivâyetler de vardır...