"İlmiyle amel etmeyenin kalbi bozuktur!.."

04/08/2023 Cuma Köşe yazarı V.T

Seyyid Hüsâmeddîn Uşşâkî hazretleri Osmanlı evliyasının büyüklerinden olup Uşşâkîye tarîkatının kurucusudur. 1475 (H.880) senesinde Buhârâ'da doğdu. İlk tahsîlini orada tamamladı. Bir gece, rüyâsında ona; "Anadolu şehirlerinden Uşak'ta oturan Seyyid Ahmed-i Semerkandî hazretlerine varıp teslim ol!" denildi. Uşak'a giderek Seyyid Emîr Semerkandî hazretlerine intisab edip, evliyâlığın yüksek derecelerine ulaştı ve hilâfetnâme verildi. Hocasının vefatından sonra Sultan Üçüncü Murâd Hânın ricâsını kabûl edip, İstanbul'da kalmaya karar verdi. İstanbul'a geldiği zaman, evliyânın büyüklerinden Ümmî Sinân hazretleriyle görüştü. Ümmî Sinân ona Halvetîlik tarîkatında hilâfet verdi. Şeyh Ahmed-i Semerkandî ise, ona "Kübreviyye" ve "Nûr-i Bahriyye" yolunun hilâfetini vermişti. Hüsâmeddîn Uşşâkî de bu yolları birleştirerek Uşâkîye tarîkatını kurdu...

Hüsâmeddîn Uşşâkî, hac farîzasını yerine getirip geri dönerken, Konya'da rahatsızlandı ve 1594 (H.1003) senesinde orada vefât etti. Cenâzesi İstanbul'a getirildi ve Kasımpaşa'da Uşşâkî Dergâhı'na defnedildi.

Sohbetlerinde buyurdu ki: “Mekke-i mükerremede duânın kabûl olduğu yerler: 1) Tavafta, 2) Mültezemde (Hacer-i esved ile Kâbe-i muazzamanın kapısı arasındaki kısım), 3) Altın Oluk'un altında, 4) Kâbe-i muazzamada ve onun içinde, 5) Zemzem kuyusunun yanında otururken ve zemzem suyu içerken, 6) Safâ ve Merve'de, 7) Safâ ile Merve arasında, 8) Tavâf edip iki rekat tavâf namazı kıldıktan sonra Makâm-ı İbrâhim arkasında, 9) Arefe günü Arafat'ta, 10) Bayram gecesi güneş doğuncaya kadar Müzdelife'de, 11) Mina'da, 12) Şeytan taşlama ânında.”

"Kalbin bozulması altı şeydendir: 1) Allahü teâlânın rahmetini umarak, tövbeyi terk etmek, 2) İlmi ile amel etmemek, 3) Amelinde ihlâs sâhibi olmamak, 4) Allahü teâlânın ihsân buyurduğu rızkı yiyip, şükretmemek, 5) Allahü teâlânın taksimine râzı olmamak, 6) Vefât edenleri kabrine defnedip, onlardan ibret almamak. Resûl-i ekrem sallallahü aleyhi ve sellem buyurdu ki: (Kabir, âhiret konaklarının ilkidir. Ondan kurtulana, ondan sonrası daha hafif ve kolay, ondan kurtulamayana, ondan sonrası daha zor ve çetindir.)"

"Bir kimsenin malını nereden kazandığını öğrenmek istediğiniz zaman, onu nereye harcadığına bakınız. Şüphesiz habîs yâni helâl olmayan kazanç israfta harcanır."