İslamiyeti seçmesinin sebebi

09/08/2022 Salı Köşe yazarı O.Ü

İslam dini, yalnız dünyada değil, ahirette de yol göstermektedir

 

Sual: İslamiyete gericilik, zamanı geçmiştir diyerek saldıranlara karşı ne demeli, nasıl bir cevap vermelidir?

Cevap: Bu konuda hem bir diplomat, hem bir misyoner ve hem de sosyal meselelerle meşgul olmuş bir ilim ve din adamı olan Alman Muhammed Emin Hobohn, Müslüman oluşunu ve İslamiyet hakkındaki görüşlerini şöyle anlatmaktadır:

“Avrupalıların dinlerini terk ederek Müslüman olmalarının birçok sebepleri vardır. Bunların başında Hak gelmektedir. İslam dininin esas kaideleri o kadar mantıki, o kadar doğru ve dürüsttür ki, dinde hakkı, hakikati arayan aklı başında, okumuş bir insanın bunları kabul etmemesi imkânsızdır. İslam dini, bir tek mabûd bulunduğunu bildirir. İnsanların sağduyusuna hitap ederek, onları birçok hurafelere inandırmaya tenezzül etmez.

İslam dini, dünyadaki bütün insanların, hangi ırktan gelirse gelsin, hepsinin Allahü teâlânın kulu olarak birbirlerine müsavi, birbirinin benzeri olduğunu bildirir. Biz Almanlar, esasen Allahü teâlânın bize kuvvet ve kudret veren, ruhumuzu kemale erdiren büyük bir Hâlık, Yaratıcı olduğuna inanırız. Allah mefhumu bizim içimize emniyet ve huzur getirir. Fakat Hıristiyan dini, bu huzuru verememektedir. Yalnız İslam dini Allahü teâlânın büyüklüğünü bize öğretmekte, aynı zamanda öldükten sonra insan ruhunun nereye gideceği hakkında bize rehber olmaktadır.

İslam dini, yalnız dünyada değil, ahirette de bize yol göstermektedir. Ahirette rahat etmek için dünyada ne yapmak lazım olduğunu, çok açık ve mantıki bir tarzda öğretmektedir. Allahü teâlânın, ahirette, insanlardan dünyada yaptıkları işler hakkında adilâne hesap soracağını bilmek, onları dünyada doğru ve dürüst hareket etmeye sevk eder.

Bunun için hakiki Müslümanlar, dünyada iyice düşünmeden ve yapacakları işin hakikaten hayırlı olduğuna inanmadan hiçbir iş yapmazlar. Böylece, bu büyük din, hiçbir dünyevi polis teşkilatının yapamayacağı bir şekilde, insanları teftiş, kontrol etmekte ve onların daima doğru yolda kalmalarını temin etmektedir.”

Sual: Otururken ayakları kıble yönüne doğru uzatarak oturmanın mahzuru olur mu?

Cevap: Otururken özürsüz kıbleye karşı ayaklarını veya bir ayağını uzatmak, tahrimen mekruhtur. Özür ile veya yanlışlıkla uzatmak mekruh olmaz.