Gafillerin ağızlarında da, dillerinde de kilit vardır!
31/05/2025 Cumartesi Köşe yazarı A.D
“Gafiller dua edemez. Çünkü 'Ya Rabbi' demeye güç yetiremez. Onun
ağzında da, dilinde de kilit vardır. Dert içinde iken de ağlayıp sızlayamaz!..”
Dua, Allahü teâlâya yalvararak murâdını istemektir.
Cenâb-ı Hak, duâ eden Müslümanı çok sever. Dua etmeyene gadap eder.
Dua müminin silâhıdır. Dua, gelmiş olan dertleri, belâları giderir.
Gelmemiş olanların da gelmelerine mâni olur. Allahü teâlâ, (Bana hâlis
kalp ile dua ediniz! Böyle duâları kabul ederim) buyurdu.
Bunun için, duâ etmek, namaz, oruç gibi ibâdettir.
Duanın kabul edilmesi için en başta, harâm lokmadan
sakınmalıdır! Uyanık kalple ve kabul edileceğine inanarak duâ etmelidir. Belâ
gelmeden önce çok dua etmelidir. Duaya hamd ve salevâtla başlamalıdır.
Sebeplere yapışmadan istemek kuru bir temennîdir. Allahü teâlânın Esmâ-i
hüsnâsı ile duâ edenin duâsı kabûl olur...
Günahkâr Müslümanın duası, kabule şayan değilse de,
Cenab-ı Hak, dua edenin elini boş çevirmez...
Mevlâna Celaleddin-i Rumî hazretleri
Mesnevi’sinde buyuruyor ki:
Adamın birisi, her gece kalkıp namaz kılıyor, Allah’ı
anıyor, Ona dua ediyor, yalvarıp yakarıyordu. Şeytan ona bir gün vesvese verir:
“Ey ahmak kişi, her gece, Allah demenin, Onu
zikretmenin ne anlamı var ki? Sabaha kadar uykusuz kalıp
yalvarıyorsun, bütün kapılar yüzüne kapalıdır. Sana 'Ne
istiyorsun' diyen var mı? Şimdiye kadar bir kapı açıldı mı? Buyur eden
oldu mu? İstenmeyen yere gidilir mi? Allah senin bu yalvarıp yakarmana
önem verseydi dileklerini kabul ederdi, bir cevap verirdi. Boşa kürek
çekiyorsun...”
Adam, bu düşüncesini doğru bulup gönlü kırıldı,
başını yere koyup zikretmeden hüzün içinde uyudu. Rüyasında ona;
"Neden Allah’ı zikretmeden uyudun bugün?” dendi.
O da;
“Yalvarıp çağırmalarıma bir cevap gelmiyor ki...
Kapıdan kovulduğumu anladığım için artık o kapıyı çalmıyorum” dedi.
Kendisine şöyle denildi:
"Senin Allah demen, Onun kabul etmesi, buyur
demesi sayesindedir. Senin yalvarışın, Allah'ın senin ruhuna
duyurmasındandır. Senin gayretlerin, Allah'ın seni kendine
yaklaştırmasındandır. Senin korkun, sevgin, ümidin, Allah’ın lütfu iledir.
Senin her 'Ya Rabbi' demenin altında, Allah’ın 'Buyur kulum' demesi
vardır. Gafilin, cahilin gönlü bu duadan uzaktır. Gafiller dua
edemez. Çünkü, 'Ya Rabbi' demeye güç yetiremez. Onun ağzında da,
dilinde de kilit vardır. Dert içinde iken de ağlayıp sızlayamaz. Allah ona
dert, ağrı, sızı, gam, keder vermez. Verse de o 'doktor' der, 'Allah' diyemez.
Artık anla ki, Allah’a dua etmeni, Onu çağırmanı sağlayan dert, dünya
saltanatından daha iyidir. Dertsiz dua soğuktur. Dertliyken yapılan dua
ise gönülden kopup gelir, makbuldür..."
Adam rüyadan uyanınca, sevinir ve
yeniden dua etmeye başlar ve muradına kavuşur...
