Eşlerin birbirine karşı vazifeleri
21/09/2025 Pazar Köşe yazarı S.K
Ailede huzur, eşlerin, birbirlerine karşı görev ve sorumluluklarını bilip
bunlara riayet etmelerine bağlıdır.
Eşler birbirine karşı her zaman güzel huylu olmalı ve yumuşak
davranmalıdırlar. Allahü teâlâ iyi huylu olanları sever. Huysuzları sevmez. Bir
insanı incitmek haramdır. Eşler birbirine asla işkence ve zulüm yapmamalıdır.
Zulüm yapan, dünyada mutlaka cezasını çeker, ahirette hesaba çekilir.
İffetli ve birbirine vefalı olmalı, aile yuvasına zarar verecek, birbirine
güveni sarsacak davranışlardan sakınmalıdırlar. Bunlara dikkat edilmezse aile
zarar görür, çocuklar perişan olur, eşler dünya ve ahirette vebal altında
kalırlar.
Sevinçte ve kederde bir arada olmalı, çocukların iyi yetişmesinde birbirine
daima destek olmalıdırlar.
Varsa başkalarının müdahale ve çekiştirmelerine aldırmamalı, birbirlerini
asla incitmemelidirler.
Karşılıklı olarak aile büyüklerine hürmette ve hizmette kusur etmemeli,
gönüllerini kazanmalı ve dualarını almalıdırlar.
Eşler birbirine karşı sevgi ve sadakat üzere olmalı, kendilerini
haramlardan dikkatle korumalıdırlar.
Birbirlerine güzel muamele etmeli, değer vermeli, kaba söz ve
davranışlardan uzak durmalı, aralarında tatlı dil, güleryüz ve anlayış hâkim
olmalıdır. Birbirlerinin rahatsız olacağı söz ve davranışlardan sakınmalılar.
Varsa birbirlerinin kusurlarını yumuşaklıkla ve sabırla karşılamalıdır.
Anlayışlı ve akıllı eşler birbirlerini asla üzmez. Eşlerin birbirine yapacağı
geçimsizliklerin ve kırgınlıkların zararlarının karşılıklı olacağını ve
çocuklara da yansıyacağını unutmamalı.
Kadın; kendi gelininden oğluna nasıl davranmasını istiyorsa, kocasına öyle
davranmalı. Erkek de; kendi damadından kızına nasıl davranmasını istiyorsa
hanımına öyle davranmalı...
Eşler birbirine kırıcı, incitici sözler söylememeli. "Kılıç
yarası düzelir fakat dil yarası düzelmez." sözü meşhurdur.
Dünyaya milyarlarca insan gelmiş. Bir müddet yaşamışlar, sonra ölüp
gitmişler. Bunların bazıları zengin imiş, bazıları fakir. Kimi güzel imiş, kimi
çirkin. Kimi zalim imiş, kimi mazlum. O hâllerinin de hepsi geçti, unutuldu.
Yunus Emre de şöyle der:
Sabah mezarlığa vardım,
Baktım herkes ölmüş yatar,
Kimi yiğit, kimi koca,
Kimi vezir, kimi hoca
Ne yiğitler muradına,
Daha ermemiş yatar.
O halde, bu fâni dünyada çok hoş ve güzel geçinmek varken, eşlerin
birbirlerini incitmesi, üzmesi, hayatı kendilerine zehir etmesi asla akıllıca
bir iş değildir. İyi geçinip dünya ve ahiret saadetine kavuşmak için
gayret göstermek en doğru olanıdır.
Yüce dinimiz İslâmiyet, aileye büyük önem vermiş, eşleri karşılıklı hak ve
sorumluluklarla birbirine bağlamıştır. Ailede sevgi, saygı ve sadakat, hem
eşlerin huzurunu hem de çocukların güvenli bir ortamda yetişmesini sağlar.
Böyle ailelerden meydana gelen toplumlarda herkes mutlu olur.
